By Buğra Uzar/ buzar@eurohoops.net
Her sporda olduğu gibi basketbolun içerisinde de ne yazık ki sakatlıklar var. Her maç, her antrenman vücutlarını ortaya koyan atletler günler, haftalar, aylar, yıllar süren çalışmalarını talihsiz bir sakatlıkla bir anda kaybedebiliyorlar. Bu da sonuç olarak trajik hikayeler doğurabiliyor.
NBA’de zaman zaman en çok meşgul eden konulardan bir tanesi de sakatlıklardan bir türlü yakasını kurtaramayan büyük yıldızların emekliliği düşünmesi olabiliyor…
Bunun örneklerinden biri de yakın geçmişte Derrick Rose olmuştu.
Biz de Derrick Rose’dan yola çıkarak sakatlıklar nedeniyle NBA kariyerine erken nokta koymak zorunda kalan 10 yıldız ismi derledik.
Pete Maravich
NBA’de Oynadığı Yıllar: 1970-1980
Emekli olduğu yaş: 32
Kariyer İstatistikleri: 24.2 sayı, 4.2 ribaunt, 5.4 asist, 1.4 top çalma
Pete “Pistol” Maravich… Birçok NBA efsanesinin idolü olan Maravich, kendine has tarzı, muhteşem top hakimiyeti, büyüleyici pasları ve müthiş sayı bulma içgüdüsüyle tarihin en heyecan verici oyuncularından birisiydi. Kolejdeki inanılmaz performansı (44.2 sayı, 6.5 ribaunt, 5.1 asist) sonrasında 1970 NBA Draftının 3.sırasından seçilmişti. Maravich, kolejdeki bu başarılı performansını NBA’e taşısa da kariyerinin ilerleyen yıllarında dizinden yaşadığı problemler onu fazlasıyla etkilemeye başladı. Nitekim 1979-1980 sezonunun ardından dizindeki sakatlıklar ona emeklilik kararını aldırmaya zorladı. Şöhretler Müzesi’ne seçilmeyi başaran Maravich, beş kez All-Star oldu, iki kez NBA’in en iyi beşinde yer aldı ve bir kez de sayı kralı oldu. Maravich, 40 yaşında sokakta basketbol oynarken kalp krizi geçirdi ve hayata gözlerini yumdu.
Willis Reed
NBA’de Oynadığı Yıllar: 1964 – 1974
Emekli Olma Yaşı: 31
Kariyer İstatistikleri: 18.7 sayı, 12.9 ribaunt, 1.8 asist
New York şehrinin belki de en büyük kahramanlarından birisi Willis Reed… Knicks‘e tam 2 şampiyonluk yaşatan efsanevi oyuncunun NBA tarihine etkisi de yadsınamaz. Kolejden itibaren olağanüstü ribaunt yeteneğiyle dikkat çeken Reed, 1964 draftının 2. turunun 8.sırasından Knicks tarafından seçildi. Boyu pozisyonuna göre kısa olmasına rağmen güçlü fiziğiyle direkt katkı vermeye başlayan Reed, Chamberlain ve Abdul Jabbar gibi devasa pivotlara karşı bile hiç geri adım atmadı. 1970 sezonunun finalinin 7.maçında ise bugün bile bir destan gibi anlatılan kahramanlığı gerçekleştirdi.
Kalçasındaki ve baldırındaki ağır sakatlıklara rağmen son maçta sahaya çıkan ve adeta tek ayakla sekerek yürüyen Reed, ilk iki şutunda isabeti buldu ve o noktadan itibaren rüzgarı arkasına alan Knicks, ilk şampiyonluğuna uzandı. Reed ve Knicks daha sonra bir şampiyonluk daha kazansa da sakatlıklar vücudunu fazlasıyla yıprattı ve kariyerine nokta koymak zorunda kaldı. Efsanevi oyuncu 2 şampiyonluk yüzüğünün yanı sıra 2 kez Finallerin MVP’si, 1 kez normal sezon MVP’si, 7 kez All Star ve Yılın Çaylağı seçildi ve bir kez de NBA’in en iyi beşine layık görüldü. Ayrıca Şöhretler Müzesi’ne de dahil edildi.
Ralph Sampson
NBA’de Oynadığı Yıllar: 1983 – 1992
Emekli Olma Yaşı: 32
Kariyer İstatistikleri: 15.4 sayı, 8.8 ribaunt, 2.3 asist, 1.6 blok
Bir başka kolej efsanesi Ralph Sampson… 1983 NBA Draftının 1.sırasında Houston Rockets tarafından Sampson’ın fiziğiyle ve savunma meziyetleriyle Wilt Chamberlain – Bill Russell karışımı bir oyuncu olması bekleniyordu. Lige girer girmez de bu beklentileri haksız çıkartmayan muhteşem bir performans gösterdi.
84 NBA Draftından da Olajuwon’u seçen Rockets, ikiz kuleleri kurmuştu ve artık şampiyonluğu kazanmanın zamanının geldiğini düşünüyordu. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Belindeki ve dizindeki problemlerle verimi günden güne düşen Sampson, daha sonra birkaç durak daha gezse de bir türlü eski günlerine dönemedi ve emekli olmak zorunda kaldı. Böylece NBA tarihinin en merakla beklenen hikayelerinden birisi yarım kalmış oldu. Şöhretler Müzesi’nde yer alan Sampson, ayrıca 4 kez All-Star seçildi, bir kez de NBA’in en iyi ikinci beşinde yer aldı.
David Thompson
NBA’de Oynadığı Yıllar: 1976 – 1984
Emekli Olma Yaşı: 29
Kariyer İstatistikleri: 22.7 sayı, 4.1 ribaunt, 3.3 asist, 1 top çalma
North Carolina State ile üniversite basketbolunu birbirine katıp okul tarihinde forması emekli edilen tek oyuncu olmayı başaran David Thompson, 1975 yılında hem ABA hem de NBA draftının ilk sırasından draft edildi. Üstün atletik yetenekleri ve patlayıcılığıyla müthiş bir skorer olan Thompson, lige adım atar atmaz herkesi etkilemeyi başardı.
1978 sezonunun son maçında tam 73 sayı atan Thomson, daha sonra o dönem için rekor olan 5 yıl için 4 milyon dolarlık bir kontrat imzalamıştı. Ancak çöküş de ondan sonra başladı. Başta dizi olmak üzere birçok sorun yaşayan Thompson’ın kariyeri serbest düşüşe geçti ve efsanevi oyuncu emekli olmak zorunda kaldı. Şöhretler Müzesi’nde yer alan Thompson, 4 kez All-Star oldu, 2 kez NBA’in en iyi beşine seçildi ve ABA’de de yılın çaylağı oldu.
Brad Daugherty
NBA’de Oynadığı Yıllar: 1986 – 1994
Emekli Olma Yaşı: 28
Kariyer İstatistikleri: 19 sayı, 9.5 ribaunt, 3.7 asist
North Carolina Üniversitesinin gelmiş geçmiş en iyi oyuncularından birisi olan Daugherty, 1986 NBA Draftının 1.sırasından Cleveland Cavaliers tarafından seçildi. Cavs, Ron Harper, Mark Price ve John Williams ile birlikte heyecan verici bir kadro oluşturmayı başarmıştı ve bu kadronun temel taşı dev pivottu.
Lige adım atar atmaz etkisini gösteren ve oyunun iki yönünde de harika performans veren Daugherty’nin şampiyonluk hayalleri ise Detroit Pistons‘ın “Bad Boys” kadrosu ve daha sonra da Michael Jordan’a takıldı. Belindeki problemler nedeniyle performansı düşmeye başlayan yıldız oyuncu, Cavs tarihinin en skorer ve en çok ribaunt alan ismi olarak emekli oldu. Sayı rekoru daha sonra LeBron James, ribaunt rekoru da Zydrunas Ilgauskas tarafından kırılan Daugherty, kariyeri boyunca 5 kez All Star seçilmeyi başardı.
Isiah Thomas
NBA’de Oynadığı Yıllar: 1981 – 1994
Emekli Olma Yaşı: 32
Kariyer İstatistikleri: 19.2 sayı, 9.3 asist, 3.6 ribaunt, 1.9 top çalma
NBA tarihinin en acımasız ve en sert takımının küçük ama dev generali… Kolej basketbolundaki başarılı performansı sayesinde 1981 NBA Draftının 2.sırasında seçilen Isiah Thomas, çabukluğu, saha içi görüşü, deliciliği ve asla pes etmeyen yüreğiyle doğrudan etki etmeye başladı. NBA’in en başarısız takımı olan Pistons‘ın kaderini değiştiren Thomas, ilk andan itibaren takımının lideri oldu. Daha sonra oynadıkları sert ve acımasız basketbolla “Bad Boys” lakabını alan Pistons, önce Larry Bird’ün Celtics‘i sonra da Michael Jordan’ın Bulls‘uyla acımasız bir savaşa girdi.
Otoriteler o takımın kalbini Isiah Thomas olarak nitelendiriyordu ve yıldız oyuncu da hiçbir şartta takım arkadaşlarını yalnız bırakmadı. Thomas’ın liderliğindeki bu takım, iki NBA şampiyonluğunu müzesine götürmeyi başardı. Ancak aşil tendonunu kopartan Isiah, kariyerine nokta koyma kararı aldı. Şöhretler Müzesi’nde yer alan ve 1 kez NBA Finallerinin MVP’si olan efsanevi oyuncu, 12 kez All-Star seçildi, 3 kez NBA’in en iyi beşi, 2 kez de NBA’in en iyi ikinci beşinde yer aldı.