By Nikola Velickovic / Çeviri: Yılmazcem Özardıç
Bu yazı ilk olarak 7 Aralık 2016 tarihinde Fadeaway World’de yayınlanmıştır.
Kötü bir namları ve görüntüleri vardı, sporun tarihinde gördüğü en pis takımlardan biri olarak anılıyorlardı. Isiah ‘Dream Team’ tarafından istenmeyen kişiydi, Mahorn ile Laimbeer korkağın teki ve aynı zamanda eşkiya olarak görülüyordu, Dumars çok sıkıcıydı ve oyunu çirkindi. Chuck Daily’nin berbat bir saç traşı vardı.
Ancak biliyor musunuz. S..lerinde bile değildi! Neden biliyor musunuz? Çünkü en iyisi ve dokunulmazken insanlar sizi elinden geldiğince kötülemeye çalışır. ‘Bad Boys’ bunun farkındaydı.
En büyük rekabeti, en büyük iki takımı ve tarihin en iyi oyuncularından ikisini en yukarı çıkarabilmek için alt etmişlerdi. Bir saniye durup düşünün. Tüm dünya Lakers–Celtics‘i izliyor ve bir anda birkaç tanınmayan çocuk gelip kendi hakları olan ünü almaya çalışıyor. Siz kimsiniz be? Magic ve Bird tarihin en iyi iki oyuncusu, ‘bir şey bir şey’ Thomas ve onun takımı değil.
Detroit nasıl bir şehir ki zaten? Ölü bir şehir. L.A ‘Showtime’ın merkezi ve Boston da Doğu yakasının merkezi. İyi olmayan bir şehirden herhangi başka bir takıma ihtiyacımız yok!
Sonra kazanmaya başlıyorlar ve aynı zamanda dedikodular da ortaya çıkıyor. “Onlar eşkiya, pis oynuyorlar, onlar yüreksiz.” Evet herkes Doğu Finalleri’nin 3.maçında çıkan kavgadan sonra John Most’un konuşmasını hatırlıyor. Ancak o sevdiği takımın nasıl oynadığını ve ne zaman kazanıyor olduklarını hatırlamıyordu. Larry Bird’ün Boston Celtics takımları muhtemelen NBA tarihinin en pis ve arkadan vuran takımıydı ancak yine de onlar Detroit’i bu şekilde damgalamayı başarmışlardı bile.
İzin verin de bir şey sorayım. Kimsenin sizi kabadayı gibi itip kakmasına ve savunmada sert oynayarak en azından kendi yönteminizi denemeden sindirmesine izin verir miydiniz? Evet ben de bundan bahsediyorum. Bird muhtemelen herhangi birinin sportmenliği ve mizacını eleştirmesi gereken son insan.
Ve Bird yine de tüm ‘Isiah bir ırkçı’ muhabbetinde herkes yeni biri ortaya çıkmasın diye onun arkasındayken sessiz kalmayı tercih etti. Boston Celtics o dönem en çok şampiyonluk kazanan takımdı. L.A ikinci. Detroit’in ise hiç şampiyonluğu yoktu. Ne istiyorsunuz? Hiç şampiyonluğunuz yok, ilginç değilsiniz, paranız yok, şehriniz sessiz ve Amerikan rüyası ve toplumunu temsil etmiyorsunuz.
İki Amerika’nın çarpışması gibiydi. bir tanesi televizyonlarda gösterilen gibi, her şey iyi ve güzel, toplumda problem yok. Diğeri ise ana medyanın dışında birçok sorunun olduğu, para sıkıntısının ve bakış açısının gösterilmediği yerdi. Kimse de bunu kabul etmek istemedi.
Lakers da çok suçsuz değildi, ama en azından Celtics kadar şikayet etmediler.