By Alonzo Warond / Çeviri: Anıl Can Sedef
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 3 Haziran 2017 tarihinde FadeawayWorld‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Genler, bazı sporcular söz konusu olduğunda, boyu, gücü ve çabukluğuyla çok sayıda özelliği olan bir babadan geldiğinde çok önemli bir miras halini alabilir, bu da oğulları için babalarının mirasını devralmaları ve aile ağacındaki bir diğer büyük bir oyuncu olmaları için bir şans demektir.
Ama tabii ki, NBA’de bunu yapabilmek için genetikten çok daha fazlası gerekli: Sıkı çalışma, güçlü bir zihin, yetenek ve son birkaç yılda ligin ne kadar değiştiğine göre kendini ayarlamak da çok önemli. Yoksa basketbolcu bir oğlun babası kadar iyi olması her şeye rağmen çok zor.
Ne yazık ki çoğu zaman mirasçılar babaları kadar iyi olamıyor. Ya büyük hayal kırıklığı yaratıyorlar ya da hiç NBA’e giremiyorlar. Bugün o oğullardan çok daha iyi basketbolcular olmayı başarmış ve genleri çocuklarını bahtını yapmaya yetmemiş 11 NBA babasını sıralıyoruz:
11. Tim Hardaway
Hardaway, çağının en kurnaz ve yetenekli nokta koruyucularından biriydi. NBA’de Warriors, Heat, Pacers, Nuggets ve Pacers‘ın bir üyesi olarak 14 sezon geçirdi, Team USA ile Olimpiyat Madalyası kazandı ve 17.7 sayı ortalama ile kariyerini bitirdi. Yanına 3 ribaunt ve 8.2 asist ekledi.
Oğlu NBA’e büyük övgü ve beklentiyle geldi. New York Knicks’in yeni yüzü olacağı düşünülüyordu. Babasının hiç olmadığı kadar atletikti ama yetenek genleri ona sırtını dönmüştü. Önce G-League’e, sonra Atlanta Hawks’a gitti. Bugün kırık dökük bir Knicks’e liderlik etmeye çalışıyor ama babasının gölgesi onun boyundan hala daha uzun.