EuroLeague Playoff’larında Süpürmeler: Obradovic Damgası

15/Nis/18 15:16 Nisan 11, 2019

Semih Tuna

15/Nis/18 15:16

Eurohoops.net

EuroLeague playofflarında bir takımın diğerini süpürdüğünü ne kadar sık görürüz? Eurohoops Fırın, bu sorunun cevabını veriyor!

By Stefanos Tatsios/ info@eurohoops.net

EuroLeague playofflarında takımlar birbirlerine özel olarak hazırlanıp tüm sezon verilen emeklerin karşılığını almak için mücadele ederler. Bu da genelde kaybeden takımın en azından bir maç kazanmasıyla sonuçlanır. Ancak bazen de güçlü takım diğerine hiç şans vermez ve rakibini süpürür.

2004’ten beri oynanan playoff’larda bugüne kadar sadece 3 sezonda playoff’ta bir takımın diğerini süpürdüğünü görmedi. Bunlardan ilk akla geleni geçen sezon! Dört takımda geçtiğimiz sezon Final Four biletlerini 3-1 ile aldı. Diğer iki sezon ise 2009/2010 ile 2010/2011 yıllarında gerçekleşti.

Toplamda ise 2004’ten beri oynanan 56 playoff serisinin 17’sinde süpürülme izledik.

CSKA Moskova 5 kez ile en çok seri süpüren takım olarak en tepede yer alıyor. Fenerbahçe Beko ise onu 3 süpürmeyle takip ediyor. Ayrıca tarihe baktığımızda elit takımlar süpürülmeyecek diye bir şey de yok. Olympiakos ile Panathinaikos‘un da daha önce süpürüldüğünü hatırlatmak gerekiyor.

Koç olarak ise Zeljko Obradovic öne çıkıyor. Fenerbahçe‘yle 3 kere rakiplerini süpüren Obradovic, bir kere Panathinaikos ile bunu başardı ve toplamda 4 kere rakiplerini süpürdü.

Bütün süpürmeleri teker teker göreceğiz. Huzurlarınızda 2004-05 sezonundan bu yana playoff’ta karşılaştığımız tüm süpürülmeler…

2004-05: Baskonia‘nın Sürprizi

 

Maccabi Tel Aviv – Scavolini Pesaro (2-0): Muhtemelen modern dönemlerdeki en iyi Maccabi takımıydı ve İsrail ekibi içeride 88-60, deplasmanda 103-100 kazanarak seriyi 2-0 ile süpürmüştü. 

CSKA Moskova – Ülker (2-0): CSKA o yıl Final Four’a ev sahipliği yapacaktı ve Duda Ivkovic’in takımı normal sezonda kaybetmemişti. CSKA, Ülker karşısında 88-74 ve 82-64 karşısında kolay iki galibiyet almıştı.

Benetton Treviso – Tau Ceramica (0-2): Tau Ceremica’nın EuroLeague’de geçirdiği en iyi sezonlardan biri olan bu yılda Dusko Ivanovic’in takımı deplasmanda 98-59 kazanmıştı. Luis Scola’nın 34 sayı attığı maçın ardından evinde daha zorlanan Tau, Benetton’a karşı 66-64 kazanarak rakibini süpürmüştü.

2005-06: Yine CSKA

CSKA Moskova – Anadolu Efes (2-0): “Ordu Takımı” bir daha kendini gösteriyor ve çok zorlanmadan Anadolu Efes karşısında ilk maçı 66-57 kazanıyordu.

Ancak İstanbul’daki mücadele büyük bir savaşa sahne oldu ve Trajan Langdon’ın 24 sayılık performansı, Ettore Messina’nın takımını 75-71’lik galibiyete zor da olsa taşıdı.

2006-07: Yunan Şoku

Panathinaikos – Dinamo Moskova (2-0): Eski Panathinaikos‘lular Lazaros Papadopoulos ve Antonis Fotsis’e karşı oynayan Yeşiller, Dinamo’yu 80-58 ve 72-65 ile geçmişti. İlk maçta 16, ikinci maçta 19 sayı atan Siskauskas serinin yıldızıydı.

Tau Ceramica – Olympiacos (2-o): Olympiacos İsrailli koç Pini Gershon önderliğinde yeniden ligin elit takımları arasına girmeye çalışıyordu. Ancak o yıl Tau Ceremica ilk maçı 25, ikinci maçı 6 sayı farkla kazanarak bu hayalleri başka zamanlara erteledi.

2007-08: İlk ve Tek İtalyan Süpürmesi

Siena – Fenerbahçe (2-0): Siena’nın en iyi, en zirve zamanlarında işler Fenerbahçe için zordu. İtalyanlar ilk maçı 75-66 kazandıktan sonra İstanbul’da sarı-lacivertlileri ezdi geçti.

Avrupa’nın en önemli kulüplerinden biri olarak kendini herkese gösteren Siena, 21 sayılık galibiyetle temsilcimizi süpürmüştü.

2008-09: Yine ve Yine CSKA

CSKA Moskova – Partizan  (3-0): Playoff’ların 5 maç üzerinden oynanmaya başladığı ilk sezon 2008-09 oldu.

Buna rağmen Partizan’ın CSKA karşısında hiç şansı yoktu. Ruslar ilk maçı harika bir savunmayla 56-47 kazandıktan sonra ikinci maçta da 77-50’lik rahat bir galibiyet aldı. Deplasmanda oynanan maçı da 67-56 ile galip bitiren CSKA, rakibine seri boyunca bir maçta en çok 56 sayı izni veriyordu.

2011-12: Barça Süpürüyor

Barcelona-Unics Kazan (3-0): Bir önceki sezonda Final Four’u kaçıran Barcelona sonraki playofflara hazır gelmişti.

İlk maçı 78-66 kazanan Barcelona ikinci maçı 66-63’le çok zor alınca Rusların içeride bir galibiyete ulaşabileceği düşünülmüştü.

Ancak Kazan’da beklentiler haksız çıktı. Navarro’nun 21 sayısı önderliğinde galibiyete 67-56 ile ulaşan Katalanlar rakibini süpürdü.

2012-13: Beyazların Süpürgesi

Real MadridMaccabi Tel Aviv (3-0): Real Madrid şampiyonluğun önemli favorilerinden biriydi ve bunu playoff’ta kanıtladılar.

İlk maçta 79-53 ile güç gösterisi yapan Madrid ekibinde Sergio Llull, ikinci maçta 75-63’lük galibiyette 26 sayısıyla önderlik yapmıştı.

Seri Tel Aviv’e giderken dahi kimse Maccabi‘nin bu seriyi geri döndürecek gücü olduğunu düşünmüyordu. Beklentiler de haklıydı. Real, üçüncü maçı 69-57 ile kazandı.

2013-14: Barcelona’nın İkinci Süpürüşü

Barcelona – Galatasaray (3-0): Katalanlar 2012 ve 2013’te Final Four’a kalmışlardı. Galatasaray ise zaten playoff’lara kalarak beklentileri aşmıştı. Yani durum az çok belliydi.

Barcelona rakibini ilk iki maçta 88-61 ve 84-63’lük skorlarla dağıttı ancak asıl soru Galatasaray’ın bir galibiyet çalıp çalamayacağıydı.

İstanbul’daki maçta temsilcimiz büyük bir mücadele verse de Pascual’in takımı 78-75 ile kazanmayı başardı.

2014-15: İstanbul’da Obradovic Dönemi Başlıyor

FenerbahceMaccabi Tel Aviv (3-0): Zeljko Obradovic‘in başa geçmesiyle temsilcimiz Avrupa’nın zirvesine yürüyüşünü etkileyici şekilde başlattı.

İlk maçta 80-72, ikinci maçta 82-67 ile galip gelen Fenerbahçe çok zorlanmadan seriyi İsrail’e taşımıştı.

Üçüncü maçta ise işler değişti. O zamanlar tecrübeli bir takım olmayan sarı-lacivertliler, Andrew Goudelock’ın son hücumdaki basketiyle 75-74 kazandı ve kulüp tarihinde ilk kez Final Four yapmayı başardı.

2015-16: Üç Süpürge!

BaskoniaPanathinaikos (3-0): Dimitris Diamantidis’in son sezonuydu ancak dönemin Baskonia‘sı Giannis Bourousis önderliğinde son zamanların en unutulmaz sezonlarından birini geçiriyordu. İlk maçta 84-68 kazansalar bile ikinci maçta Diamanditis’in harika oyunuyla maç uzadı.

Baskonia 82-78 kazanarak seride avantajı tam anlamıyla eline geçirdi. İspanyol kulübü OAKA’da da 84-75 kazanarak rakibini süpürdü. Son iki maçta 48 sayı atan Darius Adams serinin kahramanı oldu.

FenerbahceReal Madrid (3-0): Teoride iyi ve çekişmeli bir seri görmemiz gerekiyordu. Sonuçta Real Madrid son şampiyon idi. Ancak bir daha düşünmek gerek…

Beyazlar ilk maçta ellerinden geleni yapsalar da Fenerbahçe 75-69 kazanmayı başardı. Sonrasında iki maçta da Sarı Lacivertliler rakibine hiç şans vermedi ve 100-78 ile 75-63’lük skorlarla Final Four’a ulaştı.

CSKA Moskova – Kızılyıldız (3-0): Klasik bir David – Goliath senaryosu daha. Moskova’lı Goliath’lar yine zorlandı ancak süpürgeyi çıkartmayı başardı.

İlk maç 84-74 bitse de Kızılyıldız Ruslar’ı Moskova’da çok zor durumlara düşürdü. İkinci maçta avantajı yakalamaya daha da yaklaşsa da Kızılyıldız sahadan 77-76 mağlup ayrıldı. Bu iki maçtan sonra Sırp ekibinin deposunda yakıt kalmadı ve Belgrad’da CSKA 78-71 kazanarak rakibini süpürdü.