by Shea Serrano / Çeviri: Yılmazcem Özardıç
Bu yazı ilk olarak 26 Nisan 2018 tarihinde The Ringer’da yayınlanmıştır.
Çocuklarım hakkında bir anektod var ancak aslında bu biraz daha Manu Ginobili hakkında, yani Manu ne anlama geliyor, ne anlam ifade etti ve edebilir.
Bir yerde bir video var. Tam nerede emin değilim ama BİR YERDE var. En küçük çocuklarımdan biri küçük potalardan birinde maç yapıyor.
Hatırladığım doğruysa kolları, bacakları kısa, pota kısa, kafası ve vücudu şişman ve büyük, yani videoda 3 yaşından fazla olamaz diye düşünüyorum. Küçük çocukların yaptığı gibi yerden topu alıp potanın içine bırakıyor, yani BASKETBOL OYNUYOR. Topu her potaya soktuğunda “MANU!” diye bağırıyor. Yanlış hatırlamıyorsam bir de Spurs tshirtü giyiyor.
Bunu anlatmamın nedeni tabii ki MANU! diye bağırmayı ya da Spurs tshirtünü giymeyi kendisi öğrenmedi. Bunları ona ben öğrettim ve tshirtü de ben aldım. O’nu ilk olarak topu potaya bırakırken izlediğimde “MANU!” dese daha iyi olur diye düşündüm. Yanıma çağırıp yapması gerekeni gösterdim ve yapmaya başladı. Çünkü benim yolumdan (yani herkesin yolundan) gitmesini istedim. Ben de orta okuldan şu yaşıma kadar her şut attığımda bir NBA oyuncusunun ismini bağırırdım.
Yedinci sınıfa başlarken Reggie Miller adına “Reggie!”diye bağırırdım. Sonra kısa dönemlerle “Van Exel!”, “Peja!”, “Steve Nash!” de geldi gitti ama hep “Reggie!”‘ye döndüm.