by Omar Guerrero / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı Clutch Points’te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
NBA Draftı, ligin sunduğu en iyi oyuncuların bazılarına yuva oluyor. Michael Jordan, Magic Johnson, Larry Bird, Shaquille O’Neal ve Tim Duncan gibi isimler zirveden seçiliyor. Bazı iyi draft sınıfları var. Bazıları harika. Bazıları ise tarihin en iyileri arasında.
Ancak bir soru hep tartışılıyor. NBA tarihinin en iyi draft sınıfı hangisi?
Birçok insan hangi draft sınıfının en iyisi olduğunu bulmak için konuya el attı ancak ben de cebimdeki iki kuruş ile bu konuda bahsimi oynamak istiyorum.
Ya da belki de ateşi daha da harlama niyetindeyim.
Her halükarda en iyi draft sınıflarını sıralama konusunda ben farklı bir şey yapmaya karar verdim. Yalnızca sınıfların yıldızlarını gösterip başarılarından bahsetmenin yanında her draftın en iyi oyuncularından oluşan bir takım kurup diğerleriyle karşılaştırıldıklarında nasıl olduklarını görmek ve gelmiş geçmiş en iyiye karar vermek istedim.
Başka bir deyişle bu liste “tarihin en derin rotasyona sahip draft sınıfı hangisi” (gerçi bazıları gerçekten en derinlerden) sorusuna cevap vermiyor. Bu sıralama, hangi draft sınıfının diğerlerine karşı yedi maçlık bir seride kazanan taraf olacağını gösteriyor. NBA 2K gibi düşünün.
Her draft sınıfının başında verilen istatistikler yalnızca ilk 5’i göstermek için. Çünkü bence her sınıfın en iyi oyuncuları bu anlamda gerçek güce sahip isimler.
Not: Tüm istatistikler Basketball Reference’tan alınmıştır.
5. 1987
C: David Robinson
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1990-91) – 25.6 ppg, 13.0 rpg, 2.5 apg, 1.5 spg, 3.9 bpg
F: Horace Grant
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1993-94) – 15.1 ppg, 11.0 rpg, 3.4 apg, 1.1 spg, 1.2 bpg
F: Scottie Pippen
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1993-94) – 22.0 ppg, 8.7 rpg, 5.6 apg, 2.9 spg, 0.8 bpg
G: Reggie Miller
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1989-90) – 24.6 ppg, 3.6 rpg, 3.8 apg, 1.3 spg,
G: Kevin Johnson
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1988-89) – 20.4 ppg, 4.2 rpg, 12.2 apg, 1.7 spg
Yedekler:
C – Olden Polynice
F – Reggie Lewis, Reggie Williams, Ken Norman, Armen Gilliam
G – Mark Jackson, Kenny Smith, Muggsy Bogues, Sarunas Marciulionis
5 numarada 1987 sınıfının elinde ilk 50’den iki oyuncu var: David Robinson ve Scottie Pippen. Robinson tek başına MVP, Yılın Savunmacısı ve Yılın Takımı ödülleri ile zaten kağıdı dolduruyor. Kaldı ki gülünç derecede inanılmaz istatistiklerinden bahsetmedim bile.
Bu sınıf derin bir sınıf ve beş sınıf arasında da en derinlerden biri. Robinson, Pippen ve Horace Grant ile savunmada adam yiyen bir ön alana sahip oluyorsunuz. Arka alan da hiç fena değil. Hall of Fame yıldız Reggie Miller var ki kendisi tarihin en iyi şutörlerinden biridir. Yanında da pasörlüğü, skorerliği ve liderliği ile maçta kontrolü alabilecek Kevin Johnson gibi bir guard var.
Bu takımın gücü Mark Jackson, Kenny Smith ve Muggsy Bogues gibi isimlerin bulunduğu arka alanda. Ayrıca bu pozisyona kayabilen Reggie Lewis ve Reggie Williams gibi isimlerin yanında yedek olarak Sarunas Marciulionis’e de sahipsiniz.
En iyi dönemlerinde farklı takımlarda ilk beş başlayan Olden Polynice ve Armen Gilliam da destek ikilisi olarak hiç fena değiller. Ayrıca kenardan gelip Pippen’ın yerini doldurabilecek Ken Norman’a da sahipsiniz.
Her ne kadar iyi olsalar da bu takım yine de yedi maçlık bir seride bu listedeki diğer dört takımı geçemez. Böyle bir şey yaşanacağını sanmıyorum. Ama diğer draft sınıflarına karşı kesinlikle ilk beşe girerler.
4. 1996
C: Jermaine O’Neal
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2002-03) – 20.8 ppg, 10.3 rpg, 2.0 apg, 0.9 spg, 2.3 bpg
F: Shareef Abdur-Rahim
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1998-99) – 23.0 ppg, 7.5 rpg, 3.4 apg, 1.4 spg, 1.1 bpg
G/F: Kobe Bryant
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2005-06) – 35.4 ppg, 5.3 rpg, 4.5 apg, 1.8 spg, 85% FT percentage
G: Allen Iverson
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2001-02) – 31.4 ppg, 4.5 rpg, 5.5 apg, 2.8 spg
G: Steve Nash
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2005-06) – 18.8 ppg, 4.2 rpg, 10.5 apg, 0.8 spg
Yedekler:
C – Marcus Camby, Erick Dampier, Lorenzen Wright
F – Peja Stojakovic, Antoine Walker
G – Ray Allen, Stephon Marbury, Kerry Kittles, Derek Fisher
Pekala, Iverson ve Nash’i ilk 5’e almak için Bryant’ı 3 numarada başlatarak biraz hile yaptım. Sorun yok çünkü o pozisyonda da oynayabiliyor.
Ancak şu an birçoğunuz ağlıyorsunuz değil mi? Evet, bazılarının listelerini gördüm ve 1996 sınıfını gelmiş geçmiş en iyi sınıf olarak yazanlar vardı. Bu sınıftaki yıldızların ödülleri, başarıları çok ve Kobe, Nash, Iverson gibi bazıları da gelmiş geçmiş en iyi oyuncular arasında yer alıyor ancak bence onlar bu listede üstlerindeki sınıflara karşı yedi maçlık seriyi kazanamazlar.
Bir düşünün.
Ön alan benchlerinin ne kadar ince olduğuna bir bakın. 1985 sınıfı bunları canlı canlı yer! 1996 draft sınıfının tek umudu 1985 draft sınıfının guardlarını ezmesi.
Ancak neden dördüncü sıraya düştüklerini yeterince konuştuk. Gelin neden en iyilerden olduklarına bakalım. Bu draft sınıfı, 21. yüzyılda basketbolu yükseltti. Taraftarlar bu isimlere doyamadı.
Kobe tarihin en iyi 10 oyuncusundan biri. Maçı istediği zaman çevirebilen, her guard veya kısa forvete bezdirici bir savunma yapabilen bir oyuncu. Allen Iverson, NBA’in gelmiş geçmiş en büyük “küçük” oyuncusu muhtemelen, dört kez sayı kralı, üç kez top çalma kralı olmuş bir MVP.
Nash’in iki MVP ödülü var. Bu takımı hızlı hücuma çok iyi çıkarabilecek inanılmaz bir oyun kurucu ve ölümcül bir şutör. Ayrıca gelmiş geçmiş en saf, en yaratıcı oyun kuruculardan biri kendisi.
Takımda bir de lig tarihinin en çok üçlük atan oyuncusu Ray Allen var, benchten geliyor. Diğer guardlar da Stephon Marbury, Kerry Kittles ve Derek Fisher gibi sert oyuncular.
Pivotları Jermaine O’Neal, Marcus Camby, Erick Dampier ve Lorenzen Wright da en iyi savunmacılardan ancak bunlar arasında gerçek bir hücum gücü oluşturabilecek birtek O’Neal var.
Shareef Abdur-Rahim de istatistiklerine bakıldığı zaman daha fazla All-Star maçına çıkmış olmalıydı diyebileceğimiz bir isim. Her savunmacı için onu tutmak güç.
Peja Stojakovic de bir başka saf şutör. Antoine Walker ise ligdeki en iyi çok yönlü oyunculardan biri.
3. 1985
C: Patrick Ewing
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1989-90) – 28.6 ppg, 10.9 rpg, 2.2 apg, 1.0 spg, 4.0 bpg
F: Karl Malone
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1990-91) – 29.0 ppg, 11.8 rpg, 3.3 apg, 1.1 spg, 1.0 bpg
F: Chris Mullin
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1991-92) – 25.6 ppg, 5.6 rpg, 3.5 apg, 2.1 spg, 0.8 bpg
G: Joe Dumars
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1992-93) – 23.5 ppg, 4.0 apg, 1.0 spg
G: Terry Porter
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1988-89) – 17.7 ppg, 4.5 rpg, 9.5 apg, 1.8 spg,
Yedekler:
C – Wayman Tisdale, Manute Bol
F – Hot Rod Williams, Detlef Schrempf, Xavier McDaniel, Charles Oakley, A.C. Green
G – Michael Adams, Gerald Wilkins, Spud Webb, Mario Elie
1985 sınıfı NBA yetenekleriyle dolu. 1996 ile 1985 arasında seçim yapmak zor oldu.
Ancak kadrolara baktığım zaman 1985 draft sınıfının daha yetenekli ve 1996’dan daha çok başarıya sahip olduğunu biliyordum.
Patrick Ewing, Karl Malone, ve Chris Mullin olunca, ön alanınız zaten 1992 Rüya Takım’ın dörtte birini oluşturmuş oluyor. Ayrıca bu üçlü aynı zamanda skorer ve savunmacı oyuncular.
Ewing, gelmiş geçmiş en iyi 10 pivottan biri ve amansız bir savunma yeteneği ile üst düzey skor potansiyeline sahip. Karl Malone, NBA tarihinin en skorer ikinci oyuncusu ve gelmiş geçmiş en iyi ikinci uzun forvet olarak görülüyor. Mullin belki böyle unvanlara sahip değil ancak fazlasıyla çabuk bir oyuncu ve pozisyonunda top avcılarından biri. Ne kadar iyi bir şutör olduğundan bahsetmedim bile! 5 sezon üst üste 25 sayı ve üzerinde ortalama yakalamışlığı var.
Joe Dumars, Michael Jordan’ın işini bile zorlaştırmış bir oyuncu ve üzerine gelecek her şutör guardı savunabilir. Dahası, bu listedeki birçok kişi için söyleyemeyeceğim bir unvana sahip: Final MVP’si. Terry Porter’ın ciddi bir üçlük tehdidi var ve her takım için harika bir pasör. Onun oyunculuğu döneminde Magic ve diğer harika oyun kurucular olmasa birkaç kez All-Star olmalıydı.
Bench ise inanılmaz. John “Hot Rod” Williams var ki kendisi 4 ve 5 numara pozisyonlarında oynayabiliyor. Cleveland’da Brad Daugherty ve Larry Nance’e harika bir yedekti. Bu takımda da değerli olduğunu gösterecektir. Wayman Tisdale da yüksek skor üretebilen ve Ewing’in yedeği olabilecek bir uzun forvet. Bir de insanı sahadan silen Manute Bol var. Bol’un iki blok krallığı bulunuyor.
Ayrıca Charles Oakley ve A.C. Green de 4 numara yedekleri. Eğer ilk 5 oyuncularına karşı skor atmanın zor olacağını düşündüyseniz bu ikili içeriyi tutuyorken sayı atmak neredeyse imkansız gelecek size. Detlef Schrempf, iki kez Yılın Altıncı Adamı olmuş bir oyuncu. Xavier McDaniel, dört yıl üst üste 20+ sayı ortalaması ile oynayıp aynı zamanda da sert savunma yaptı.
Michael Adams ve Spud Webb, tüm draft sınıfları arasında benchten gelecek en kısa oyun kurucular olabilirler ancak aynı zamanda en enerjikleri. Hem de ikisi de güvenilir skorer ve pasör oyuncular. Gerald Wilkins de en iyi dönemlerinde “Jordan durdurucu” olarak anılıyordu. Mario Elie ise kritik anların iyi şutörü.
2. 2003
C: Chris Bosh
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2009-210) – 24.0 ppg, 10.8 rpg, 2.4 apg, 1.0 bpg
F: Carmelo Anthony
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2013-14) – 27.4 ppg, 8.1 rpg, 3.1 apg, 1.2 spg, 0.7 bpg, 40.2% 3-pt FG percentage
F: LeBron James
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2009-10) – 29.7 ppg, 7.3 rpg, 8.6 apg, 1.6 spg, 1.0 bpg
G: Dwyane Wade
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2008-09) – 30.2 ppg, 5.0 rpg, 7.5 apg, 2.2 spg, 1.3 bpg
G: Kirk Hinrich
İstatistiksel olarak en iyi yılı (2006-07) – 16.6 ppg, 3.4 rpg, 6.3 apg, 1.3 spg, 41.5% 3-pt FG percentage
Yedekler:
C – Chris Kaman, Zaza Pachulia
F – David West, Kyle Korver, Boris Diaw, Josh Howard, Jason Kapono, James Jones
G – Leandro Barbosa, Mo Williams
2003 NBA Draftı’ndan NBA’in yakın geçmişteki bazı en iyi oyuncuları çıktı. Dört tane de Hall of Fame potansiyeli olan isim var.
Zaten gelmiş geçmiş en iyi oyunculardan biri olarak görülen LeBron James’in dört MVP ödülü var ve lig tarihinde en çok sayı atan oyuncu unvanına erişti. Tarihte başka hiçbir oyuncu bu pozisyonda onun fiziği ve gücüyle eşleşemiyor. Chris Bosh ve Carmelo Anthony ile birlikte çok sevdiği bir ön alan oluşturuyor. Üçü de hem içeride hem de dışarıda tehdit unsuru.
Dwyane Wade, açık ara farkla gelmiş geçmiş en iyi üçüncü şutör guard ve oyunun her iki tarafını da oynayabiliyor. Üç sayı tehdidi bulunan Kirk Hinrich’in kaya gibi savunması da düşünülünce elinizde en yıldırıcı arka alan savunması oluyor belki de.
Bu sınıf aynı zamanda en iyi şutörlere de sahip. James ve Bosh’ı Kyle Korver, Jason Kapono ve James Jones gibi keskin nişancılar ile donatıp fizik olarak da ezilmeyebilirler. Josh Howard da bir kez All-Star seçilmiş bir oyuncu. Boris Diaw ise bir uzun forvet olarak hücumu başlatabilir, harika savunma yapabilir ve üçlük atabilir.
Ayrıca yedek uzunlarla eşleşmek de zor. En iyi döneminde Chris Kaman, çok sert bir savunmacı ve ribaundcuydu. Zaza Pachulia, iki pivotu yedekleyebilir. Ayrıca iki kez All-Star seçilen fazlasıyla yetenekli post oynayabilen de bir David West var.
Eğer uzun bir beş tercih etmek isterlerse ön alana Bosh ve James’i West ile birlikte koyup Wade ve Korver’ı da guard yapabilirler.
İlk beşin en çok yönlü sınıfı olan bu sınıfla yapabileceğiniz çok şey var. Ancak çok yönlülük, onlara ilk sırayı getirmiyor zira ilk sıra tarihin en efsanevi sınıfına ait!
1. 1984
Fotoğraf: Getty Images
C: Hakeem Olajuwon
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1989-90) – 24.3 ppg, 14.0 rpg, 2.9 apg, 2.2 spg, 4.6 bpg
F: Otis Thorpe
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1987-88) – 20.8 ppg, 10.2 rpg, 3.2 apg, 0.8 spg, 0.7 bpg
F: Charles Barkley
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1986-87) – 23.0 ppg, 14.6 rpg, 4.9 apg, 1.8 spg, 1.5 bpg, 59.4% FG percentage
G: Michael Jordan
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1988-89) – 32.5 ppg, 8.0 rpg, 8.0 apg, 2.9 spg, 0.8 bpg, 53.8% FG percentage
G: John Stockton
İstatistiksel olarak en iyi yılı (1989-90) – 17.2 ppg, 2.6 rpg, 14.5 apg, 2.7 spg, 41.6% 3-pt FG percentage
Yedekler:
C – Kevin Willis, Sam Bowie, Michael Cage
F – Sam Perkins, Oscar Schmidt, Jerome Kersey
G – Alvin Robertson, Jay Humphries
NBA tarihinin en iyi draft sınıfının hangisi olduğuna karar vermek çok da zor olmamalı. 1984 NBA Draft sınıfı, açık ara farkla gelmiş geçmiş en iyisi. Bu takımda gelmiş geçmiş bazı en iyi ofansif oyuncular ve aynı zamanda savunmacılar var. Nasıl kaybedebilirler ki?
Michael Jordan, Hakeem Olajuwon, Charles Barkley ve John Stockton, lig tarihinin en iyi 25 oyuncusu arasında bulunuyor birçoklarına göre.
Rüya Takım’ın üç üyesi bu takımda. Olajuwon o dönemde Amerika vatandaşı olsa o da bu takıma dahil olurdu.
Şu başarıları bir düşünün.
Olajuwon, 1994’te MVP, 1993 ve 1994’te Yılın Savunmacısı, 12 kez All-Star seçildi ve 2 NBA şampiyonluğu kazandı, iki kez Final MVP’si oldu.
Jordan 5 kez MVP oldu, 1988’de Yılın Savunmacısı seçildi, 10 kez sayı kralı, üç kez top çalma kralı, 14 kez All-Star oldu, 9 kez Yılın Savunma Takımı’na seçildi ve altı NBA şampiyonluğu yaşadı.
Barkley 1993’te MVP oldu, 11 kez All-Star seçildi ve 1987’de ribaund kralı oldu.
John Stockton’ın 9 asist krallığı, iki top çalma krallığı bulunuyor. 11 kez NBA’de Yılın Takımları’na seçildi. Beş kez Yılın Savunma Takımları’na seçildi. Ayrıca asist ve top çalmalarda NBA tarihinde zirvede yer alıyor.
Yedek pivotlar da her draft sınıfında bulabileceğiniz cinsten isimler değil. Kevin Willis, bir All-Star isimdi ve Michael Cage gibi ribaund krallığı vardı. Willis ayrıca iyi bir skor silahıydı. Sam Perkins de hem pivot, hem de uzun forvet pozisyonlarında oynayabilen çok yönlü bir uzundu.
Jerome Kersey, 1980’lerin en iyi kısa forvetlerinden biriydi. Hem skor üretebiliyordu hem de kanatta hünerli bir savunmacıydı.
Alvin Robertson, 1986’da Yılın Savunmacısı oldu, üç kez top çalma krallığı yaşadı ve iki kez de All-Star seçildi. Jay Humphries, combo bir guard ve harika bir yedek.
NBA’de oynamamış olsa da Oscar Schmidt, New Jersey Nets tarafından altıncı sıradan seçilmişti ve ligde muhteşem bir yetenek olabilirdi. 1988 Olimpiyatları’nda ülkesi Brezilya’nın formasıyla 42.3 sayı ortalama yakaladı.
Jordan’ın liderliğindeki bu takımın neler yapabileceğini hayal edebiliyor musunuz?
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!