Panos Katsiroumpas/ info@eurohoops.net
Bu hafta büyüteçte Real Madrid–Panathinaikos ve Nizhny Novgorod-Anadolu Efes maçlarını incelemiştik. Şimdi sırada top 16 4.haftada oynanan 6 maçın sonucuna etki eden önemli faktörleri incelemeye geldi.
Weems yoktu ama CSKA Moskova için problem değildi. Rus temsilcisi hücumda takım oyunu oynadı. Güzel işbirlikleri, otomatikleşmiş hareketler, en iyi opsiyonu arayan oyuncular ve tüm oyuncuların dahil olduğu çeşitli hücum setleri izledik. De Colo, Teodosic ve Jackson ile beraber çok iyi olabileceğini kanıtladı. Kısa forvet pozisyonunda oynadı ve rakibe bir çok problem yarattı şut opsiyonu, penetre edilmesi ve boştaki arkadaşını bulabilme opsiyonlarıyla.
Malaga savunması berbattı. Pick&Roll savunmasında potaya giden oyuncuları takip edemediler, geçiş hücumlarını savunurken çok yavaşlardı ve aynı şekilde seteset savunmalarda da rotasyonlarda çok ağır kaldılar. Malaga’nın bu maçla beraber mağlubiyet serisi 8’e çıkmış oldu Eurolig’de.
Galatasaray – Alba Berlin
Arroyo ve Arslan olmadan Galatasaray için bu maçı kazanmak çok zordu. Yaratıcılık adına kaynakları çok kısıtlıydı Türk takımının. Guler ilk yarıda görevini çok iyi yaptı ancak Carter gerçek bir oyun kurucu değil bildiğimiz üzere. Alba’nın yaptığı toplam 21 asiste karşı Galatasaray’ın sadece 12 asistte kalması iki takım arasındaki gerçek farktı.
Alba iyi bir takım! Yıldızları Jamel McLean’in vasat performansına rağmen, maç esnasında çözümler buldular. Redding, Stojanovski, King ve Banic faktörlerin bazılarıydı. 3 sayı çizgisini çok iyi savundular ve sonuçta önemli atışları sayıya çevirdiler. Patrick Young Avrupa basketbolundaki çabuk ve güçlü ancak pozisyonuna göre fiziksel dezavantajı bulunan pivotların en genci konumunda. Çok çabuk, birebir savunmada sert, mükemmel bir atletizme sahip ve savunmadaki rotasyonlarda artı adam değiştirmelerde oldukça başarılı. Avrupa basketbolunu anlamaya başladıkça gelecekte çok önemli bir silah olacak.
Fenerbahçe çok daha birtakım basketbolu oynadı Milano’da. İzolasyon oyunlarında dahi top çok fazla bir oyuncunun elinde kalmadı, bazı pozisyonlarda Goudelock ve Bjelica’nın ekstra birebirlerini saymazsak. Pas trafiği daha iyiydi ve daha çok oyuncu oyuna dahil edildi. Savaş’ın ilk periyot performansı ve Vesely’nin son periyot performansı maçın kritik etkenleriydi.
Şuanda Fenerbahçe adına en önemli üç oyuncu Bogdanovic, Vesely ve Zisis. İlk oyuncu savunmada çok etkili, pas dağılımını çok iyi yapıyor ve harika bir şütör. İkinci oyuncu takımdaki en iyi boyalı alan savunmacısı, her top için savaşıyor ve savunmada rotasyonlarda çok başarılı. Üçüncü oyuncu ise sahadaki beyin adeta. Ritmi o ayarlıyor, bir çok oyun onun paslarıyla ve saha görüşü sayesinde başlıyor.
Malaga’da aldıkları ilk galibiyet ve takım oyunu adına gösterdikleri ilk emarelerden sonra eski alışkanlıklarına dönmüş görünüyorlar. Bireysellik tüm set oyunlarında birinci sırada ve sonuçta bu maçta sadece 14 asist yapabildiler geçen hafta Malaga maçında buldukları 21 asiste karşılık.
Olympiakos – Laboral Kutxa
O gerçek bir lider ve skorer! 25 dakika boyunca Olympiakos uçurumun kenarına gelmişken, ritmini bulamamışken, hücumda doğru kararlar veremiyorken, bitirişlerde problem yaşarken Vasilis Spanoulis ön plana çıkarak 3 e 4.periyotlarda ortaya koyduğu performansla Baskonya’yı bitirdi. 3.çeyrekte 15 sayı bulurken toplamda da 27 sayı buldu. Bir de yanına 6 asistini ekleyerek kafa kafaya giden maçta fark yaratan isim oldu. Olympiakos’un son periyotta yaptığı savunma ise çılgıncaydı. Hunter ile pota altına yapılan her atağa yaptıkları tehdit, rotasyanları sonrası çabucak savunma düzenine geri dönmeleri ve bitirişler esnasında yaptıkları doğru yardımlarla Baskonya’yı 5 dakikadan fazla kitlediler.
Baskonya adına artık iniş çıkışlar hayatın gerçeği. Bir başka gerçek ise bir çok oyuncularının saha görüşü olmaması ki buna en büyük örnek Bertans. Adams ve James’in faul problemine girmesi ile ikinci yarıda ritimlerini kaybettiler. Daha iyi bir takım kimyası şart.
Zalgris – Maccabi Tel Aviv
Maccabi’nin sahip olduğu kadro derinliği Kaunas’ta görevini yaptı. Pargo’nun bitirişlerdeki kötü performansı ve Ohayon’un kötü pasları ile hücuma hiç giremediği bir gece de Landesberg Maccabi’yi maçta tutmayı başardı. 20 sayı buldu ki bunların çoğu Maccabi’nin maçta çözüm bulamadığı anlarda geldi.
Alex Tyus hakkında ne desek boş sanırım? Savunması ile tüm penetreleri ve pota altında yapılmaya çalışan bitirişleri durdurdu. Adam değiştirmelerinde mükemmeldi ve kimsenin kolay basket bulmasına izin vermedi. Maçı 6 blok ile tamamladı!
Zalgris’in zayıf noktası çok belirgindi. İkinci çeyreğe 7-8 sayı önde girmelerine rağmen yarıyı geriden gelerek kapattılar. Aynı hikaye ikinci yarıda da devam etti, müthiş bir savunma yaptıkları üçüncü periyotun ardından her iki alanda da çok kötü geçirdikleri bir dördüncü periyot onlara mağlubiyeti getirdi.
Barcelona – Kızıl Yıldız
Barcelona top 16’da ilk defa Barcelona gibi oynadı. Pas trafikleri çok iyiydi, Tomic’in harika yaptığı yaratıcılık sayesinde saha görüşleri üst seviyedeydi, hücumda birden fazla opsiyonu kullanabildiler. 92 sayı buldular ve bunu yaparken 6 oyuncuları 10 sayıdan fazla buldu.
Kızıl Yıldız’ın savunması adeta kayboldu top 16’da. Sırp takımının en önemli silahı yoktu sanki yerinde ve 90 sayılardaki maçları kazanabilecek bir hücum potansiyelleri olmadığını hepimiz biliyoruz. Bana sorarsanız kesinlikle hayal kırıklığı, onlardan top 16’da çok daha fazlasını bekliyordum. Geçiş savunmaları şuanda gerçekten çok kötü durumda. Navarro ve Oleson’un sakatlıkları takımdaki tecrübe seviyesini düşürürken aynı zamanda takımın top 16’da aldığı iki mağlubiyetin de sebeplerinden biriydi. Ama dürüst olmak gerekirse ben Abrines ve Hezonja’nın bu şekilde oynamasını izlemeye ve onların oyunlarını böyle geliştirmesini izlemeye bayılıyorum. İki oyuncunun da parlak bir geleceği var.