by Rahul Kumar / Çeviri: Yılmazcem Özardıç
Bu yazı ilk olarak 6 Haziran tarihinde The Sportster’da yayınlanmıştır.
NBA’de bu sezon 2003 Draftından bu yana belki de ilk kez bu kadar yetenekli ve iyi bir çaylak sınıfı gördük. 2003’te LeBron, Carmelo, Bosh ve Wade gibi oyuncular lige girdikleri andan itibaren ortalığı kasıp kavurmuştu. Bu sezon da Sixers‘lı Ben Simmons (geçtiğimiz yılı sakatlık yüzünden oynamadan geçirdiği için çaylak sayılıyor), Jazz‘li Donovan Mitchell, Celtics‘li Jayson Tatum ve Lakers‘lı Kyle Kuzma da fanları son derece heyecanlandıran çaylaklar oldular.
Bu oyuncular ilk yıllarında yaptıkları büyük etkiyle gelecek yıllarda neler olabileceğine dair büyük umut verdiler. Ancak tabii ki bütün oyuncular bu isimler gibi değiller. Başka oyuncular da bir senaryo değişimine ihtiyaç duyabiliyorlar potansiyellerini gerçeğe dönüştürebilmek için. Karşınızda, draft edildikleri takımda bir etki yapamadan başka takımlarda kendilerini gösteren 10 aktif NBA yıldızı var.
Kevin Love
2008 Draftında UCLA’den bir guard ve bir forvet arka arkaya geçildi. Dördüncü sıradan Thunder patlayıcı guard Russell Westbrook’u draft etti, beşinci sıradan ise Grizzlies hantal ama yetenekli forvet Kevin Love’ı aldı.
Love hiçbir zaman Grizzlies forması giymedi ve birkaç parçayla birlikte o draftın 3 numarası O.J. Mayo karşılığında Minnesota’ya gönderildi.
Memphis’te o zaman Zach Randolph ile Marc Gasol çok iyi bir uzun ikilisi kurmuştu. Hatta kulübe en iyi yıllarını yaşattılar ama Gasol-Love ikilisinin neler yapabileceğini bir düşünsenize? Love Minnesota’nın yüzüyken Cavaliers‘ta üçüncü opsiyon durumuna düştü ancak beş kere All-Star oldu, All-NBA ikinci takımına iki kere seçildi ve 2016’da şampiyon oldu. Ancak onun başarıları ligde uzun zamandır hak ettiği değeri görmüyor.
Kawhi Leonard
San Antonio Spurs ile Kawhi Leonard arasındaki gerginliği bir kenara bırakalım ve 2011’de yapılan takasa bakalım. 2011 Draftında 15.sıradan Indiana’nın seçtiği Kawhi Leonard, George Hil karşılığında San Antonio’nun yolunu tutmuştu. Spurs formasıyla ligin en iyi çift yönlü oyuncusuna dönüşen Leonard, özellikle 2016-17 sezonunda takımını tek başına taşıdı. 2014’te şampiyon oldu ve Finaller MVP’si ödülünü kazandı.
Spurs’ü Heat karşısında beş maçta geçtikleri seriyle birlikte beşinci şampiyonluğuna taşıyan Leonard, 2015’ten bu yana ligin en iyi beşlerine ve savunma beşlerine seçiliyor. İki kere de Yılın Savunmacısı olan Leonard’ın eski günlerine dönmesi hepimizin isteği.
Kyle Lowry
Toronto Raptors formasıyla kendisini göstermeden önce Kyle Lowry onu draft eden Memphis Grizzlies ve daha sonra gittiği Houston Rockets‘ta gelecek planları arasında kendisini sokmayı başaramamış bir oyuncuydu. Lowry 2012 yılında Raptors‘a Gary Forbes ve ilk tur hakkı karşılığında takas edilmişti.
Lowry 2015-18 yılları arasında dört kere All-Star seçildi. 2015/16 ve 2016/17 yıllarında da kariyerinin en iyi yıllarını Raptors formasıyla oynadı. 2015/16 sezonunda 21.2 sayı 6.8 asist 4.7 ribaunt 2.1 top çalma ortalamaları yakaladı. Bir yıl sonra ise 22.4 sayı 7 asist 4.78 ribaunt 1.5 top çalma ortamaları ile mücadele etti.
Dirk Nowitzki
2013 Draftında Avrupalı Giannis Antetokounmpo adında bir gence güvenip 15.sıradan onu seçmeden 15 yıl önce aslında Milwaukee 1998 yılında Avrupalı bir uzunu draft etmişti. İsmi ise Dirk Nowitzki’ydi. Problem, Nowitzki’yi Robert Traylor için Mavs‘e göndermeleri idi tabii ki. Dallas’taki yıllarında Nowitzki kendisini tarihin en iyi Avrupalısı olarak kabul ettirdi, tarihin en iyi Mavericks oyuncusu oldu.
Nowitzki 2011’de Dallas’ı şampiyon yaparken Finaller MVP’si oldu. 2006’da ise Miami’ye yenilmekten kurtulamamıştı. Nowitzki ilki 2002’de, sonuncusu 2015’te olmak üzere 13 kere de All-Star seçildi, 12 kere All-NBA takımlarından birine girdi ve 2007’de MVP oldu. Kaçan balık büyük oldu Milwaukee!
Vince Carter
Eğer bir Golden State Warriors taraftarıysanız şu sıralar yeni kazanılan NBA şampiyonluğu ve kadronuzda Steph Curry, Durant, Klay Thompson ve Draymond Green gibi oyuncuları bulundurduğunuz için son derece mutlusunuzdur. Ancak bundan 15 yıl önce Vinsanity lakaplı bir adam şehre basketbol eğlencesini tam anlamıyla getirebilirdi. Warriors, 1998’de Vince Carter’ı beşinci sıradan seçti ancak sonrasında dördüncü sıradan seçilen Antawn Jamison karşılığında takas etti.
Tabii Jamison çok yetenekli ve iyi bir uzundu ancak Carter kadar önemli bir oyuncu olamadı.
Carter Toronto’ya giderek Raptors efsanesi oldu, New Jersey’e takas edildikten sonra da Nets tarihinin en iyi oyuncularından birine dönüştü. 1998’den 2004’e kadar Raptors, 2004’ten 2009’a kadar Nets forması giydi. 2000-07 arası sekiz kere All-Star seçilen Carter, 2000’de de tarihin en iyi smaç yarışması performansını sergileyerek smaç şampiyonu oldu. Dubs neler kaçırdın…
Pau Gasol
Pau Gasol’ün Memphis Grizzlies tarihinin en iyi oyuncularından biri olarak mı, yoksa Los Angeles Lakers tarihinin en hak ettiği değeri görmeyen oyuncularından biri olarak mı anılacağı şu anda bilinmez ancak Gasol’ün çok büyük şeyler verebileceği takımlardan biri Atlanta Hawks‘tı. Üçüncü sıradan Hawks‘ın seçtiği Gasol hemen sonrasında Shareef Abdur-Rahim karşılığında Grizzlies‘e takas edildi. 37 yaşındaki Gasol şu sıralar Spurs formasıyla son demlerini oynuyor.
Gasol 2006’da ilk kez All-Star oldu ve daha sonra 3 kere daha All-Star seçildi. 2009 ve 2010’da iki kere şampiyon olup All-NBA takımlarına seçilen Gasol, 2014-16 arasında Bulls formasıyla da All-Star olmuştu. Atlanta, pek de akıllı bir hamle olmamış sanki bu!
LaMarcus Aldridge
2006 NBA Draftında Portland Trail Blazers harika hamlelerle çok iyi iki oyuncuyu ileride beklentileri karşılayamayacak iki oyuncu karşılığında almayı başardı. İlkinde Blazers, Randy Foye’u gönderip Minnesota’dan Brandon Roy’u almıştı.
Sonrasında dördüncü sıradan seçtikleri Tyrus Thomas ve Viktor Khyrapa’yı göndererek kadrolarına LaMacrus Aldridge’i kattılar.
Şu sıralar Spurs forması giyen Aldridge Blazers formasıyla kariyerinin en iyi yıllarını yaşadı. 2006’dan 2015’e kadar formasını giydiği Portland’da dört kere All-Star oldu, bir kere All-NBA ikinci iki kere de üçüncü beşine seçildi. Spurs forması ile kötü başladığı kariyerine bu sezon yeniden heyecan getiren Aldridge, kariyerinin en iyi yılını 2018’de yaşadı ve All-Star seçildikten sonra bir kere daha All-NBA ikinci beşinin bir üyesi oldu.