by Justin Verrier / Çeviri: Yılmazcem Özardıç
Bu yazı ilk olarak 25 Haziran tarihinde The Ringer’da yayınlamış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Basketbol maçları bitti, NBA Draftı da bitti. Şimdi önümüzde ligin gelecek yıllardaki kaderini belirleyecek olan en büyük soruların serbest piyasada cevaplarının verilmesinin vakti geldi. Peki bu sorular neler? Eurohoops Çeviri cevaplıyor.
1.LeBron James ne yapacak?
Birçok domino bu büyük domino düşmeden düşmeye başlamayacak. Yani buradan başlasak iyi olacak gibi duruyor.
LeBron James’in teorik olarak 30 opsiyonu var ancak şu anda hiçbir takım sanki Kral’ın kariyerinin üçüncü büyük kararı öncesi tüm kriterleri karşılıyor gibi durmuyor. Geçen hafta LeBron’ın muhabiri olarak bilinen Brian Windhorst, Los Angeles’ın en büyük olasılık olduğunu söylese de takım belirtmedi. Cleveland ve Philadelphia da diğer seçenekler gibi duruyor. Kral’ın seçimi için ise harika bir çözüm yok gibi duruyor. Philly, Lakers‘a göre daha iyi bir seçenek olabilir yetenek olarak ama Kral’ın Avustralyalı prensi ile saha içindeki uyumu soru işareti. Cavs daha yeni Finallerde süpürüldü. GM Altman da 19 yaşında bir oyun kurucuyu seçmekten hiç çekinmedi. Lakers‘ın şampiyonluk adayı olması ise ikinci hatta belki de üçüncü bir süper yıldıza bağlı gibi gözüküyor.
James’in nereye gideceği hala daha bilinmez. Ancak bu bilinmezi daha önce iki kere yaşadık biz. 2010’da Heat‘i, 2014’te Cavs‘i seçtiğinde iki mini trend öne çıkmıştı:
İki takım da o zaman ‘beklenmedik’ seçim gibi duruyordu: LeBron’un Wade ile Bulls‘ta birleşeceği dedikodularını hatırlar mısınız? Ya da Knicks‘e giderek oranın Kral’ı olacağı? Peki James’in üst üste dört kere Finale kaldıktan sonra Heat‘i bırakmayacağı düşüncelerini? James her bu durumda olduğunda seçimi genel geçer düşünceyle örtüşmemişti. Şimdi tabii ki sekiz yıl öncesine oranla çok daha fazla detay, çok daha fazla spekülasyon ortaya çıkıyor. Ancak belki de saha içindeki uyum problemleri, Klutch Sports tarafından temsil edilen Ben Simmons’la oynamak için göz ardı edilebilir Kral tarafından.
İki takımın da boş kadroları ama iyi değerleri vardı: LeBron’un yarıda bıraktığı işi tamamlamak, yanlışları doğruya çevirmek ve şampiyonluğu getirmek için Cleveland’a dönüş yaptığı 2014’e dair net bir şey göz ardı ediliyor çoğu zaman. O dönem Cavs, ligin en fazla takas değeri olan oyuncularına sahip takımlarından biriydi. Wade’in sakatlıkları Heat’teki Büyük Üçlü döneminin sona gelişinin bir sinyaliyken Irving, Wade’in daha genç haline bir de üçlük katılmış şekli olarak ortaya çıkıyordu. Üst üste iki yıl Draft’ın zirvesinden aldıkları seçim hakları da Cavs’in LeBron’a yeni Chris Bosh’ı olan Kevin Love’ı getirmesinin yolunu açmıştı.
2010’da ise Heat kadrosunu James Jones ve birkaç palmiye ağacına kadar indirgemiş ve piyasadaki üç büyük yıldızı kadrosuna katmıştı. Yani iki takımın da kadrolarında pek bir şey yoktu ama James geldiğinde hızlı şekilde bu boşluğu doldurabildiler. Şu günlerde belki James’in öncelikleri değişmiştir. Ailesi daha öne çıkıyor gibi gözüküyor. Ancak tabii ki kariyerinin son demine gelirken son takımında yanında olmasını isteyeceği oyuncular bir kere daha NBA tarihini değiştirecektir.
1. LeBron’ın karar süreci ne kadar sürecek?
LeBron James’in kararı NBA’in kaderini bir beş yıl boyunca değiştirecek olsa da kararını ne kadar uzun süre içinde vereceği NBA’in yörüngesindeki herkesi etkileyecek. İyi durum ise 29 Haziran’da oyuncu opsiyonuna dair vereceği kararın sona erecek olması. LeBron eğer opsiyonunu kullanmazsa zaten Cavs ve maaş bütçesi açığı olan takımlar otomatikman aday olarak kalıyorlar. Eğer opsiyonunu kullanırsa da takas ihtimali için kullanırken Cavs’e haber vermesi gerekecektir. Chris Paul gibi yani. Daryl Morey bile Paul’ü tutup Capela’yı da geri döndürmeyi başarıp LeBron James’e maksimum kontrat verecek maaş boşluğunu yakalayamaz.
2.Hangi takımlar Phil Jackson sendromuna kapılacaklar?
Birkaç takım bu yaz Jackson’ın 2015 ve 2016’da yaşadığı sendroma kapılabilirler. Bu sendrom, bir anda ligin tepesine çıkmak için elinden geleni yapıp büyük hedeflerini başaramayınca saçma sapan oyunculara saçma sapan paralar ödemekten oluşuyor. O anın sıcaklığıyla herhangi bir oyuncuya hak ettiğinden çok daha fazlasını uzun vadede ödeyebiliyorlar takımlar. Pelicans‘ın Solomon Hill’e iki yıl önce verdiği kontrat bunun bir örneği. Bu yazın iki olağan şüphelisi ise Draft gecesinin hareketli takımları.
Dallas: Mavericks, Draft’ta iki sıra yukarı çıkıp Luka Doncic’i alabilmek için bir 1.tur draft hakkından vazgeçti. Bu takas birçoklarına bir yıl önce Sixers‘ın Markelle Fultz’u seçebilmek için yaptığı takasa benzer gelmiş olabilir. Dallas’ın verdiği hak eğer ilk beşin dışına düşerse bir sonraki yıla devir edecek. Bu da çıkıp Tyson Chandler vari bir hamleyle bir pivota iyi bir para vermeyi onlar adına çekici hale getiriyor. Mavs‘in DeAndre Jordan ve Clint Capela gibi opsiyonları var. Ancak iki isim de gelmezse o zaman bu opsiyonlar DeMarcus Cousins’a maksimum önermek ile Derrick Favors’a hak ettiğinden çok daha fazlasını ödeme korkularına dönüşebilir. Bu iki isim de Doncic ile Smith’in savunmadaki eksikliklerini kapatacak çember bekçileri değil.
Phoenix: Suns da ‘şimdi kazanma zamanı’ dönemine giriyor, veya onun gibi bir şeye işte. Heat‘in 2021 Draft hakkı Mikal Bridges’i almak için gözden çıkarmak bu döneme girilişin bir örneğiydi. Tabii 23 yaşının altında dört genç ve iki çaylakla Batı’nın dibinden yukarılarına çıkmak gerçekçilikten uzak gözüküyor. Tabii ligin parlak genç nüvelerinden birinin eksikliklerini kapatmak için para harcamak daha mantıklı duruyor. Ligin en kötü savunmasına Marcus Smart’ı eklemek iyi gelebilir, Mbah a Moute de iyi bir adam değişme savunmacısı. Ayton’ın etrafına şutör eklemek de önemli. Ancak bu değerleri eklemek tabii ki ucuza gelmeyecek. Celtics, Smart’ı bir takas değeri daha kapmak için tutmayı seçebilir veya Mbah a Moute minimum kontrattan çok daha fazlasını isteyebilir.
3. Paul George, Oklahoma City’de Kalacak mı?
Serbest piyasaya yaklaştığımız bu günlerde Thunder, Paul George yarışında ivmesini artırmış gibi gözüküyor. Marc Stein ve Sam Amick, geçtiğimiz günlerde yaptıkları haberlerde George’un Thunder ile kariyerine devam etme ihtimalinin arttığına dair kulislerde seslerin yükseldiğini yazdılar. Hatta LeBron James’in çevresinin George’un Thunder’da kalacağını düşündüğüne dair iddialar çıktı. George’un kararını vermesi için daha süresi var ancak kalmaya karar verirse üç önemli soru işareti ortaya çıkıyor:
A. Russell Westbrook ile oynamanın takım arkadaşlarının oyunlarına zarar verdiğine dair istatistiksel kanıtı olsa da son zamanlarda Westbrook’la oynamaktan zevk alan takım arkadaşlarının ortaya çıktığı da bir gerçek. Kevin Durant’in yan hesap skandalı ve ayrılıktan sonra olanlar hala daha herkesin aklında. Ancak hiçbir takım arkadaşı Russ’ın iki sene önceki tarihi kullanım oranlarını eleştirmedi. George ve Melo ona destek oldu hatta ribauntları ona bırakmaya devam ettiler.
B. George ve Kevin Love, yeni takımlarına uzun vadede kalacaklarının garantisini vermeden takas edilen son süper yıldızlar. İkisi de George kalırsa yeni takımlarıyla kontrat imzalamış olacaklar. Cousins kontratında bir buçuk sene kala takas edilmişti ve şu anda New Orleans’ta kalıp kalmayacağı belli değil. Kyrie Irving önümüzdeki yaza kadar böyle bir seçim yapmak zorunda kalmayacak. Tabii o da en erken olasılık.
C. Eğer OKC’nin kumarı tutar ve George kalırsa bu durum, benzer durumdaki Kawhi Leonard için L.A. bölgesi dışındaki takımların hevesini artırır mı?
4.Kawhi bilmecesi bu yaz son bulacak mı?
Spurs şu anda piyasanın biraz durgunlaşıp tekliflerin onlara gelmesini bekleyecekmiş gibi gözüküyor. R.C. Buford, Draft gecesi muhabirlerle konuştuğunda Leonard’la olan ilişkiyi yeniden kurmanın yapılacaklar listesinin tepesinde olduğunu ifade etmişti. Tabi bir de San Antonio’nun önerebileceği ekstra 31 milyon dolar var. Bu da kimsenin normal şartlarda elinin tersiyle itmeyi tercih etmeyeceği bir para. Ancak son zamanlarda yıldız oyuncularla yaşanılan sorunlar yine de bir boşanmaya doğru gittiğimizi gösteriyor. Birçok oyuncuda olduğu gibi James’in vereceği karar, Leonard’ın geleceğini etkileyebilir gibi gözüküyor.
5.Lakers bir daha mı eli boş kalacak?
Uzun vadede bakıldığı zaman Lakers, bundan üç yıl önce LaMarcus Aldridge tarafından reddedildiği günlere bakıldığında çok daha iyi durumda. Kobe Bryant takım arkadaşlarını basına açık şekilde eleştirmiyor artık. Yönetim, üst üste 3 yıl ikinci sıradan seçerken bir de ilk turun sonlarından iyi oyuncular bulmayı başardı. Bir de takım geçmiş başarılara bakarak geleceği yönlendirmeye çalışmaktan sonunda vazgeçti. Bu yaz ise Magic-Rob Pelinka ikilisi gerçekten hedeflediği ilk yaza giriyorlar. Lakers yönetiminin Paul George-LeBron James gibi serbest yıldızlarla yapacağı görüşmelerde geçtiğimiz yıllara göre elleri daha güçlü gözüküyor. Şubat ayında çıkan dikkatlerini 2019 yazına döndürdüklerine dair haberler ya bir palavra ya da büyük düşüşün bir habercisiydi. Göreceğiz.