by Anıl Can Sedef / info@eurohoops.net
2018 NBA’in transfer pazarı artık resmen olmasa da kapanmak üzere. “Büyük çarşıda” herkes alacağını aldı, bazı takımlar hedefine ulaştı, bazıları ulaşamadı.
Oyuncular için de durum farklı değil. Bazı oyuncular istedikleri kontratları aldılar, bazıları ya çok beklediler ya çok acele ettiler ve istedikleri astronomik kazançların altında kaldılar.
Onların içinden sıkletinin üstünde yumruk atan ve büyük ödülü alan kimler oldu?
Eurohoops Fırın 2018 NBA serbest oyuncu piyasasının imza attığı dört takıma, gelecekte pişman olacağı beş kontrat yaptıran isimlerini buldu:
Zach LaVine – Chicago Bulls: 4 yıl, 78 milyon dolar
Listemizin ilk sırasında tabii ki 2018 NBA yazının en çok tartışılan kontratı var. Zach LaVine direkt olarak Chicago Bulls‘dan olmasa da bu mevsimin en cömert kontratını aldı.
Oyun kurma becerisi ortalama altı, şutları hala soru işareti ve en önemlisi dizinden, kalçasından ve bileğinden sakatlanmış bir oyuncu LaVine.
Peki nasıl 4 yıl, 78 milyon dolarlık bir kumarın nesnesi oldu? İşte bu tam olarak Sacramento Kings‘in marifeti.
Yıllardır fazlasıyla potansiyelli ama fazlasıyla soru işaretli isimlere verdiği ölçüsüz kontratlarla bilinen Kings yine bir zar attı.
Ama bu sefer kaybeden, o çılgın teklifi eşlemeye karar veren Chicago Bulls oldu.
Aaron Gordon – Orlando Magic: 4 yıl, 80 milyon dolar
Sayın okuyucular, hani nasıl derler, insan gerçekten hayret ediyor.
Aaron Gordon, NBA’e geldiğinden bu yana tam olarak sadece iyi smaç yapabildiğini, atletik bir oyuncu olduğunu ve potada bitirici olduğunu ispatladı. Çok büyük potansiyele haiz mi?
Kesinlikle. Ama bir yandan da lige girdiğinden bu yana öyle. Fakat lige geldiğinden bu yana bu potansiyelin üstüne koyduğunu söyleyebileceğimiz tek sezon, iki ay kadar iyi savunma yapıp şut attığı iki aydı.
Bunun haricinde Gordon’dan pek yeni bir şey görmedik. Yine de Magic onu kadrosunda tutmak için 4 yıl, 80 milyon dolarlık bir kontratı kasadan çıkarmak zorunda kaldı.
Ya genç oyuncu bundan sonraki gelişim eğrisiyle beni ve diğer tüm şüphe edenleri şaşkına çevirecek ya da Gordon’ın piyasasını yükselterek elindeki değerli isimlerden birine Magic’in bu parayı vermesini sağlayanlar sözleşmenin asıl kazananı olacak.
Jabari Parker – Chicago Bulls: 2 yıl, 40 milyon dolar
Önce iyi haberden başlayalım: Jabari Parker’ın ilginç kontratının ikinci senesi garantili değil. Yani Bulls bir hayal kırıklığı yaşarsa sadece tek yılında gereksiz yere çok para ödediği bir sözleşme yapmış oldu.
Maaş bütçelerinin boş olmasına ihtiyaçlarının olmadığı, geleceklerine de zarar vermeyecek bir şekilde gelen yüksek bir kontrat bu.
Fakat hala yüksek bir kontrat.
Jabari’nin yaşadığı iki kritik sakatlığa, aynı sorunlara fazlasıyla yatkın olduğu kolayca görülen vücuduna karşın bir takıma bu miktarı düşündürebiliyor olması bile başarı.
Belki gerçekten iyileşip lige ilk geldiğinde insana potaya uçan bir geyiğin hafifliğini ve çevikliğini hatırlatan günlerine döner.
Yine de bir takımın yılda 20 milyon dolara layık olduğunu düşünmesi bana garip gelmeye devam edecek.
Doug McDermott – Indiana Pacers: 3 yıl, 22 milyon dolar
Doug McDermott kötü bir oyuncu değil. Ama 2014’ten 2018’e aldığı kontratı almasını gerektirecek bir şeyler yaptıysa ben hatırlamıyorum.
İyi bir bench skoreri olarak Pacers‘da eksik bir rolü tamamlayabilir, belki Indiana geçen sene başladığı şeyi bir geleneğe dönüştürüp başka takımlarda vasat veya altı gözüken isimleri iyileştirmeye McDermott’la devam ettirecek.
Kariyer üçlük yüzdesinin optimum bir top kullanımıyla %40’ta tutunması onun için iyi bir veri. Ama savunmada takımına pek bir etkisi olduğunu görmedik. Skor üretmek haricinde de oyuna özellikle etki yaptığına şahit de olmadık.
Fakat demek ki rotasyon süreleri alarak verimli skor üreten Pacers, McDermott’tan başka alanlarda da verim alabileceğini düşünüyor. Diğer türlü süre ve para anlamında böylesine net şekilde bağlayıcı bir kontrat vermelerini açıklamak zor.
Chris Paul – Houston Rockets: 4 yıl, 160 milyon dolar
Chris Paul’ü bu sezon Houston Rockets‘ta takımın lideri olarak gören ve düşünceme itiraz edecek herkesi şimdiden anlıyorum. Evet, CP3 hala muhteşem bir oyun kurucu. Evet, Rockets takımının kalbi ve zorlu anlarda aradığı lider olmayı başardı. Evet, Golden State Warriors serisinin son iki maçından birini oynasa finalde olabilirlerdi.
Ama bu (biri varsayımsal) artıların hiçbiri bu kontratın muhtemelen fazla uzun ve kesinlikle çok ağır olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Point God çok yüksek ihtimalle gelecek sezon kazandığı 35 milyon doların karşılığını verecek bir oyun oynayacak. Rockets sezon boyu şampiyonluk adayı gibi oynayacak, playoff’a iddialı girecek, belki de LeBron James’in bile katıldığı bir Batı’dan, Warriors‘a rağmen finale gidecek.
Yine de bu kontratın karşılığı böyle bir başarı değil: CP3’nin 37 yaşında yılda 40 milyon dolar kazanmasının Houston şehri ve organizasyonu tarafından tartışılmamasının tek yolu var.
Paul’ün bu dört sezonun birinde o hasretle beklenen şampiyonluğu Houston’a getirip hem kendi kariyerini hem de şehri ve takımı büyük soru işaretlerinden kurtarması.
Diğer herkes Paul’ün her sakatlığı her aksaklığı her önemli teklemesinde bu kontrata bakıp astronomik bir hata yapıldığını söylemeye devam edecek.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!