By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Tahincioğlu Süper Ligi’nde transfer süreci bütün heyecanıyla devam ediyor. Her zaman olduğu bazı takımlar, transfer sürecine hızlı girerken bazıları ise şu an için hala apartta bekliyor.
Özellikle NBA’den düşecek oyuncuların belli olmasıyla birlikte ligimizde diğer takımlar da transfere hız verecek ve gelecek oyuncularla birlikte en iyi transferler listesi oldukça renklenecek. Fakat bu oluncaya kadar gelin ve şu ana (17 Temmuz 2018) kadar bu yaz yapılmış en iyi transferlere bir bakalım.
Eurohoops Fırın olarak, bu yaz yapılan hamleleri sizler için ikiye bölerken; ilk kategoride ligimize dışarıdan transfer olan 5 en iyi transferi belirledik.
Diğer kategoride ise geçen sezon Türkiye Ligi’nde mücadele eden ama bu yaz ligde başka takıma giden en iyi 3 transferi belirledik.
Hazırsanız başlayalım!
Joffrey Lauvergne – Fenerbahçe
Kariyeri: Chalon, Valencia, Partizan, Khimki, Denver Nuggets, OKC Thunder, Chicago Bulls, SA Spurs
İstatistikleri: 55 maç 9.6 dakika 4.1 sayı, 3.1 ribaund, 0.7 asist (Spurs)
Pozisyon / Yaş: Pivot / 26
Geçtiğimiz sezon Jason Thompson‘dan bir türlü verim alamayan ve finalde özellikle Real Madrid pota altı karşısında ezilen Fenerbahçe, yeni sezonun ilk hamlesini de bunu gidermek için yaptı. Sarı Lacivertliler, Avrupa’ya geri dönmeyi kabul eden Fransız yıldız Joffrey Lauvergne’i kaptı.
Fransız pivot, geçtiğimiz sezon Thompson’ın gelirken vaat ettiği ama yapamadığı her şeyin daha fazlasını cephanesinde bulunduruyor. Bir kere en önemli artısı ribaund özelliği. Oynadığı her seviyede kendini ribaund konusunda kanıtlamış bir isim. Diğer yandan da fiziksel olarak hem çok sert hem de kalıplı. Belki Tavares gibi dev bir vücuda sahip değil ama geniş kalçasıyla çok fazla yer kaplıyor.
Hücumda ise birden çok özelliği var. Sahayı çok çabuk koşan bir uzun, bunun yanında hem sırtı dönük hem de yüzü dönük bitirebiliyor. Geçen sene Spurs’te sadece 5 üçlük denedi ama kariyerin diğer dönemlerinde şutunu hücumda bir opsiyon halinde kullanmayı başardı. Savunmada ise sertliğiyle Fenerbahçe‘de çok şeyler değiştirebilir. Partizan ile birlikte özdeşleşen kariyerinde her zaman en büyük özelliği bu oldu.
En büyük eksisi ise Avrupa’dan NBA’e geçişiyle birlikte atletizminde yaşadığı erozyon. Lauvergne, hiçbir zaman bir çember savunucusu olmadı fakat NBA’e gidişi ve vücudunun daha da gelişmesiyle birlikte ayak hızı olarak geriye gitti.
Yine de Fenerbahçe; birçok eksiğini kapatabilecek uzun rotasyonundaki diğer oyuncularla uyumlu olabilecek ve dünya basketbolunun her seviyesinde kendisini kanıtlamış bir uzun aldı. Kariyer ve yetenek bakımından sadece ligimizde değil, EuroLeague’de de yapılmış en iyi transfer o olarak gözüküyor.
Joffrey Lauvergne transferi için yaptığımız daha detaylı analizi buradan okuyabilirsiniz.
Rodrigue Beaubois – Anadolu Efes
Kariyeri: Cholet, Dallas Mavericks, Spirou, Le Mans, Strasbourg, Baskonia
İstatistikleri: 75 maç 20.0 dakika 12.0 sayı, 2.5 ribaund, 2.0 asist
Pozisyon / Yaş: Guard / 30
Geçtiğimiz sezon çok kötü bir kadro mühendisliğine sahip olan Anadolu Efes, bu sezon ise saha içerisinde daha farklı yeteneklere sahip oyuncularla ilerliyor.
Lacivert-beyazlılar’ın ana oyun kurucusu belli olmadı ama koç Ergin Ataman, arka planda tamamlayıcı parça olarak Rodrigue Beaubois ve Vasilije Micic’i seçerek bu çeşitliliği sağlayabilecek adımı attı. malum sakatlıklar olmasa Beaubois zaten NBA’de kariyerini devam ettirebilecek bir oyuncuydu. Yoksa çaylak yılında bir maçta 40 sayı atabilen bir oyuncu kolay kolay Avrupa’ya geri dönmez.
Beaubois, sakatlık sonrası yaşadığı travmayı ise Baskonia‘da geçirdiği iki yılda atlattı. Burada şutör guard rotasyonunda oldukça verimli bir performans sergileyen Beaubois, geçen sezon ikilik atışlarda %57.2, üç sayılık atışlarda ise %40 ile oynadı. Bundan daha önemlisi ise Baskonia takımı içindeki rolüydü.
İspanyol ekibi, bu ligin en yüksek tempoyla oynayan ve topu en çok dolaştıran takımıyken Beaubois, bu takım içerisinde birebirden sayı üretme konusunda rolü üstlenen oyuncu oldu. Birebir üstünden takımın ana hücum silahı Shengelia’dan bile daha çok sayı üreten Fransız guard, (410 sayının 238’i) toplamda da sayılarının %58.2’sini birebir üzerinden üretti.
Bu istatistikler, Baskonia topu sürekli dolaştıran, takım olarak sayılarının %57.2’sini asist üzerinden bir takımda iken bile Beaubois, farklı bir rolde başarılı olabildi ve katkı verdi. Bu da Efes’e farklı bir çeşitlilik katabileceği anlamına geliyor.
Fransız oyuncunun eksi tarafı ise savunmada Efes‘e açabileceği problemler. Beaubois, 1.88 boyunda ve iki numara pozisyonu için küçük kalıyor. Atletizm ve pas kanallarına yaptığı baskıyla top da çalabiliyor ama bunlar savunma anlamında çoğunlukla istatistik olarak kalıyor. Bu da Efes‘in savunmada planında çözmesi gereken bir sorun olduğu anlamına geliyor.
Yine de oyun içerisinde hem sayı yükünü çekebilecek hem de bunu verimli bir şekilde kendi birebirleri üzerinden yapabilecek bir oyuncu bulmak her zaman çok kolay olmuyor. Bu yüzden Efes, yardımcı oyuncu rolünde yapabileceği en iyi transferlerden birini gerçekleştirdi.
Rodrigue Beaubois transferi için yaptığımız daha detaylı analizi buradan okuyabilirsiniz.
Jordan Loyd – Darüşşafaka
Kariyeri: Fort Wayne Mad Ants, Hapoel Eilat
İstatistikleri: 38 maç 33.6 dakika 17.4 sayı, 4.9 ribaund, 3.6 asist
Pozisyon / Yaş: Guard / 24
Gelecek sezon EuroLeague’de mücadele edecek olan Darüşşafaka, yaz dönemin başında Avrupa’nın ilgi çekici yeteneklerinden Jordan Loyd’u kadrosuna kattı.
Avrupa’da ilk kez geçen sezon İsrail’de Hapoel Eilat formasıyla mücadele eden Loyd, çaylak oyuncular arasında öne çıkan bir performans sergiledi. Amerikalı oyuncu, ilk bakışta size klasik Amerikalı bir combo guard gibi gelebilir ama bundan çok daha fazlasını vaat ediyor.
1.93’lük boyuna rağmen Loyd, ribaundlarda hatta özellikle hücum ribaundlarında çok etkili bir isim. Bunun yanında oyunun temelinde pasörlük olmasa da oyun içerisindeki algıları oldukça açılmış birisi. En etkili olduğu oyunun hücum tarafında ise birden çok silahı var. Şut stili her ne kadar garip olsa da oldukça iyi bir şutör. Bu sezon maç başına 2 isabet ile %40 ortalamayı yakaladı. Bunun yanında dikine penetre ederek sürekli faul almayı çok seviyor.
Bir skorere göre belki de en önemli artısı, topu domine etmeye çalışmıyor. Hücumda onu izlerken topun dönmesine izin verdiğini ve hücumu zorlamadığını görebiliyorsunuz. Oyununu genelde forvetten kurguluyor ama oyunu zorlamaması sayesinde “Gerçek Şut” ve “Efektif Şut” yüzdeleri oldukça yüksek.
Onunla ilgili transferdeki en büyük şüphe ise henüz çaylak bir oyuncu olması ve bundan kaynaklı bir şekilde oyunun hala savruk olması. Bu yüzden bir anda yaptığı seviye geçişi onu zorlayabilir ama bu yetenek havuzuyla ileride Avrupa için çok önemli bir oyuncu olacağı aşikar.
Jordan Loyd transferi için yaptığımız daha detaylı analizi buradan okuyabilirsiniz.