By Sam Penix / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 13 Ocak 2018 tarihinde Clutch Points’te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Bir NBA takımı maçlarını kazandığı sürece takımdaki hava genelde olumlu olur. Ancak başarı takıma uzaksa moraller düşer, daha sıkıntılı bir hava takımı sarar.
Tüm bu olumlu ve olumsuz durumlar da takımdaki oyuncuların birbirleriyle ilişkilerinde tezahür bulur. Takımdaki iki oyuncunun arasındaki huzursuzluklar, bir takımın tüm sezonunu raydan çıkarabilir.
NBA tarihinin en büyük 7 takım içi “huzursuzluğunu” birlikte hatırlıyoruz…
7. James Harden & Dwight Howard
Los Angeles’taki başarısız süper takım denemesinin ardından Dwight Howard, 2013’te Houston Rockets ile anlaştı. Houston, Howard – James Harden birlikteliğinin onları Batı Konferansı’na taşımasını umut ediyordu ve 2013-2014 sezonunda takım normal sezonu 54 galibiyet ile tamamladı. Bir sonraki sezon 56 maç kazandılar ancak playofflarda Golden State Warriors‘ın gazabına uğradılar.
Ancak 2015-2016 sezonunda Rockets 41 galibiyet alabildi ve Harden ile Howard’ın ilişkisi de çirkinleşmeye başladı. Harden ile Howard’ın birbirlerini takas ettirmek için basına mesaj sızdıracağı ve açıklamalar yapacağına dair dedikodular döndü. Howard, bir sonraki sezon oyuncu opsiyonunu kullanmadı ve Atlanta’ya gitti. Harden’ın yanına da 2017-2018 sezonu öncesi bir başka yıldız Chris Paul geldi.
6. Kobe Bryant & Shaquille O’Neal
Lakers, tarihinin en büyük oyuncularından ikisi ile üç NBA şampiyonluğu kazandı. Ancak perdenin arkasında Bryant ve O’Neal’ın sallantılı bir ilişkileri oldu. Kişilikleri, saha dışında birbirinin kutup kutba zıttıydı ve sahada da her iki oyuncu da topu elinde istiyordu. Bu da birlikte oynadıkları dönemde bir takım sıkıntılara yol açtı.
Bir ara işler o kadar kötüye gitti ki O’Neal, Bryant’ı “öldürmeyi bile istedi.” Bu, tabii ki, büyük ihtimalle mübalağadan ibaretti ancak iki oyuncunun birbirlerinden hazzetmediklerini görmek de hayli kolay. Lakers da bu durumu kabullendi ve O’Neal’ı Miami Heat‘e gönderdi. Shaq, Heat formasıyla dördüncü şampiyonluğunu kazandı. Bryant ise Los Angeles’a iki şampiyonluk daha kazandırıp kariyerini noktaladı.
5. Brent Barry & Tony Parker
İşin kişisel boyutlarına girmeden Parker ile Barry’nin eşi arasında olup biten bir şeyler vardı. Söylemeye gerek yok ancak bu sebeple yalnızca iki takım arkadaşının ilişkisi değil her iki oyuncunun evlilikleri de mahvoldu.
Olayın ardından ikilinin koca bir sezonu nasıl birlikte geçirdikleri de merak konusu.
4. Gilbert Arenas & Javaris Crittenton
Bir sebeple Arenas ve Crittenton birbirlerini sevmediler. Birbirlerine olan nefretleri de Aralık 2009’da bir kırılma noktasına geldi. Caron Butler ve Antawn Jamison’ın da karışmak zorunda kaldığı uçaktaki bir kavganın ardından Arenas, dört silahını sergiledi ve Crittenton’ı vurmakla tehdit etti.
Crittenton da karşılık olarak dolu ve kurulmuş bir silahı Arenas’ın yüzüne doğrulttu. Neyse ki kimseye bir şey olmadı. Crittenton NBA’de bir daha forma giymedi. Arenas da 2012’de ligin dışında kaldı. Maalesef Crittenton’ın acayip ve vahşi hareketi burada da son bulmadı. 2015 yılında cinayetten tutuklandı.
3. D’Angelo Russell & Nick Young
Oyuncuların özel hayatlarının karıştığı başka bir hassas durum daha. Bu mesele, ilk iddialar ortaya çıktıktan sonra haftalarca manşetleri meşgul etti.
Çaylak D’Angelo Russell, Young ile yaptığı bir konuşmayı gizlice kaydetti ve sonrasında da basına sızdırdı. Young, o konuşmada nişanlısını aldattığını kabul ediyordu. Bu durum yalnızca iki oyuncunun ilişkisini mahvetmekle kalmadı Young’ın nişanlısıyla olan ilişkisi de sızan kayıt ile sonlandı.
2. Tony Allen & O.J. Mayo
Tecrübeli Tony Allen, güçlü karakteri ve insanları kızdıran yapısıyla bilinir. Ancak takım arkadaşı O.J. Mayo, bunu 2011 yılında bizzat öğrenme fırsatı buldu. İkili, bir uçak seyahatinde birlikte kart oynayarak vakit geçirmeye karar verdi ve nihayetinde Mayo borç batağına batmaya başladı.
Borcunu ödemesi istenince Mayo ağzına geleni söyledi ve olay Allen’ın Mayo’nun ağzını yumruklamasına kadar vardı. Memphis, NBA’de fiziğiyle öne çıkan takımlardan biridir hep. Ancak o akşam işler biraz sınırını aştı.
1. Kobe Bryant & Smush Parker
Kobe’nin takım arkadaşları her zaman ligin en büyük oyuncuları olmadı. Özellikle 2005-2006 sezonunda bu durum çok daha barizdi ve Kobe de maç başına 27 şut atıp 35,4 sayı ortalaması yakaladı. Bryant, takımla ilgili fikirlerini söylemekten çekinmiyordu ve o dönemki takımla ilgili şunları söylemişti:
“Smush Parker ve Kwame Brown ile aynı takımda olup MVP ödülünü kazanıyordum neredeyse. Maç başına 45 şut atıyordum. Ya ne yapacaktım? Chris Mihm’e ya da Kwame Brown’a mı atayım topu? En kötüsü de Smush Parker. NBA’de bile olmaması lazımdı ama bir oyun kurucu alacak durumda değildik. Biz de onu oynattık.”
Olağanüstü yeteneklerinin muhteşem bir yansıması değildi bu. Parker’la ilgili hoşnutsuzluğu da özellikle belgelenmişti. Bryant, açık bir biçimde Parker’a kendisiyle basketbol dışında konuşabilmesi için daha fazla unvanı olması gerektiğini söylemişti.
Parker ise Kobe’nin kişiliğini ve insanlara davranış biçimini sevmediğini belirtti. İkilinin arasındaki gerilim saha içindeki hâllerine de yansıdı. Parker ise konuyu, “Çok açık söylüyorum, ikinci sezonun sonlarına doğru ona pas vermeyi bıraktım. Ona topu artık vermiyordum. Topu ona vermemenin yollarını aramaya başladım,” şeklinde özetliyor.
Kobe Bryant, NBA tarihindeki en popüler oyunculardan biri ancak bazı insanlara çok da doğru şekilde davranmadığı açık. Takım kimyası ve morali başarının en önemli bileşenlerinden bazıları. İki takım arkadaşının arasında bir mesele doğunca takımının odağının dağılması da takıma zarar veriyor. Her ne kadar oyuncuların sezon içinde yalnızca maç kazanmaya odaklanması gerekse de, bu tip huzursuzluklar hep var olacak. Zira NBA yıldızları da insan.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!