By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Geçtiğimiz hafta yaz döneminde ligde şu ana kadar yapılmış en iyi transferleri yazmıştım. Biraz daha beklemeyi dilerdim. Karşıyaka’nın yeni transferi Assem Marei de o listede bulunmayı sonuna kadar hak ediyor.
Son iki sezondur Almanya’da Bayreuth formasıyla dikkat çeken Mısırlı oyuncu, akıllara direkt geçtiğimiz sezon Bayreuth’un sürpriz bir şekilde Beşiktaş‘ı elediği seride ortaya koyduğu performansla geliyor.
Şimdi ise onu bütün sezon Türkiye’de izleyeceğiz. Peki hatırlamayanlar ya da o seriyi kaçıranlar için Marei, nasıl bir oyuncu? Karşıyaka taraftarı ondan neler beklemeli?
Eurohoops Fırın oturdu ve şu ana kadar yaz döneminin en iyi transferlerinden biri olan Marei’yi sizler için yazdı.
Hazırsanız başlayalım!
Diğer oyuncu analizleri için;
Joffrey Lauvergne: 3. Dönüm Noktası Fenerbahçe mi?
Fenerbahçe – Tyler Ennis: Sistemin Devamını Sağlayabilecek Hamle
Anadolu Efes’e Yerli ve Yeni Kan: Sertaç, Metecan ve Buğrahan
Ataman Kadrosunu Kuruyor: Yeni Nişancılar Micic ve Beaubois!
Basketbolla Hayata Tutunmak: Zanis Peiners
Kariyer Basamakları: Genlerinde Basketbol Var!
Hayat çok çetrefilli ve cevabı belli olmayan seçeneklerle dolu.
En basitinden; bazen ailenizin hayalleriyle sizin hayalleriniz aynı değildir, bazen de onların başlattığı yolu siz devam ettirmeye çalışırsınız. Bu hikayenin kahramanı olan Assem Marei ise ikincisini seçenlerden!
Mısır, son yıllarda dünyada basketbol denilince pek akla gelen ülkelerden biri değil ama bu kadim ülkenin basketbolla olan hikayesi aslında oldukça uzun bir geçmişe dayanıyor. Avrupa’nın pek çok ülkesinden daha önce basketbol oynayan Mısır, 1949’da EuroBasket’te şampiyon olmayı başarmıştı.
Assem Marei’nin babası olan Ahmed Marei ise Mısır’da basketbol denilince akla gelen ilk isimlerden biri. Mısır’ın son Afrobasket şampiyonluğunda kadroda olan Ahmed Marei, 1984 Los Angeles Olimpiyat Oyunları’nda da kadroda yer alıyordu. Üstelik baba Marei, ülkesine sadece oyuncu olarak da hizmet etmedi ve 2015-2016 yılları arasında milli takım koçu olarak görev aldı.
Marei ailesinin geleneklerinde basketbol kesinlikle var. Büyük oğlu da kendisi gibi basketbol oynadı fakat küçüğün (Assem) gönlü futboldaydı. Genlerindeki basketbol aşkı onu da ileride bu spora çekmeyi başardı.
Assem, New York Times’ta kendisi hakkında çıkan yazıda kendisi de bunu söylüyor: “Futbol oynamayı seviyordum. Sonrasında babam beni basketbola ikna etti ve basketbolu da sevdim”
Futboldan baskete geçen Marei çok kısa bir süre içerisinde yeteneklerini sahada göstermeye başladı. Alt yaş gruplarında büyük bir yetenek olarak lanse edilen Mısırlı oyuncu, 2010’da henüz 18 yaşındayken kendini Mısır Ligi’nde gösterdi. Gelecek yaz ise kaderinin değiştiği dönem oldu.
Önce Afrika’da genç yetenekler için yapılan NCAA kampına katılan Marei, orada Minnesota’nın asistan koçu Bill Bayno tarafından keşfedildi. Ardından U19 Dünya Şampiyonası’nda kendini kanıtladı. Mısır o turnuvayı 12. sırada bitirdi ama Marei sayı krallığında 4., ribaund krallığında 2. ve top çalma krallığında ise 1. olarak turnuvaya tamamladı. Valanciunas’tan sonra turnuvanın en iyi pivotu oydu.
Herkes onun NCAA I’de oynayabileceğini düşünüyordu ama Zamalek’te profesyonel olarak oynaması önüne geçti. O da mecburen NCAA II takımlarından Minnesota State’e gitti. İlk yılında kural gereği oynayamadı ama daha sonra geçirdiği üç sezonda takımının en iyi oyuncusu oldu ve kendi konferansında pek çok ödül aldı.
Alaa Abdelnaby’den sonra NBA’de oynayan ikinci Mısırlı oyuncu olmak istiyordu ama NBA’e göre yaşadığı fiziksel dezavantajlar bunu engelledi. O da ikinci tercihini devreye sokarak Avrupa’ya geldi.
Litvanya Ligi takımlarından Siauliai’da oynayan Marei burada kısa sürede parladı. Baltik Ligi’nde şampiyonluk yaşayan Mısırlı oyuncu, Litvanya Ligi’nde ise ribaund kralı oldu. Oralara fazlaydı ve yeni bir yapılanma içerisinde olan medi Bayreuth’un yolunu tuttu. İlk yılında Bayreuth’u tarihinde ilk kez playoff’a taşıdı. İkinci yılında ise bu sefer Şampiyonlar Ligi’nde takımının çeyrek final oynamasını sağladı.
Mısır basketbolunun parlayan yüzü olan Marei gittiği her yerde kendini kanıtladı. Şimdi ise kendini bir üst basamak da değerlendirecek. Peki bu yeni macera öncesi Karşıyaka taraftarı ondan ne bekleyebilir?
Artılar
Assem Marei’nin oyununda birçok önemli nokta var ama bütün bunları kapsayan en önemli özelliği oyun zekası ve bilgisi.
Her zeki oyuncu gibi Marei, yapabildiği ve yapamadığı şeyleri çok iyi biliyor ve oyununu tamamen bunun üzerine kurmuş durumda. Bu da onun artı olan bütün özelliklerinin saha içerisinde daha keskin olmasını sağlıyor.
İşin hücum tarafından başlarsak, çok iyi bir pota altı bitiricisi. Geçtiğimiz sezon Almanya Ligi’nde %60.2 ikilik atış isabetiyle oynadı. Hücumdaki en büyük özelliği ise ikili oyun bitiriciliği… İkili oyun sonrasında hem hızlı bir şekilde devriliyor hem de gelişmiş parmak hassasiyeti sayesinde şartlar ne olursa olsun topu yakalayabiliyor.
Bunun yanında özellikle sağ alçak posttan sırtı dönük oynamayı çok seviyor ve fundamentali gelişmiş olduğu için bu konuda çok verimli. En önemli özelliklerinden biri ise doğru pozisyon alma beceresi. Bayreuth geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nin en tempolu basketbol oynayan 5. takımıydı ve o, bu tempo içerisinde doğru pozisyon alarak fark yaratmayı başardı. Özellikle hızlı hücumlarda sahayı çabuk koşmayı çok sevdiği için buradan kendisine çok ekmek çıkardı.
Hücum içerisinde bir diğer özelliği ise oyunu iyi okuyabildiği için takımı adına ikili oyun sonrasında bir pas istasyonu olmayı başarıyor. Değerli şutörleri olan Bayreuth geçen sezon bunu çok fazla kullandı ve o da sezonu 1.3 asist ortalamasıyla tamamladı.
İşin ribaund kısmında ise oldukça etkili bir isim. Saha olduğu anlarda geçtiğimiz sezon hücum ribaundlarının %17.9’ünü çekti ve ligde bu konuda en yakın rakibi %14.0 ile Owen Klassen’di. Aynı şekilde savunma ribaundları konusunda da aynı beceriye sahip. Sahada olduğu anlarda her dört ribaunddan birini o çekiyor.
İşin savunma kısmında ise gözüktüğünden daha iyi bir oyuncu (Savunma verimliliğinde takımında 2. sırada). Fiziksel olarak büyük değil, bir çember savunucusu değil ama doğru pozisyon almanın katkısını burada görüyor. Bayreuth, genel olarak çemberi savunmaktansa ön alanda sert kalmaya çalışan bir takımdı. O da buna uyumlu olarak hep doğru yardım savunmasında kaldı. Takımda en çok top çalan ikinci oyuncu olarak da sezgilerini de bu konuda gösterdi.
Jordan Morgan analizinde belirttiğim gibi bu tarz pota altında bitiriciliği yüksek oyuncular bizim ligimizde oldukça verimli oluyor. Bu yüzden Marei’nin de aynı verimi vermesi çok olası. Tabii her oyuncunun olduğu Marei’nin de bazı eksileri var.
Eksiler
Yine hücumdan başlarsak, Marei tamamıyla bir pota altı bitiricisi. Bundan verim alma konusunda çok başarılı ama potadan uzaklaştıkça saha içerisindeki etkinliği çok azalıyor.
Şut, onun hücum silahları arasında hiç yok. Bu yüzden ondan hücumda verim almak için topu pota altında onunla buluşturmanız gerekiyor. Erving Walker, o tarz bir skorere göre çok iyi bir delici ve yaratıcı. Özellikle deliciliğiyle Mısırlı oyuncuya rahat bitirebileceği pozisyonlar hazırlayacaktır ama diğer yandan ikili oyunlarda genellikle kendisi bitirmeyi seven bir oyuncu. Bu yüzden Karşıyaka, transferin devamında ikili oyun oynamayı bilen bir kısa seçerse Marei’nin saha içerisindeki verimi artacaktır.
Şutunun kötü olması, onu zaman zaman faul çizgisinde de etkiliyor. Avrupa’ya geldiğinden beri faul yüzdesini sürekli geliştirdi ama hala yeterli değil. Üstelik bazı maçlarda bu problemi fazlasıyla ortaya çıkıyor.
Savunmada ise yukarıda dediğim gibi, bir çember savunucusu değil. Geçen sezon 0.4 blok ortalamasıyla oynadı. Diğer yandan kalıplı uzunlar karşısında işin savunma kısmında sorun yaşayabiliyor. Fakat ben özellikle bu sezon onun savunmada biraz daha agresif olacağına inanıyorum.
Toparlarsak; geçtiğimiz sezon pivot rotasyonundan katkı almakta çok zorlanan Karşıyaka, bu pozisyonda Avrupa’da geçtiğimiz sezon ön plana çıkan oyunculardan biriyle anlaşarak yeni sezona giriyor.
26 yaşındaki Marei, hücumdaki özelliklerini keskinleştirmeyi başarmış ve bundan verim alan bir oyuncu. Karşıyaka, diğer transferlerinde Marei’nin etrafına daha spesifik oyuncular seçerse Mısırlı pivotun bu özelliklerinden daha fazla yararlanabilir.Bu gerçekleşirse gelecek sezon Marei ligin izlenilmesi en keyifli oyuncularından biri olabilir.
Diğer yandan Marei, oyuncu profili olarak Karşıyaka taraftarının seveceği tarzda bir oyuncu. Bu tarz koşmayı seven, agresif ve inatçı oyuncular yakanın bu tarafında ayrı sevilir. Bu açıdan da transferin doğru bir uyumu var.
Şu aşamada EuroLeague takımlarının transferlerini bir kenara koyarsak Marei, lige gelen en ilgi çekici transfer ve eğer bu potansiyel kinetiğe dönerse gelecek sezon Karşıyaka maçlarını kaçırmamanızı şiddetle tavsiye ederim.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi Transfer Raporu – 2018/2019