by Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Bazen hayatta her şey kötü giderken çok umutsuz olduğunuz bir anda sizi ayağa kaldıran sizi ayağa kaldıran birileri olur. 23 yaşındaki Yeni Zelandalı genç bir çocuk ise şu aralar bu konuda büyük bir potansiyel teşkil ediyor.
Galatasaray büyük bir krizden geçiyor. Sadece ekonomik bir krizden bahsetmiyorum, onu zaten hepimiz çok iyi biliyoruz. Galatasaray bundan da büyük bir kriz yaşıyor. Kulüpleri büyük yapan şey taraftarıdır. Milyonlarca insanın kalbinin bir arma için atması onları değerli kılar. Aynı zamanda o insanlar, kulüplerin en büyük güçleridir. Paranız olmayabilir, başarısız da olabilirsiniz ama taraftarınız size inanmıyorsa ve ümitsizliğe düştüyse daha büyük problemleriniz var demektir. Türkiye’nin üç büyük kulübünden biri olan Galatasaray ise basketbol şubesinde bir süredir bunu yaşıyor.
EuroCup zaferinin ardından EuroLeague’de “satılan” büyük hedeflerin hayal kırıklığına dönüşmesi krizin ilk adımıydı. İkinci kriz adımı ise Ergin Ataman sonrasında yaşanılan süreçti. Galatasaray, tarihinde ilk kez başarısız olmadı. Her kulüp gibi onlarda daha önce başarısızlık yaşadı ama Ataman sonrasında şube o kadar kötü yönetildi ki taraftarın takıma ve şubeye olan inancı kalmadı. Üstüne bu yaz başından yaşananlar her şeyin üstüne tuz biber ekti.
Fakat taraftarlığın pis bir huyu da vardır; ne olursa olsun en ufak kıvılcımda taraftar geri döner. Galatasaray’ın dün kadrosuna kattığı Tai Webster ise işte o kıvılcım olabilir. 23 yaşındaki Yeni Zelandalı oyuncu, taraftarı geri döndürecek, tekrardan heyecanlandıracak o kişi olabilir çünkü yetenekleri ve potansiyeli bunun için çok müsait!
Bu yazıda bu “potansiyeli” taşıyan Webster’ın o yetenekleri ile kariyerine bakacağız ve Galatasaray için ne kadar doğru bir isim olduğunu inceleyeceğiz. Hazırsanız, gelin ve birlikte Webster’in transfer raporuna bakalım!