by Buğra Uzar / buzar@eurohoops.net
Beşiktaş, basketbolda uzun yıllar boyunca Türkiye’nin en mücadeleci takımlarını kurmayı başardı. Zaman zaman bütçe problemleri yaşansa da siyah beyazlılar her zaman rakiplerin karşılaşmaktan çekindiği bir ekip oldu.
Ergin Ataman’la birlikte 3 kupa kazanarak tarihinde zirveyi gören siyah beyazlılar, o günden bu yana istediği başarıları elde edemedi. Son olarak Ufuk Sarıca‘yla yollarını ayıran Beşiktaş, Ivanovic’le birlikte tekrar şampiyonluklar kazanmayı hedefliyor.
Siyah beyazlılar kulüp tarihi boyunca birbirinden önemli oyuncuya formasını giydirdi. Bunların arasında Türkiye ve Avrupa basketbolunun efsanelerinin yanı sıra dünya basketboluna da damga vurmuş isimler vardı.
Beşiktaş basketbolu bundan önce olduğu gibi bundan sonra da büyük yıldızları, Avrupa basketbolunun önde gelen oyuncularını kadrosunda bulunduracaktır ancak gelin önce geçmişe bakalım.
Eurohoops Fırın’ın yeni yazısında Beşiktaş’ın tarihinin en önemli 5 şutör guard performansı mercek altına alınıyor. Vakit kaybetmeden bu isimlere geçelim!
Larry Elias Ayuso
Oynadığı Yıllar: 2003 – 2004
İstatistikleri: 17.38 sayı, 1.71 ribaunt, 2.25 asist
Ülkemize gelmiş en büyük skorerlerden birisi Larry Elias Ayuso… Beşiktaş 2003 yılında El-Amin’e yardımcı olacak bir skorer ararken bir anda çok büyük bir hamleye imza atmış ve Porto Rikolu yıldızı Türkiye’ye getirmeyi başarmıştı. Ayuso öyle büyük bir skorerdi ki saatler süren uçak yolculuğunun ardından ülkemize gelmiş ve hemen ertesi gün TOFAŞ deplasmanında 16 sayıyı göndermişti.
Öldürücü şutları onun en büyük hücum silahıydı belki ama savunmacıları alt edecek birçok farklı cephanesi mevcuttu. Beşiktaş taraftarı da gelir gelmez Ayuso’yu bağrına bastı. El-Amin’le birlikte durdurulamaz bir arka alan ikilisi oluşturan Porto Rikolu yıldız, siyah beyazlıları ligin izlemesi en çok keyif veren takımlarından biri haline getirmeyi başarmıştı. Beşiktaş taraftarının basketbola aşkının tekrar canlanmasında da payı gerçekten çok büyük.
Çeyrek finalde oynanan Darüşşafaka serisinin 2.maçında tam 44 sayı üretmeyi başaran yıldız oyuncu, takımının yarı finale çıkmasını sağlamıştı. Ayuso’lu Beşiktaş, yarı finalde güçlü Ülkerspor’a teslim olurken sakatlıklar Porto Rikolu oyuncuyu biraz yavaşlattı. Nitekim sözleşmesinin yenilenmemesinde de bu sakatlık probleminin etkisi büyüktü. Ayuso, Zalgiris ve Cibona Zagreb’le EuroLeague sahnesinde de yer alsa da ülkemizdeki basketbolseverler için Beşiktaş formasıyla yaptıklarıyla hatırlanacak.
Muratcan Güler
Oynadığı Yıllar: 1999-2001 / 2008-2010 / 2012-2018
İstatistikleri:
Muratcan Güler son birkaç sezondur yaşının da etkisiyle Beşiktaş‘ta çok kısıtlı roller alıyor ancak bu onun siyah beyazlı kulübün tarihine yaptığı etkiyi değiştirmiyor. Tecrübeli oyuncu tam 10 sezon Beşiktaş forması giydi ve sadece kulübün değil Türk basketbolunun en önemli şutör guardlarından birisi.
Muratcan, genç bir oyuncu olarak kariyerinin henüz ikinci yılında Beşiktaş’a geldi ve burada gösterdiği başarılı performansla o dönemin en önemli takımlarından Ülkerspor’a transfer oldu. Daha sonra Galatasaray, tekrar Ülkerspor, Karşıyaka ve Telekom gibi önemli takımlarda görev alan Muratcan, tekrar Beşiktaş’a döndü ve iki sezon daha burada forma giydi. Antalya ve Telekom maceralarının ardından tekrar siyah beyazlı ekibe dönen tecrübeli oyuncu, burada geçirdiği 6 sezonun ardından kariyerini noktalamışa benziyor.
Kariyerinin başlarında oldukça atletik bir oyuncu olan Muratcan, tarzıyla biraz esprili bir yaklaşım olsa da “Türk Ginobili” lakabıyla anılıyordu. Belki hiçbir zaman üst düzey bir skorer olamadı ancak parkeye adım attığı her an elinden gelen her şeyi verdi. Üstelik kendisine verilen farklı görevlerin altından başarıyla kalktı. Zaman zaman rakibin en iyi oyuncusunu savundu zaman zaman ikinci bir oyun kurucu gibi görev aldı zaman zamansa ceza şutörü oldu.
Muratcan son sezonlarda belki çok fazla oyunda kalma şansı bulamadı ancak yine de oyuncu sirkülasyonunun bu kadar fazla oldu bir ligde 10 sezon aynı takımın formasını giymiş olması bile onun o kulüp için önemini gösteriyor. Dolayısıyla Beşiktaş tarihindeki şutör guardlardan bahsederken onun ismini anmadan olmaz.
Erman Kunter
Beşiktaş’ta oynadığı sezonlar: 1976-1977, 1978-1983, 1986-1987, 1989-1991 (9 sezon)
İstatistikleri: –
Türk basketbolunun en büyük skorerlerinden biri olan Erman Kunter, oyunculuk dönemi denince akla ilk Fenerbahçe’yle attığı 153 sayı gelse de kariyerinin büyük bir döneminde Beşiktaş forması giydi.
Kariyerine İTÜ’de başladıktan sonra babasının etkisiyle Beşiktaş’a geçen Erman Kunter, gençlik dönemini atlatınca bir anda Beşiktaş’ın en önemli oyuncusu oldu. 5 yıllık Beşiktaş döneminde harika performans sergileyen Kunter, 1983’te şampiyonluğun en büyük adayı olan Eczacıbaşı’na transfer oldu. Taraftar, onun transferine çok üzüldü ve bir süre Kunter’i protesto etti.
Fakat o, 1986’da Efe Aydın ile birlikte geri döndü. Beşiktaş’ın tek yabancılı ama oldukça iyi yerli oyuncularından kurulu kadrosunda lider oyuncu olan Erman Kunter, 8 maç dışında takımın en skoreri oldu. En büyük performansı ise Beşiktaş’ın Galatasaray’ı 80-64 mağlup ettiği maçta attığı 40 sayıydı.
Daha sonra Fenerbahçe’ye transfer olan Erman Kunter, 1989’da Beşiktaş’a geri döndüğünde 33 yaşındaydı ama son iki sezonunda da harika performans gösterdi. İlerleyen yaşına rağmen harika şut yeteneğiyle yine rakip potalara 40 sayı göndermeyi başardı.
Gençlik yılları dışında hep Beşiktaş’ın en önemli yıldızı olan Erman Kunter, koç olarak da iki defa Beşiktaş’ın başına geçti. İlk olarak 1996-1997 yılında siyah-beyazlı ekibi çalıştıran Kunter, daha sonra da Beşiktaş’ın tarihindeki ilk EuroLeague sezonunda takımın başına geçti. Kunter’in Beşiktaş’taki koçluk dönemi pek istenildiği gibi geçmese de bu onun oyunculuk döneminde gösterdiği performansla siyah beyazlı kulübün en önemli şutör guardlarından biri olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
D.J. Strawberry:
Oynadığı Yıllar: 2016-2018
İstatistikleri: 10.97 sayı, 3.33 ribaunt, 3.5 asist
D.J. Strawberry son iki sezon Beşiktaş forması giydikten sonra bu yaz Gran Canaria’yla imzalayarak EuroLeague’e geri döndü. Aslında siyah beyazlı kulüpteki performansını düşündüğümüzde onun tekrar EuroLeague’de yer alması hiç de sürpriz değil.
Ufuk Sarıca‘nın takıma gelmesiyle birlikte kadroya kattığı ilk isimlerden birisi eski öğrencisi D.J. Strawberry olmuştu. Karşıyaka’da rüya gibi bir sezon geçiren ve Türk basketbol tarihinin en etkileyici şampiyonluklarından birini kazanan ikili, Beşiktaş‘ta da aynı amaçla buluştu ancak işler beklenildiği gibi gitmedi. Üstelik D.J. Strawberry’nin saha içerisindeki inanılmaz performansına rağmen.
Strawberry, Beşiktaş’ta geçirdiği iki yıl boyunca sağlam bir oyun kurucuyla birlikte oynadı dersek yanılmış oluruz. Dolayısıyla çoğu zaman sadece takımının bir numaralı skor opsiyonu olmakla kalmadı aynı zamanda oyunu yönlendiren isim de oldu. Ancak yıldız oyuncu bu görevin altından başarıyla kalktı.
Hem savunmada hem de hücumda takımın lideri olmayı başaran Strawberry, kritik anlarda da sorumluluk almaktan hiç çekinmedi. Üstelik çoğu zaman rakibin en iyi savunmacısıyla uğraşmak zorunda kaldı. Beşiktaş’ın iki sezonda bir kupa kazanamamasının en büyük sebeplerinden birisi ise Strawberry’i tamamlayacak bir oyun kurucu bulamamaları oldu.
Strawberry, iki sezonda gösterdiği bu üstün performansla da her ne kadar bir kupa kaldıramasa da adını Beşiktaş tarihine yazdırmayı başardı. Siyah beyazlı taraftarlar kesinlikle onun yokluğunu arayacak…
David Hawkins
Oynadığı Yıllar: 2011-12
İstatistikleri: 11.11 sayı, 3,29 ribaunt, 3,57 asist
Beşiktaş basketbol tarihinin en önemli sezonunun baş mimarı David Hawkins de listemizde. Aslında güçlü fiziği de göz önüne alındığında çoğu zaman 3 numara olarak gözüktü ancak saha içinde takımı adına her şeyi yaptığı için onu da şutör guardlar listemize ekledik.
Hawkins, Beşiktaş‘ın Deron Williams, Semih Erden’le başlayan, Carlos Arroyo ve Pops-Mensah Bonsu’yla devam eden büyük değişikliklerin yaşandığı sezonunda gemisini fırtınadan çıkartan bir kaptan gibiydi. Dönem dönem neredeyse hiç çıkmadan oynayan Hawkins, özellikle sezonun ikinci yarısında ve play-off’larda inanılmaz bir performans gösterdi.
Forvetler için çok hızlı, guardlar içinse çok güçlü olan Hawkins, adeta yürüyen bir ters eşleşmeydi. Siyah beyazlılar ne zaman skor üretmekte zorlansa topu Hawkins’e emanet etti ve o da bu beklentileri karşılıksız bırakmadı. Üstelik bu özellikleri sayesinde savunmada da Beşiktaş’ın elini bir hayli rahatlatıyordu çünkü hem uzunların hem de kısaların karşısında durabiliyordu.
Hawkins, Beşiktaş’la geçirdiği tek sezonda Türkiye Kupası, EuroChallange ve Türkiye Ligi şampiyonluğu yaşadı. Unutulmaz sezonun baş mimarlarından birisi oldu. Hawkins belki Beşiktaş’ta kalsaydı kulüp tarihinin en önemli oyuncusu olabilirdi. Ancak bu tarihi sezonun ardından Beşiktaş’ın ezeli rakibi Galatasaray‘la imzaladı ve siyah beyazlı taraftarların kalbini kırdı. Yine de o müthiş sezonda yaptıkları asla unutulmaz…