By Buğra Uzar / buzar@eurohoops.net
Olympiacos denince herkesin aklına aynı şey geliyor. Yıllardır rakiplerine oranla çok daha düşük bütçelerle kadro kuran Yunan temsilcisi, buna rağmen Yunan oyuncular önderliğindeki çekirdeği sayesinde herkese kök söktürmeyi başarıyor. Ancak Ege’nin diğer yakasında bu kez işler çok daha farklı olacağa benziyor!
EuroLeague’de modern dönemin en etkileyici şampiyonluklarına imza atan Olympiacos, yıllar boyunca kadrosunun çekirdeğini korumayı başardı ve bu da onların en büyük avantajı oldu.
Bir makine düzeni gibi işleyen sistemlerinin yanı sıra asla pes etmeyen ruhlarıyla bütçe ve kadro genişliği eksikliğini kapatmayı başardılar. Üstelik kritik anlarda da Spanoulis ve Printezis gibi elleri hiç titremeyen oyunculara sahiplerdi ki birçok maçı, hatta bir şampiyonluğu da bu sayede kazanmayı başardılar.
Ancak Olympiacos adına işler geçtiğimiz sezon pek de istenildiği gibi gitmedi. Yunan Ligi’nde şampiyonluğu ezeli rakibi Panathinaikos‘a kaptıran Kırmızılar, EuroLeague’de ise büyük bir şok yaşadı. Normal sezonda özellikle deplasmanlarda çok bocalayan Pire ekibi, buna rağmen kalitesi ve tecrübesiyle play-off’lara ev sahibi avantajına sahip olarak girdi. Fakat asıl şoku da burada yaşadılar. Play-off’larda Zalgiris Kaunas’la eşleşen Olympiacos, kimsenin beklemediği şekilde 3-1’le turnuvaya veda etti. Bu serinin kilit noktası ise tıpkı Olympiacos gibi mütevazi bir bütçeye sahip olan Zalgiris‘in rakibinin atletizm ve tempo başta olmak üzere bütün eksiklerini adeta suratına vurması oldu.
Keza Yunan Ligi finallerinde de Panathiniakos, Olympiacos’a oranla çok daha atlet ve tempolu kalmıştı. Tüm bunlar göz önüne alındığında Olympiacos adına değişim zamanının geldiğinin bir göstergesiydi..
Maccabi Tel Aviv Takım Analizi: Bu Kez Geri Dönebilecekler mi?
Yaz Dönemi ve Transferleri
Olympiacos yönetimi yazın radikal bir karar aldı ve uzun süredir takımın koçluğunu yapan Sfairopoulos’la yollarını ayırdı. Onun yerini alan isimse dünyaca ünlü başantrenör David Blatt’ten başkası değildi. Son olarak ülkemizde Darüşşafaka‘yı çalıştıran ve yeşil beyazlılarla EuroCup şampiyonluğu yaşayarak çok önemli bir başarıya imza atan Blatt, yeni sezonda Olympiacos’un çehresini değiştirmeye çalışacak.
Olympiacos’un işleyen sisteminin modern basketbola tam olarak uyduğunu söylemek güç. Basketbol artık çok daha hızlandı ve takımlar sayılarının büyük bölümünü geçiş hücumlarıyla buluyorlar. Ancak Olympiacos’ta durum farklıydı. Pire ekibi genelde oyunu yavaşlatıp sete oturmayı ve ikili oyunlar üzerinden skor üretmeyi tercih ediyordu. Dolayısıyla Zalgiris gibi kendisiyle benzer yoldan giden ancak modern basketbola daha çok uyum sağlamış bir takıma karşı büyük sorunlar yaşadılar.
Olympiacos’un yapması gereken değişimler için David Blatt’ten daha uygun bir tercih düşünmek güç. Blatt’in oyun tarzı oyuncuları daha çok serbest bırakan, tempoyu fazlasıyla seven, bire bir oyunlara daha çok imkan sağlayan kısacası modern basketbola fazlasıyla uygun olan bir tarz. Ancak tecrübeli antrenörün önünde zorlu bir sınav var çünkü uzun süredir yer etmiş köklü bir sistemin dinamikleriyle oynamak zorunda. Üstelik bunu yaparken Spanoulis gibi bir egoyu da kontrol altında tutması gerekiyor.
Blatt’in Yunan ekibine gelişi transferlere de doğrudan yansıdı. Pire ekibi, yaz dönemini en iyi geçiren EuroLeague ekiplerinden birisi oldu ve hem iç hem de dış transferde çok önemli isimlere imza attırdı. İç transferde takımın kalbini oluşturan Vassilis Spanoulis ve Kostas Papanikolaou’yu kadrosunda tutan Olympiacos, Milutinov’un kontratını da NBA markajına rağmen uzatarak çok önemli bir işe imza attı.
Papapetrou’yu ezeli rakibi Panathinaikos‘a kaptıran Olympiacos, onun yerini Axel Toupane ve Jannis Timma gibi harika iki forvetle doldurdu. Oyun kurucu pozisyonuna da Avrupa basketbolunun yükselen yıldızı Nigel Williams Goss’u getiren Pire ekibi, uzun rotasyonuna ise İsrail Ligi’nde muhteşem bir sezon geçiren Zach LeDay eklemesini yaptı. Olympiacos’un bir diğer transferi ise Avrupa basketbolunun en önemli genç yeteneklerinden biri olarak gösterilen ancak Barcelona’da istediği performansı gösteremeyen Sasha Vezenkov oldu.
Tüm bu oyuncuların Olympiacos’a atletizm katacakları kesin. Üstelik birden fazla pozisyonu savunuyor olabilmeleri de Yunan ekibinin daha da iyi bir savunma takımına dönüşeceğinin göstergesi. Özellikle ikili oyunları artık rahatlıkla adam değiştirerek savunabilirler.
Ayrıca Timma ve Toupane gibi iki forvete sahip oldukları için ribauntlarda da daha etkili olacaklardır. Ayrıca bir süredir yaş ortalaması yükselen takımın bu ortalaması hatırı sayılır ölçüde düşmüş durumda. Tüm bunları bir kenara koyarsak tüm bu oyuncular Blatt’in sistemine oldukça uygun isimler ve kariyerlerinin çıkışa geçmesi oldukça muhtemel.
Axel Toupane (B+): Zalgiris‘le muhteşem bir sezon geçirdi, oldukça atlet, hücumda ve savunmada çok kritik katkılar yapabilir/ Hücum soru işareti.
Janis Timma (B): Ribauntlarda çok iyi, sırtı dönük oyunu hücumda önemli bir silah olabilir, kısa beşte 4 numara olarak da oynayabilir / Devamlılık konusunda problemleri var.
Zach LeDay (B-): Hücumda çok etkili, atletik yetenekleri üst seviyede, iyi bir çember savunucusu / İlk kez bu seviyelerde oynayacak, oyunu çok ham ve geliştirmesi gereken çok şey var.
Sasha Vezenkov (C): Özellikle hücumda çok yetenekli, bir uzun olarak sahayı oldukça iyi açabiliyor / Barcelona’da beklenen çıkışı bir türlü yapamadı, özgüveninin yerine gelmesi için zamana ihtiyacı var.
En İyi Transfer: Nigel William Goss (A-)
Bu yaz döneminde en çok talibi olan isimlerden birisi Nigel William Goss’tu. İlk profesyonel yılında Partizan’a gelen Goss, burada rüya gibi bir sezonu geride bıraktı. ABA Ligi’nde 16.9 sayı, 6.9 asist ve 3.7 ribaunt ortalamaları yakaladı ve birçok takımın da dikkatini çekmeyi başardı.
24 yaşındaki oyun kurucu özellikle hücumda inanılmaz yeteneklere sahip. Potaya drive’ları oldukça etkili, çok iyi bir şutör ve güçlü fiziğinin de avantajıyla rakip guardlara üstünlük sağlayabiliyor. Goss’un bunun gibi birçok farklı silahı var ve bu da onu durdurulması güç bir oyuncuya dönüştürüyor. Üstelik saha görüşü de oldukça iyi ve takım arkadaşlarının verimini de yükseltebiliyor.
Goss’un Blatt gibi bir koçla çalışması kendisi için büyük bir şans olacak. Blatt, oyun kurucularına oldukça güvenen ve oyunu çoğu zaman onların insiyatifine bırakan bir isim. Ayrıca oynattığı tarz da Goss için çok uygun. Kısacası kariyeri Blatt’in ellerinde bambaşka bir noktaya gelebilir ve belki de kendisini NBA’de bulabilir.
Tabii ki henüz çok ham bir oyuncu. Oyununu olgunlaştırması ve savunmada kendisini geliştirmesi gerekiyor. Üstelik Olympiacos gibi büyük beklentiler ve taraftar etkisinin yüksek olduğu bir kulüpte oynadığı düşünülürse bunu çok hızlı yapmalı. Yine de Goss-Blatt birlikteliği bu yazın en merakla beklenen birlikteliklerinden birisi olacak!
Bu Takım Ne Oynar Nerelerde Sorun Yaşar?
Olympiacos için bu yıl oldukça ilginç olacak. Yıllardır oynadıkları düzenin yavaş yavaş dışına çıkmaları gerekiyor. Bunu ne ölçüde başarabilecekleri de onlar adına sezonun kaderini belirleyecek.
Alışkanlıkları bırakmak hiçbir zaman kolay değildir. Onlar için de yıllardır oynadıkları basketboldan tamamen koparak bambaşka bir oyun oynamalarını beklemek hayalcilik olur. Fakat yine de biraz daha tempolu oynamaya başlayacakları da kesin.
Pire ekibi uzun süre sonra ilk kez bu kadar geniş bir rotasyona sahip diyebiliriz. Neredeyse her pozisyonda en az iki çok kaliteli oyuncuya sahipler. Dolayısıyla Blatt’in iki farklı beş kurması da muhtemel. Yani maçın belli bölümlerinde Spanoulis, Mantzaris, Papanikolaou, Printezis, Milutinov beşini kullanarak oyunu yavaşlatabilir, sahaya tecrübe koyabilir ve yıllardır kendilerini başarıya taşıyan sistemle rakipleri gafil avlayabilir.
Kalan kısımda ise Goss, Strelnieks, Toupane, Timma ve LeDay’i sahaya sürerek tempoyu çok üst seviyelere çekebilir, rakiplere atletizm avantajıyla üstünlük sağlayabilir ve rüzgarı arkasına alabilir.
Tabii ki işin savunma kısmında da bu durum onlara avantaj sağlayacak. Farklı tarzdaki rakiplere karşı daha iyi yanıt vermesini sağlayabilir. Koç Blatt geçen sezon Darüşşafaka‘da rotasyonu ayarlama konusunda inanılmaz bir iş çıkarttı. Bu yıl da bu performansını devam ettireceğini düşünüyorum çünkü tekrar Avrupa’nın en büyük arenasında mücadele edecek ve bu da onun için ekstra bir motivasyon kaynağı. Avrupa basketbolunun en önemli koçlarından birini ekstra motivasyonla düşündüğünüzde de sonuç tabii ki pozitif olacaktır.
Olympiacos için soru işareti olan noktalar tabii ki yok değil. Özellikle çember savunması konusunda bir problemleri mevcut. LeDay’in buraya ne derece deva olacağı belirsiz üstelik boyu da çok uzun olmadığı için bir yere kadar çemberi savunabilir. Bununla birlikte Milutinov da uzun boyuna rağmen bu konuda pek uzman sayılmaz. Üstelik o sahadayken ikili oyun savunmasında da sıkıntılar ortaya çıkabiliyor.
Savunma demişken kadroda çok elit savunmacılar yok. Belli dönemlerde yavaşlamış ayaklar da onların savunmada problemler yaşamasına sebep olabilir. Geçtiğimiz sezon özellikle deplasmanlarda bu noktada çok problem yaşamışlardı. Rüzgarı arkasına alan ev sahibi takımlar da onlara sürpriz mağlubiyetler yaşattılar.
Bunların yanı sıra Spanoulis ve Printezis’i de play-off’lara diri sokmaları gerek. Bu iki oyuncu hala takımın liderleri, baskının yüksek olduğu atmosferlerde nasıl oynamaları gerektiklerini çok iyi biliyorlar ancak bir yandan yaşları da ilerliyor. Özellikle Spanoulis’in bu noktada biraz daha fazla korunması gerek. Bunu yaparken de beklenmedik kayıplar yaşamayıp saha avantajını ellerinde tutmaları lazım. Blatt’in bu noktada başı ağrıyabilir.
En İyi / Kötü İhtimal Ne Olur?
Olympiacos için en iyi ihtimal Final Four’da olmaları. Zaten yıllardır buralarda oynamaya alışıklar ve bir yıllık aradan sonra tekrar Final Four’a dönmeleri kuvvetle muhtemel. Bunun için gerekli kadro kalitesine ve koç yeteneklerine sahipler. Dolayısıyla Mayıs ayında Baskonia‘da olmaları kimseyi şaşırtmaz. Tabii ki işler o noktaya geldikten sonra kimse Spanoulis ve çetesiyle eşleşmek istemez. Özellikle de CSKA Moskova!
Kötü ihtimal ise play-off’larda EuroLeague’e veda etmeleri olacaktır. Sonuçta bir geçiş süreci yaşayacaklar ve işlerin iyi gitmesi kadar kötü gitmesi de ihtimal dahilinde. Yani pek tabi Olympiacos çekirdeği temponun artışına ayak uyduramayabilir ve bununla birlikte doğru giden şeyler de bozulabilir. Kısacası geçiş süreçleri her zaman zorludur ve Olympiacos’un da play-off’lara saha avantajı olmadan girip erken bir veda yapması onlar adına olası.
Yunan Ligi kısmına gelecek olursak tabii ki en büyük rakipleri Panathinaikos. Ancak Olympiacos’un bu yıl PAO ile daha iyi eşleşebileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla sakatlık problemleri yaşamamaları taktirde bu yıl ligde şampiyonluğun en büyük favorisi onlar.