By Alonzo Warond / Çeviri: Anıl Can Sedef
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 28 Haziran 2017 tarihinde Fadeawayworld’te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
NBA tarihi inanılmaz yeteneklerle dolu ve bugün olduğu gibi geçmişte de en parlak yıldızlar, daha az parlak isimlerin gölgede kalmasına, ligin en üst seviyelerine ulaşamamalarına sebep oluyordu.
Bazıları playoff başarılarının ya da yüzüklerin yokluğu yüzünden, bazıları da hakları sıralamalarda verilmesine rağmen ödüllerin yokluğuyla geride kaldı.
Bugün yetenekleriyle ve performanslarıyla Hall of Fame olmayı başarmış ama hiç En Değerli Oyuncu olmayı başaramamış isimleri onurlandıracağız.
Mansiyon Listesi: Paul Pierce, Dominique Wilkins, Jason Kidd
10. Clyde Drexler
Drexler muhtemelen ligin en “underrated” oyuncularından biri. Hep Michael Jordan’ın olduğu NBA’de Portland Trail Blazers‘ı bir üst seviyeye taşıyamamasıyla hatırlanıyor.
Yine de kariyerini Houston Rockets‘ta bir yüzük kazanarak bitirmeyi başardı. Ama zamanının inanılmaz yeteneklerinin gördüğü ilgi ve övgüyü hiçbir zaman alamadı.
9. Rick Barry
Barry en iyi döneminde ligin en önemli ve üretken skorerlerindendi. 12 All-Star maçına çıktığı, Final MVP’si olduğu ve Yılın Çaylağı unvanını taşıdığı da unutulur.
Fakat hiç sezon MVP’si olamadı: Hem de 14 yıllık kariyeri boyunca 24.8 sayı, 6.7 ribaunt, 4.9 asist ortalamaları yapmasına rağmen.
8. George Gervin
Gervin ligin bugünkü genç yetenekleri için iyi bir ilham kaynağı: Hem ABA hem de NBA’in ilk günlerinde en çok yönlü hücum gücüydü. Sahanın her yerinden kolaylıkla skor üretirdi.
12 kez All-Star olmasına ve Hall of Fame unvanı almasına rağmen ne Spurs ne Bulls‘la playoff başarısı yakalayamayınca MVP olamadı. 25.1 sayı, 5.3 ribaunt, 2.6 asist kariyer ortalamalarına rağmen.
7. Chris Paul
NBA’e geldiğinden bu yana basketbolun elitlerinden oldu. New Orleans’ın kötü kadrosunun tartışılmaz lideri, playoff zamanı geldiğinde su kaynatan takımın güvenilir ismiydi.
Ligin en dominant guard’larından biri olmasına karşın ya liderlik ettiği takımlar NBA’in zirvesinde olamadı ya da zirveye oynayan takımında 1 numara olmaması önüne geçti.
6. Elvin Hayes
Kariyerinin zirvesinde NBA’in en güçlü ribauntçusu ve savunmacısı, 1978 NBA şampiyonu Hayes hiç takım başarısında o seviyeye çıkamadı. Ama bireysel başarıları asla onu MVP tartışmasına sokamadı.
21.5 sayı, 12.5 ribauntluk ortalamalarla beraber 2 blok, 1 top çalma yapmasıyla potanın iki yönünde de tam bir canavardı. Ama hiç MVP tartışmasına girmesine yetmedi.
5. John Stockton
Stockton basketbol tarihinin en iyi oyun kurucularından. Basketbol zekası, pas odaklı oyunu ve keskin becerileri fazlasıyla istikrarlı bir kariyerle döneminin en önemli oyuncularından oldu.
Ama Karl Malone’un arkasında kalması, Postacı’nın manşetlere oturan adam olması, Stockton’ın MVP tartışmalarında hep arkadan gelmesine sebep oldu.
4. John Havlicek
Havlicek lig tarihinin en yetenekli iki yönlü oyuncularından biri. Hem rakip oyun kuruculara huzur vermeyen hem de kolaylıkla maç başı 15 asistin üstüne çıkabilen bir point guard’dı.
O olmasaydı Celtics elbette yaşadığı büyük başarılara ulaşamayacaktı. Ama muhtemelen o da Bill Russell’ın gölgesinde kaldı.
3. Isiah Thomas
Chris Paul gibi Thomas da kısa boylu ama hırslı bir oyun kurucuydu. Hem savunması güçlü hem de maç başı rahatlıkla 10 asist yapabilen bir yaratıcıydı. Detroit Pistons onun liderliğinde iki şampiyonluğa ulaştı.
Ama 12 All-Star unvanı bir Final MVP’si dışında bireysel bir ödüle ulaşması mümkün olmadı.