90’lı Yıllarda NBA’in En Kötü 20 Oyuncusu

17/Oca/19 12:04 Ağustos 16, 2020

Aris Barkas

17/Oca/19 12:04

Eurohoops.net

NBA tarihinde bir çok kötü oyuncu geldi geçti… Eurohoops Çeviri, 1990’ların en kötü 20 oyuncusunu sizler için derledi.

By Thomas Delatte / Çeviri: Yiğit Alp Kalkancı

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı ilk olarak 15 Ocak 2018 tarihinde The Sportser’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

NBA’deki en kötü oyuncular arasında yer almanızı sağlayan şeyler neler?

Elbette farklı parametreler var. Bunların başında da performans geliyor. Ayrıca oynadığı maç sayısı, ligdeki sezon sayısı, playoff’ta oynama sayısı ve kazanma yüzdesini de düşündüğümüzde oyuncunun kötü olarak anılması için takımında gerçekten işe yaramaz olması lazım.

Şimdilik 1990’lı yıllar ile başlayacağız. Michael Jordan, Shaquille O’Neal, Hakeem Olajuwon, Karl Malone gibi oyuncular hükümdarlık sürerken bazı isimler de yuhalanmaktan nasibi aldı.

İşte adları fazla hatırlanmayan ancak NBA’de forma giymiş isimler ve onların hikayeleri:

20 – Scot Pollard

Kansas Üniversitesi’nde forma giydiği dönemde Scot Pollard, boyalı alanı NCAA’deki neredeyse tüm oyunculardan daha iyi savunabilecek bir oyuncuydu. Üç sezonu +10 sayı ve 7-8 ribaund ortalamalarıyla tamamladı.

Kendisini 19. sıradan seçen Detroit Pistons’ta geçirdiği bir yılın ardından çabucak Atlanta Hawks’a takaslandı ve bir ay sonra da serbest bırakıldı. Birkaç gün sonra da Sacramento Kings’e imza attı.

Sonrasında Indiana Pacers, Cleveland Cavaliers ve Boston Celtics formaları giydi ve 2008’de Celtics’in şampiyonluk kadrosunda yer aldı. Sonrasında da basketbolu zirvede bıraktı.

19 – Sharone Wright

Sharone Wright’ı 6. sıradan seçen Philadelphia 76ers’ın kendisinden çok büyük beklentileri vardı…

Çaylak sezonunda iyi işler çıkardı ve yılın en iyi ikinci çaylak takımına seçilmeyi başardı ve sonrasında da kariyerinin keskin düşüşünü izledi.

16.5 sayı ortalamasından 6.5 sayı ortalamasına sahip bir oyuncuya dönüştü. 2003-2004 sezonunda Polonya’da Anwil forması da giydi sonrasında yolu Asya’ya kadar uzandı.

18 – Bryant Reeves

NCAA’de Oklahoma State formasıyla dört yıl boyunca 17.4 sayı, 8.4 ribaund ve 1.4 asist ortalamaları yakaladı. İlk yılı çıkarıldığında istatistikler 20.8 sayı, 9.7 ribaund ve 1.7 blok ortalamalarına geliyor ve daha etkileyici bir hal alıyor.

1995 Draftı’nda kendisini 6. sıradan seçen Vancouver Grizzlies’in beklentilerini başlarda haklı çıkardı. Sonrasında geçirdiği sakatlıklar ve verdiği kilolar performansını önemli ölçüde etkiledi ve 2002’de son derece erken bir şekilde emekli olma kararı verdi.

17 – Cherokee Parks

Duke’dan NBA’e giden ve dokuz sezon oynayıp yalnızca bench doldurmaya yarayan pek fazla oyuncu yoktur. Dallas Mavericks’in 1995 Draftı’nda 12. sıradan seçtiği Cherokee Parks dışında….

NBA’de yalnızca 9 sezon oynasa bile 7 farklı takımda forma giymeyi başardı ve hep kendine bir yer aradı. Gittiği hiçbir yere tam olarak uymadı ve katkı vermeyi başaramadı. Bu nedenle de her transferinde daha da kötüye gitti.

16 – Samaki Walker

Yalnızca iki sezon NCAA’de forma giymek belki de Samaki Walker için en iyi seçenek değildi. İki sezon boyunca Kentucky’nin yıldızı oldu ve 1996 Draftı’na katılarak Dallas Mavericks tarafından 9. Sıradan seçilmeyi başardı.

Kariyeri Dallas Mavericks, San Antonio Spurs, Los Angeles Lakers, Miami Heat, Washington Wizards ve Indiana Pacers’ta geçerken devamlı sakatlıklarla bir savaş halindeydi. Kendisine bir ev bulamadı ve hep kolejde olduğu oyuncu olmak için mücadele etti.

15 – Tony Battie

Her ne kadar bu liste 90’lı yılların en kötü oyuncularını içerse de Tony Battie 2012 yılına kadar oynadı. Kariyeri ise 1997’de Denver Nuggets tarafından 5. Sıradan seçildiği Draft’la başladı.

Battie, listede yer aldı çünkü altıncı sıradan Draft edilmiş bir oyuncu olarak kariyerini 6.1 sayı ve 5.1 ribaund ortalamalarıyla tamamladı. Kariyerini vasatı aşamadan noktaladı.

14 – Pete Chilcutt

North Carolina Tar Heels taraftarı değilseniz Pete Chilcutt’ın kim olduğu ve neden bu listede olduğuna dair bir fikrinizin olmaması gayet doğal.

1995’de NBA şampiyonluğu elde ettiği Houston Rockets sezonu dahil olmak üzere NBA’de toplam 9 sezon geçirdi. Sacramento Kings ilse geçirdiği 93-94 sezonunda 7.3 sayı ve 5.9 ribaund ortalamaları yakaladı ancak kendisinden beklenen kolej performansını NBA’e hiçbir zaman yansıtamadı.

13 – Bobby Hurley

Bobby Hurley, listede yer alan üç Duke oyuncusunun en iyisiydi. Üniversite yıllarında iki NCAA şampiyonluğu elde ederken 12.4 sayı, 7.7 asist, 2.2 ribaund ve 1.4 top çalma ortalamaları yakalamayı başardı.

İlk sezonunda 7.1 sayı ve 6.1 asist ortalamaları ile lige iyi bir başlangıç yaptı ancak emniyet kemeri takmadığı bir trafik kazasında ölümden döndü ve sonrasında hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

12 – Eric Montross

North Carolina’daki NCAA döneminde tam anlamıyla bir canavardı. 11.7 sayı ortalamasının yanısıra pota altına tamamen hükmediyordu. Takımın 1993 şampiyonluğunu elde etmesine önemli katkılarda bulundu.

NBA dönemi başladığında ise Montross, her sezon ciddi bir şekilde etkisini gösterecek küçük bir sakatlık geçirdi. Çaylak sezonu harikaydı ancak sakatlıklar onu 2001’de zorunlu bir emekliliğe sürükledi.

11 – Felton Spencer

Bu listedeki uzunların aksine Felton Spencer, kolejde dört yıl kaldı ve her yılını geçen yıla göre gelişerek devam ettirdi. Bu ilerleme ve öğrenme süreci ise Spencer için NBA’de bir yıldıza dönüşebileceğinin işaretleri olarak kabul ediliyordu.

Fakat gittiği her takımda kendini daha kötü bir durumda buldu ve karşısındaki deneyimli pivotlarla mücadele etmekte çok zorlandı. Pes etmeden mücadeleye devam etse de sonunda kazanan taraf olamadı. 12 yıllık NBA kariyerinde 5.2 sayı ve 5.4 ribaund ortalamaları tutturdu ve beklentilerin çok uzağında kaldı.

10 – Ed O’Bannon

Ed O’Bannon’ın ismi her zaman her yıl milyonlarca insanın oynadığı kolej spor oyunlarını bitiren dava ile birlikte anılacak. Kendisi ve oyunlarda benzeri kullanılan oyuncuların para kazanması gerektiği fikri bir dizi spor oyununun mahvolmasına sebep oldu.

Kariyeri, açtığı davadan daha fazla ses getirmedi. 1995 NBA Draftı’nda 9. Sıradan New Jersey Nets tarafından seçildi ancak NBA’de 2 sezonda 128 maça çıkabildikten sonra Arjantin’den İspanya’ya kadar dünyanın dört bir yanında forma giydi.

9 – Greg Foster

NBA’de 13 yıl geçiren bir oyuncunun 90’lı yılların en kötü oyuncular listesinde olduğunu söylemek zor ancak ligde bu kadar uzun süre kalmasının nedeni fiziği ve ilk beş pivotu zaman zaman dinlendirecek bir oyuncuya olan ihtiyaçtı.

Bu nedenle listedeki birçok oyuncudan daha fazla süre NBA’de yer alsa da 13 sezonun toplamında 3.9 sayı ve 2.6 ribaund ortalamaları ile mücadele etti. Takımlarının hücumda ikili oyun oynadığı bir pivottan fazlası olamadı.

8 – Shawn Respert

Portland Trail Blazers, 1995 Draftı’nda kendisini 8. Sıradan seçtikten kısa bir süre sonra taraftarlar ve takım arkadaşları tarafından memnuniyetle karşılandığı Milwaukee Bucks’a takasladı.

Milwaukee Bucks’ın heyecanı tam anlamıyla kurağında kaldı ve iki sezon takımda kaldıktan sonra Shawn Respert serbest bırakıldı. Sonrasında Toronto Raptors, Dallas Mavericks ve Phoenix Suns formaları giyse de o heyecanın karşılığını veremedi.

İtalya’da Olimpia Milano forması giydi, 2003’te de Polonya’da emekli oldu.

7 – Luc Longley

Bir oyuncuya öğretemeyeceğiniz iki şey vardır. Birincisi, kendisini başarılı kılacak içgüdüler, ikincisi ise boy. Bu genetik bir şeydir ve bir oyuncunun uzamasını umut etmek dışında yapabileceğiniz bir şey yoktur.

2.18’lik Luca Longley’in 10 sezon boyunca NBA’de kalmasının tek sebebi bu. Chicago Bulls’un üst üste iki yıl şampiyon olduğu sezenlerde 9.9 sayı, 5.5 ribaund ve 2.4 asistlik ortalamalar tutturdu ancak onun dışında pota altında yalnızca bir duvar olarak kullanıldı.

6 – Calbert Cheaney

Indiana’daki Calbert Cheaney, bir tanrı gibiydi. 1993’te National College’de Ylın oyuncusu ve Big Ten Konferansı’nda yılın oyuncusu seçildi. Maç başına 19.8 sayı, 5.4 ribaund ve 1.7 asist ortalamaları ile mücadele etti.

Tüm bunlar 1993 Draftı’nda 6. Sıradan seçilmesi için yeterliydi. Sayı potansiyeli ilk birkaç sezon etkileyiciydi ancak 1998 yılında tamamen ortadan kayboldu. Şut yeteceği her geçen yıl kötüye gidiyordu ve istatistikler de bunu doğruluyordu.

5 – Dickey Simkins

Bir adam ne kadar şansı olabilir? Dickey Simkins kadar! Michael Jordan ve Scottie Pippen’ın Chicago Bulls’u ile üç NBA şampiyonluğu yaşadı ama en şanslı dönemi ise ilk maçında yalnızca 8.2 dakika oynadığı 1996-1997 sezonunda kazandığı şampiyonluktu.

Ertesi sezona da Şubat ayında kendisini serbest bırakacak Golden State Warriors ile başladı, mart ayınca yeniden Chicago Bulls ile anlaştı, o sezonu da şampiyonluk olarak tamamladı.

Bir uzun forvet olarak bu şaşalı kariyerini, kupalarına yakışmayacak bir şekilde 4.2 sayı ve 3.6 ortalamalarıyla tamamladı.