by Alonzo Warond / Çeviri: Anıl Can Sedef
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 21 Nisan 2017 tarihinde Fadeaway World’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
NBA’de her sezon sona erdiğinde gerçek mücadele başlar. Playoff’lar start alır, “çocuklarla adamlar” birbirinden ayrılır.
Ayrıca bir playoff klasiğidir: Mutlaka beklenmedik bir ekip, kendisinden fazlasıyla üstün bir takıma yedi maçlık eşleşmede bela olur, bir sürpriz yaşatır.
Bugün playoff tarihinde ufak bir gezintiye çıkıp o sürprizlerden en büyük 10’unu hatırlıyoruz:
- Charlotte Hornets vs. Miami Heat 2001
Bruce Bowen, Eddie Jones, Tim Hardaway ve Alonzo Mourning’li bir kadronun oldukça güçlü, hatta durdurulamaz olması beklenir. Ama 2001 Miami Heat, Charlotte Hornets‘le başa çıkamadı. İlk turda 3-0’la süpürüldü.
Baron Davis 20.3 sayı, 5 asist, 4.7 ribauntla yıldızlaşırken Mashburn “x-faktör” olarak 23.7 sayı, 6 ribaunt, 4.7 asistle öne çıktı. Fakat sonraki turda Milwaukee Bucks‘a yedi maçta boyun eğmek zorunda kaldılar.
- Cleveland Cavaliers vs. Boston Celtics 2010
Doğu Konferansı Finali’nde Orlando Magic‘e kaybettikten sonra LeBron bir kere sözünü tutmak ve kupayı getirmek için Cavs‘i bir numaraya taşımıştı. Ama büyük hedefe ulaşmak için Paul Pierce, Kevin Garnett ve Rajon Rondo’lu Celtics‘e baş etmesi gerekiyordu.
Dördüncü sıradan playoff yapan Celtics, Cavs’i altı maçta dağıttı ama finalde de Lakers‘a yedi maçta kaybetti.
Kalp kıran bu mağlubiyet NBA’in de kaderini değiştirdi: Kral yeteneklerini güney sahillerine götürme kararı aldı, Chris Bosh ve Dwyane Wade’le “Büyük Üçlü’yü” oluşturdu.