by Brooks Barnes / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 15 Şubat 2018 tarihinde NY Times’da yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Bilginiz olsun, Kevin Durant’in oyunculuk yapma hevesi yok.
“2,08’lik pek aktör görmedim. Bu yüzden muhtemelen pas geçeceğim,” diyor Durant gülerek. “Bana uygun değil.”
Yine de Hollywood dünyası, süperyıldızın aklını kurcalıyor. Bay Durant ve iş ortağı Rich Kleiman, Thirty Five Media isimli bir eğlence şirketi kurdular Nisan ayında. Önceki ay YouTube, Karl-Anthony Towns gibi sporculara odaklanan kanalların ortaya çıkarılmasının yanı sıra onlara da sporda programlamayı geliştirme konusunda destek verdi ikiliye.
Salı günü Apple, yaptığı açıklamada Thirty Five Media ve Oscar’lı yapımcı Brian Grazer ile Durant’in zorlu ergenlik yıllarından da esinlenen “Swagger”ın geliştirilmesi için çalıştığını belirtti. “Kendi bildiklerimi anlatmak, yaşananları paylaşmak için sabırsızlanıyorum” diyordu Durant. Kleiman da projeden “Power ve The Wire’ın da dahil olduğu Friday Night Lights” gibi diye bahsediyordu.
NBA oyuncularının Hollywood’un önde gelen yıldızları olması mı? Dünyanın en büyük film yıldızlarından Dwayne Johnson eski bir profesyonel güreşçiyken çok da uzak bir ihtimal gibi gözükmüyor bu durum.
NBA All-Star maçına ev sahipliği yapan Los Angeles, çaylak yapımcılar olan basketbol krallarıyla dolu. LeBron James ve Kobe Bryant; Netflix, Amazon, Apple, Facebook ve Goodle’ın orijinal programcılığa döktüğü milyarlarca dolardan paylarını almak için önemli eğlence şirketleri kurmayı umuyorlar. Tony Parker, Blake Griffin ve Steve Nash de yapım ya da gelişim aşamasında projelere imza atıyorlar. Boston Celtics guardı Kyrie Irving ve başka oyuncuların da yer aldığı “Uncle Drew” 29 Haziran’da gösterimde.
“Hollywood’da geçer akçe ün ve ismin bilinirliği,” diyor University of Southern California’da sinema ve basın çalışmaları profesörlüğü yapan Todd Boyd. Çalışmalarını ırk ve popüler kültür üzerinde yoğunlaştıran Boyd ayrıca eğlence dünyasının yerlerini ve sahneye koyduğu hikayeleri birbirinden ayrıştırma konularında baskı altında olduğunu ekliyor.
“Asıl soru, bu durumun uzun vadede nereye varacağı,” diyor Boyd. “İçerik patlaması ne kadar sürecek? Farklılık önemli olmaya devam edecek mi?”
Sahadaki başarının beyaz perdedeki başarıyı garanti kılmadığını da ekliyor Boyd.
Şu ana kadar bu konuda en ciddi isim James oldu. Yapım şirketi SpringHill Entertainment, Warner Bros’dan destek alıyor. Henüz kurulmasının üzerinden uzun zaman geçmeyen şirketin ilk dönem yapımları arasında yarışmacıların dikey pinball şeklinde bir oyun oynadığı The Wall isimli program yer alıyor. Spring Hill’in yapım aşamasında en az 10 dizisi ve üç filmi bulunuyor. Bu yapımlara Space Jam 2 ve 1990 yapımı hip-hop komedisi House Party’nin yeniden kayda alınması da dahil.
Maverick Carter’ın da kurucu ortaklarından olduğu SpringHill, aynı zamanda Uninterrupted isimli, spor merkezli video ve podcast platformu da kurdu. James ile Draymond Green’in müzik, spor ve kültür tartışırken saçlarını kestirdikleri “The Shop” isimli bir program da bu platformda bulunuyor.
“Platform ve dağıtım kanallarının artmasıyla, o gürültünün arasından çıkabilecek eşsiz içerik ve kaliteli hikaye anlatıcılığına ihtiyaç var,” diyor Carter. James’i çocukluğundan beri tanıyan ve SpringHill’de üst düzey yöneticilik yapan Carter, “Bize benzeyen ve bizim gibi düşünen insanlarla ilgili hikayeler anlatmak için bir fırsat gördük” diye özetliyor konuyu.
Henüz basketbol hayatı devam ettiği için James, yapım toplantılarının çoğunda hazır bulunamıyor ancak 2016’da emekli olan Bryant, Granity Studios’un gelişimi için zıt bir yaklaşım ortaya koyuyor.
Granity’nin pazarlama müdürü Molly Carter “Spor alanında kurgusal romanlar üzerinde çalışıyor ve buradan birkaç program ve film yapacak. Kendi fikri tamamen,” diyor konuyla ilgili.
Bugüne dönecek olursak Bryant’ın basketbol analizleri yaptığı “Detail” isimli bir programı var. Ayrıca 4 Mart’ta Oscar ödül töreninde yer aldı ve Dear Basketball isimli yapımla ödüle de layık görüldü.
Geçtiğimiz günlerde Academy of Motion Picture Arts and Sciences tarafından düzenlenen bir etkinlikte Bryant, Hollywood dünyasının önde gelen isimlerinin “selfie” ablukasına uğradı.
“Oynadığım her All-Star maçından daha iyi bu” diyordu Bryant, Allison Janney ile verdiği bir pozun ardından.