by Anıl Can Sedef / info@eurohoops.net
NBA’de her zaman yeni büyük yıldız aranıyor. Ama bu ligi bir süredir takip eden herkes biliyor ki ikinci adamlar da en az büyük yıldızlar kadar önem taşıyor.
İkinci adam diyince de akla hemen Michael Jordan’ı seneler boyu kusursuz şekilde tamamlayan Scottie Pippen geliyor. MJ’in kısa emeklilik döneminde bir takımın yıldızı olabileceğini de gösteren Pippen belki de NBA tarihinin en kolay hatırlanan Robin’i.
Fakat mesele sadece ikinci adamlığı ve tamamlayıcılığı değil. Pippen iki yönlü oyunu, çok boyutlu becerileri ve komple oyuncu profiliyle bugün modern NBA için önemli bir yıldızın yanına koymak için reçeteyle yazılmış ilaç misali uygun bir oyuncu.
Bu nedenle onu büyük bir süperstar gibi model alıp NBA’in Yeni Pippen’ı olabilecek potansiyele sahip ikinci aday adamlarını derledik, eksileri ve artılarıyla değerlendirdik:
1. Kyle Kuzma
Listeye şu an zaten ikinci adamlık göreviyle tanınmaya başlamış bir isimle başlıyoruz. LeBron James’in en büyük yardımcısı olarak öne çıktığı dönemlerde ikinci NBA sezonunun en parlak maçlarını oynadı Kyle Kuzma.
Bu açıdan “birinci yardımcı” olmanın ona uygun düştüğü belli oldu. Nitekim benzer bir fiziğe ve pozisyon çeşitliliğine sahip takım arkadaşı Brandon Ingram onun gibi çabuk ve kolay şekilde LeBron’un yanındaki oyuncu olmaya uyum sağlayamadı.
Ama onun da “Pippen kıyasında” tamamlaması gereken daha çok şey var: Belki şimdiden skorunu yaratma ve üretmede mahir bir oyuncu ama savunmada iki sezon da pek bir şey gösterebilmiş değil.
Yalnızca müdafaası değil, sahadaki genel tavrının sertliğiyle ilgili verdiği izlenim de çok sorunlu ki bir “ikinci adamın” yıldızına katkı yapması gereken en önemli alanlardan biri bu.
Kuzma, LeBron’un yanında olması beklenen genç joker olacaksa hücumda göz kamaştıran oyununun yanında savunmada çok daha iyi, çok daha sert, oyunun genelinde de çok daha istikrarlı ve enerjik olmalı. Ha, tabii bir de yalnızca bitirici olarak kalmamak için oyunu yönlendiren tarafını da güçlendirmeli.
2. Bogdan Bogdanovic
Sacramento Kings bu sezon takımın genç generali De’Aaron Fox’ı tartışmasız “1 numara” olarak belirlerken Bogdanovic’e de ikinci oyun kurucu görevini uygun gördü. Tercihleri birkaç açıdan doğru.
Bogdan, Fenerbahçe Beko’dan da bildiğimiz gibi, iyi oynamak için takımın etrafında dönmesine ihtiyacı olmayan bir yetenek. Oyun zekası ve bilgisiyle topun elinde olmadığı anlarda ya da planlarda da etkili olabiliyor. Etkili olacak kadar öne çıkmasa bile takımına uyum sağlamasını biliyor.
Hücumdaki yaratıcılığı, liderliği ve soğukkanlılığı da gerçekten bir süperstarın yorulduğu noktalarda dümeni devralabilecek bir oyun seviyesine ve karakterine işaret ediyor.
Ama, elbette, önemli eksikleri de yok değil. Bogi, NBA’deki ikinci sezonunda yukarıda söz ettiğimiz adapte olmasını bilen oyun kimliğini pek sergileyemedi. Kenardan geldiği ve oyuna ikinci seçenek olarak katıldığı maçlarda çaylak yılının aksine çok da etki yapamadı.
Belki de sakatlıklar performans istikrarını bozdu, belki de Kings‘in bu sezon tamamen gaza basmaya dayalı oyun tarzına henüz alışamadı.
Ama Fox’un yanında Pippen misali her deliği kapatan ikinci oyuncu olacaksa hem savunmada daha iyiye gitmesi şart hem de Sacramento hücumunda kendini daha fazla hissettirmek için daha etkili bir manevra alanı bulması gerekiyor. Böylesi önemli bir kıyas için yeterli yeteneğe sahip olduğunu Avrupa’dan biliyoruz. Ama bizim bilmemizle onun bunu herkese kanıtlaması arasında hala büyük bir boşluk var.