By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Avrupa basketbolunda sezonun en önemli virajlardan birini geride bıraktık.
Mayıs ayında oynanacak olan Final Four elbette önemli. Çünkü sezonun şampiyonunu belirleyecek. Fakat genellikle üst seviyede basketbolu playoff’ta izliyoruz.
Takımların seri planlaması üzerinde her şeyi çalışması, koçların rekabetleri, oyuncuların yaptıkları ve yapamadıkları gibi birçok etken, basketbol açısından çok zevkli bir 2 hafta yaşamamızı sağlıyor. Ortaya çıkan değerlendirmeler de 3 günde oynanan 2 maçlık bir formata göre daha doğru oluyor.
Türkiye’de gözler artık Final Four’a dönmüş durumda. Fakat 17-19 Mayıs’taki organizasyon yaklaşmadan geride bıraktığımız play-off’un değerlendirmesini yapmamız gerekiyor. Bunun için ilk olarak bu playoff’ları unutulmaz 8 ismini ele aldık. Bugün ise seri öncesi beklentilere göre yukarıya çıkan 8 isim var.
Playoff ortamında genellikle rotasyonlar daralır ve genellikle topu yıldızların elinde görürüz ama bazen işler değişebiliyor. Oyunu değiştirmek, rakibin hazırladığı tuzakları bozmak adına koçlar sürpriz isimleri sahaya atabiliyor. Yahut seri öncesi belirli bir alanda sivrilmesi beklenmeyen isimler gösterdikleri performansla kaderi değiştirebiliyor.
Bu sebeple Eurohoops Fırın kolları sıvadı ve sizler için 2018-2019 playofflarında sürpriz katkı veren isimleri ortaya çıkardı.
Adam Hanga (Barcelona Lassa)
Seri istatistikleri: ortalama 21 dakika 9.8 sayı, 4.6 ribaund, 2.8 asist, 12.0 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 20 dakika 8.6 sayı, 3.9 ribaund, 1.6 asist, 10.3 EFF
EuroLeague’in en iyi savunmacılarından biri olarak Adam Hanga’nın seri öncesi Barcelona’nın önemli kozlarından biri olacağı bilinen bir gerçekti. Fakat normal sezonu düşününce kimse ondan hücumda bu kadar katkı vermesini beklemiyordu.
Sonuçta Macar yıldız normal sezonda 13/53 üçlük isabetiyle %24.5 gibi oldukça düşük bir yüzdeyle oynamıştı. Barcelona yapısı içerisinde de hücumda daha çok bir problem gibiydi. Playoff’ta ise işler böyle gelişmedi.
Barcelona, Efes‘e 5. maçın sonunda elendi ama Hanga hücumda beklentilerin üstüne çıkarak lacivert-beyazlıların işini oldukça zorlaştırdı. Özellikle şutunun riske edildiği 2. maçta 3/5 üçlük isabetiyle oynayarak Katalanların İstanbul’da maç çalmasında büyük rol oynadı.
Playoff’un genelinde ise 7/18 üçlük isabetiyle %38.9 üçlük yüzdesiyle oynadı ve onun sahada olduğu her an Barcelona’ya artı yazdı. Bunu istatistikler de kanıtlıyor.
5 maçta Hanga’nın sahada olduğu ortalama 21 dakikada Barcelona, Efes‘e toplamda 4 sayılık üstünlük kurdu. Onun sahada olmadığı anlarda Efes‘in 38 sayılık bir üstünlüğü vardı. Hanga şutları sokarak seride beklenmedik bir etki yarattı ama takım arkadaşları bu etkiyi devam ettiremedi.
Jeffery Taylor (Real Madrid)
Seri istatistikleri: ortalama 21 dakika 12.3 sayı, 3.0 ribaund, 2.3 asist, 12.0 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 17 dakika 5.0 sayı, 1.4 ribaund, 1.4 asist, 4.4 EFF
Jeffery Taylor, NBA’den Avrupa’ya geldiği ilk zamanlarda onun atletizmi ve dış şut yeteneğiyle bu kıtada fark yaratabilecek bir isim olduğu düşünülüyordu ama beklendiği gibi olmadı.
İlk senesinden itibaren giderek hücumda bir faktör olmaktan çıkan Taylor, bu kıtada ancak 5.8 sayı tutturabildi. İsveçli oyuncu, hücumda yarattığı bu hayal kırıklığını ise savunmasıyla törpüledi ve Real Madrid‘in rotasyonun bir parçası oldu.
Sergio Llull’ün yokluğunda Madrid’de birilerinin çıkıp, ekstra performans ortaya koyması gerekiyordu ama bu katkı kimsenin beklemediği birisinden geldi: Jeffery Taylor!
Seri öncesi büyük ihtimal kendi koçu Pablo Laso’nun da beklemediği bir şekilde tecrübeli oyuncu, %65.5 saha içi yüzdeyle 12.3 sayı ortalama tutturdu ve Campazzo’yla birlikte Madrid’in playoff’ta en skorer ismi oldu.
Onun verdiği sürpriz katkı sayesinde de Real Madrid için kolay bir seri oldu ve İspanyollar bir kez daha Final Four’a kaldı.
Ian Vougiouskas (Panathinaikos)
Seri istatistikleri: ortalama 20 dakika 7.3 sayı, 4.3 ribaund, 1.0 blok, 9.0 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 8 dakika 3.6 sayı, 1.4 ribaund, 0.2 blok, 4.6 EFF
Seri öncesi Panathinaikos‘un Real Madrid‘e karşı en büyük problemi pota altıydı. Yunanlıların Final Four için Avrupa’nın en güçlü uzun rotasyonuna sahip takımı karşısında bir şekilde işleri dengelemesi gerekiyordu.
Panathinaikos, süpürüldü ama gariptir o ihtiyaçları olan katkıyı buldu, hatta kimsenin beklemediği bir isimden buldu: Ian Vougiouskas!
Çok uzun zaman önce ayak hızına dair her şeyini kaybeden Yunan pivot, rotasyonun 3. pivotu olarak bu sezon iyice değerini kaybetmişti. Normal sezondaki istatistikleri de bunu açık bir şekilde gösteriyor.
Fakat playoff’ta Vougiouskas hayata geri döndü ve beklentilerin çok ötesinde bir katkı verdi. Pota altında Yeşillerin en skorer ismi olan Vougiouskas, ligin en iyi savunmacısı Tavares’e zor anlar yaşattı ve 7.3 sayı ortalama tutturdu.
Bu sürpriz performans Panathinaikos’u kurtarmadı ama Tavares’ten çok çeken diğer takımlar için nasıl bir oyuncuya ihtiyaçları olduğunu çok iyi gösterdi.
Melih Mahmutoğlu&Sinan Güler (Fenerbahçe Beko)
Seri istatistikleri: ortalama 9 dakika 5.8 sayı, 0.5 ribaund, 4.8 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 11 dakika 5.3 sayı, 0.8 ribaund, 4.0 EFF
Zalgiris karşısında çok sert bir seri oynayan Fenerbahçe Beko ise 2 yerli isminden çok kritik katkılar aldı.
Herhalde playoff serisi öncesi hiçbir analizde Melih Mahmutoğlu ve Sinan Güler’in bu seride rolü olacağı yazmıyordu çünkü kimse onların kritik anlarda sahada olmasını bile beklemiyordu. Fakat bu iki isim yaptıklarıyla seriyi Fenerbahçe lehine değiştirdi.
Daha önce playoff kariyerinde toplamda sadece 12 sayı atan Melih, bu seride ise toplamda 23 sayı attı ve bütün kariyerinin üstünde oynadı. Performansıyla Obradovic‘e öyle bir güven verdi ki çok zorlu geçen 3. maçı Sırp koç, Melih ile bitirdi. Milli oyuncu da bunun karşılığını maçı bitiren üçlüğü sokarak verdi.
Seri istatistikleri: ortalama 8 dakika 1.0 sayı, 1.3 asist, 1.3 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 4 dakika 1.5 sayı, 0.6 asist, 1.2 EFF
Fenerbahçe’ye geldiği günden beri saha içerisinde takımın parçalarından biri olamayan Sinan Güler ise EuroLeague’de ilk defa bunu başardı.
Yukarıda gördüğünüz gibi belki istatistiklerinde çok büyük bir değişim olmadı ama sahaya getirdiği enerji ve savunmada ortaya koyduğu akılla Fenerbahçe’ye çok yardımcı oldu. Öyle ki çok farklı biten ilk maçı bir kenara koyduğumuz zaman bile onun sahada olduğu anlarda sarı-lacivertliler, Zalgiris‘e 9 sayılık bir üstünlük kurdu. Seri öncesi oynaması bile beklenmeyen bir oyuncudan böyle bir katkı almak oldukça değerli.
Fenerbahçe’nin saha içerisinde birçok farklı problemle uğraştığı bir seride, bu iki beklenmedik performans sarı-lacivertliler için büyük bir avantaj oldu.
Nikita Kurbanov (CSKA Moskova)
Seri istatistikleri: ortalama 23 dakika 9.3 sayı, 4.0 ribaund, 0.8 asist, 11.0 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 16 dakika 5.4 sayı, 3.5 ribaund, 0.8 asist, 7.4 EFF
CSKA Moskova’nın sezonu oldukça tartışmalı geçiyor.
Koç Dimitris Itoudis’in işi hakkında çıkan söylentiler haricinde takım çok açık bir şekilde bölünmüş durumda. Bir tarafta takımın eskileri, diğer tarafta ise Amerikalı oyuncular var. Bu bölünmüşlük CSKA‘ın sezon içerisindeki rollerini de etkiledi. Yıllardır bi “De Colo” takımı olan CSKA’da liderlik koltuğu Cory Higgins ve Will Clyburn’e geçti. Bu değişim herkesi olduğu gibi Nikita Kurbanov’u da etkiledi.
Fakat playoff’ta gelen darbe her şeyi değiştirdi. Seri 1-1 olduktan sonra De Colo tekrardan merkeze geçerken Kurbanov da onun en büyük yardımcı oldu.
Seri boyunca 14/16 saha içiyle oynayan Rus forvet, Clyburn’un etkisiz kaldığı seride işlerin Rus devine dönmesini sağladı. 2015-2016’daki gibi takımın kalitesini artıran verimli rol oyuncu olan Kurbanov, seriyi 9.3 sayı ortalamayla tamamladı.
Özellikle son maçta 3/4 üçlük isabetiyle 15 sayı atmayı başarması CSKA’ın Final Four vizesi almasında büyük etki yaptı.
Shavon Shields&Darrun Hilliard (Baskonia)
Seri istatistikleri: ortalama 23 dakika 10.3 sayı, 1.8 ribaund, 1.3 asist, 8.3 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 24 dakika 9.7 sayı, 3.0 ribaund, 1.1 asist, 9.3 EFF
CSKA Moskova-Baskonia serisi öncesinde takımların güçlü olduğu alanlar oldukça açıktı. Baskonia‘nın pota altında nasıl CSKA‘ya büyük üstünlüğü varsa kanatlarda da CSKA’ın üstünlüğü vardı.
Sezonun ilk beşine girebilecek performans sergileyen Clyburn ile Higgins’e karşı istikrarsız diyebileceğimiz Shields-Hilliard ikilisini düşününce bu gayet normaldi. Seri içerisinde Baskonia’nın işleri dengelemek için buradaki farkı kapatması lazımdı ve öyle oldu. Bu ikiliye katılan Garino’nun da etkisiyle Clyburn ile Higgins’in beklentilerin altında seri geçirdi.
Hücumda ise Shavon iyi başladı fakat sonrasında düştü. İlk iki maçta 16.0 sayı ortalamayla oynayan Shavon, takımın ihtiyacı olan kısa skoreri karşıladı ve Baskonia’nın Moskova’dan maç çalmasını sağladı.
Seri istatistikleri: ortalama 23 dakika 12.3 sayı, 2.8 ribaund, 1.5 asist, 10.8 EFF
Normal sezon istatistikleri: ortalama 20 dakika 9.0 sayı, 2.9 ribaund, 1.1 asist, 6.4 EFF
Shavon, bu performansını Vitoria’da devam ettiremedi ama Hilliard bunu başardı.
2. maçın 3. çeyreğinde yaptığı patlamayla maçı çözen Amerikalı oyuncu, sezon boyunca hücumda olmadığı kadar etkili gözüktü. Zaten seriyi de %40 üçlük, %54.5 ikilik yüzdeleriyle 12.3 sayı ortalamasıyla tamamladı.
Shields ile Hilliard, seri öncesi beklentilerin üstüne çıkarak işlerini yaptı ama Baskonia’nın sıkıntılı guard rotasyonu iyice dibe vurunca seriyi Rus ekibi kazandı.
Not: İstatistik olarak EuroLeague ve overbasket’ten yararlanılmıştır.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!