NBA’de Şampiyonluk Yaşayıp Türkiye’de Oynayan 20 Oyuncu

by Utkan Şahin / info@eurohoops.net

Basketbol Süper Ligi, Avrupa’nın köklü ve önde gelen liglerinden biri. Hâliyle takımlarımızın Avrupa’da da nice önemli başarılar kazandığı ligimizde büyük oyuncular, efsanevi yıldızlar forma giydi.

Öyle ki dünyanın en büyük basketbol ligi NBA’de şampiyonluk sevinci yaşayıp ülkemizde bir takımın formasını terleten yıldızları da burada izlediğimiz oldu.

Eurohoops Fırın, bu fikirden yola çıkarak NBA’den şampiyonluk yüzüğünü aldıktan sonra ülkemizde izlediğimiz isimleri derlemeye karar verdi.

Huzurlarınıza 1980 yılından bu yana özgeçmişine “NBA Şampiyonu” unvanını yazdırabilmiş ve daha sonrasında da Türkiye topraklarında bizlere kendisini izletmiş 19 ismi taşıyoruz.

Beşiktaş Sompo Sigorta ile imzalayan James McAdoo’nun resmi olarak parkeye adım atmasıyla birlikte bu sayı 20’ye çıkacak.

Lafı fazla uzatmadan başlayalım…

Larry Spriggs

NBA’de şampiyonluk yılı: LA Lakers ile 1985’te
Türkiye kariyeri: Çukurova Sanayi, TOFAŞ ve Oyak Renault

NBA’de 169 maça çıkan Larry Spriggs, en iyi günlerini LA Lakers‘ta yaşadı.

1984/85 sezonunda Lakers’ta iyi bir rol oyuncusu olan Spriggs, 32 maçta ilk beş başladı. Playoff’ta da süre alan Amerikalı oyuncu final serisinde 3.2 sayı ortalamayla takımına yardımcı oldu.

Daha sonrasında Avrupa’ya gelen Spriggs, Real Madrid‘de bir sezon oynadıktan sonra Türkiye’de 3 farklı takımın formasını giydi.

Çukurova’yla efsanevi bir şekilde Cumhurbaşkanlığı Kupası kazanan Amerikalı forvet, basketbola da 1996’da Oyak formasıyla veda etti.

Billy Thompson

NBA’de şampiyonluk yılı: LA Lakers ile 1987 ve 1988’de
Türkiye kariyeri: Fenerbahçe (1993/1994)

Billy Thompson, NBA tarihinde özel bir listede çünkü kendisi hem NCAA şampiyonluğu hem de NBA şampiyonluğu yaşayan oyunculardan biri…

Kolejde Louisville ile şampiyonluğa ulaşan Thompson, NBA’de ise Lakers ile iki kez bu mutluluğu yaşadı. 1987’de çaylak olarak yer aldığı kadroda fena katkı vermeyen Thompson, 1988’de ise pek süre alma şansı bulamadı.

Daha sonrasında şansını başka takımlarda deneyen Amerikalı forvet, 1990’da Smaç Yarışması’na da katıldı. 1994’te Conrad McRae’nin yokluğuna daha fazla dayanamayan Fenerbahçe‘ye transfer olan Thompson, az sayıda maça çıktıktan sonra Türkiye’den ayrıldı.

Dennis Hopson

NBA’de şampiyonluk yılı: Chicago Bulls ile 1991’de
Türkiye kariyeri: Galatasaray (1996/1997)

1987’de 3. sırada seçilen Dennis Hopson, kötü anılan draft seçimlerinden biri. Scottie Pippen, Horace Grant, Reggie Miller gibi isimlerin önünden draft edildiği için de bu çok normal.

Kontratındaki problemler ve sakatlıklar sebebiyle Nets‘te bekleneni veremeyen Hopson, sadece 5 sezon NBA’de oynayabildi. Amerikalı forvet yine de bu 5 yıllık sürede kendine bir NBA yüzüğü kapmayı başardı.

Bulls hanedanlığının ilk şampiyonluğunda kadroda olan Hopson, o sezon 51 maçta oynadı ve takımına yardımcı olmaya çalıştı. Final serisinde de 1 maçta sahadaydı.

Bir sene sonra Avrupa’ya gelen Hopson, İspanya ve Fransa’da gezdikten sonra Galatasaray ile Türkiye’ye geldi fakat çok fazla kalıcı olamadı.

Stacey King

NBA’de şampiyonluk yılı: Chicago Bulls ile 1991, 1992 ve 1993’te
Türkiye kariyeri: Antalya BŞB (1997/1998)

Az iş, çok şampiyonluk!

Chicago Bulls tarafından draft edilen Stacey King, NBA’de çok uzun süre oynamadı ama 3 şampiyonluk kazanmayı başardı. Bulls’un ilk hanedanlık dönemindeki çekirdeğinde yer alan kalıplı pivot, Jordan sayesinde kariyerine 3 şampiyonluk yüzüğü yazdırdı.

Bulls sonrası NBA’de çok tutunamayan King, 1997’de Antalya’ya geldi ve kısa süre de olsa bir Avrupa deneyimi yaşadı.

King şimdilerde ise yerel bir kanalda yorumculuk yapıyor.

Richard Petruska

NBA’de şampiyonluk yılı: Houston Rockets ile 1994’te
Türkiye kariyeri: Galatasaray (1998/1999)

Richard Petruska, NBA’de sadece 22 maç oynadı ama hala hatırlanıyor çünkü o şampiyonluk kupasını elinden düşüren adam!

NBA’deki tek sezonunu 1993/94’te Rockets‘ta geçiren Slovak oyuncu, çok fazla oynamadı. Tüm sezon sadece 56 sayı attı ama kadroda tüm sezon yer alarak kariyerine şampiyonluk yazdırdı.

Belki de kupayı düşürdüğü için sonraki sezon Avrupa’ya dönen Petruska, 1998/99 sezonunda Galatasaray formasıyla Türkiye’ye geldi. O sezon Orhun Ene ve Patrick Durham ile birlikte takımı taşıyan Petruska, burada 13.6 sayı ve 8.0 ribaund ortalama tutturdu.

O performansından sonra da İspanya’ya transfer oldu.

Tim Breaux

NBA’de şampiyonluk yılı: Houston Rockets ile 1995’te
Türkiye kariyeri: Galatasaray (1998/1999)

Houston’da şampiyonluk yaşayıp 1998/1999’da Galatasaray forması giyen tek isim Petruska değildi.

Tim Breaux de aynı yoldan geldi. Tek farkları Breaux’un 1995’te şampiyonluk yaşaması oldu. 3 yıl NBA’de oynayan Breaux, rotasyonun arkasında yer alan bir isim olarak Rockets‘taydı. Zaten playoff’ta da hiç süre almadı ama 1995’teki şampiyonluk yüzüğünü takmayı başardı.

Çok fazla NBA’de tutunamayan Breaux, 1998’de Galatasaray ile Türkiye’ye geldi ama Petruska’nın aksine hayal kırıklığı yarattı. Ondan beklenen daha fazlasıydı ama o vasat kaldı.

Zan Tabak

NBA’de şampiyonluk yılı: Houston Rockets ile 1995’te
Türkiye kariyeri: Fenerbahçe (1998/1999)

Zan Tabak ise hem EuroLeague hem de NBA şampiyonluğu yaşayarak az sayıda oyuncunun başardığını gerçekleştirdi.

Unutulmaz Jugoplastika kadrosunda yer alan Tabak, 3 EuroLeague kupası kazanırken NBA’de de Rockets ile kupayı kaldırdı. Hırvat pivotun Türkiye’ye yolu ise lokavt sayesinde düştü.

O sezon EuroLeague’de mücadele eden Fenerbahçe, göz alıcı bir kadro kurarken Tabak da o kadronun yıldızlarından biriydi. Lokavt bitmesine rağmen geri dönmeyen yıldız pivot, 1 sezon boyunca burada oynadı.

Daha sonra ise Indiana ile anlaşarak NBA’e geri döndü.

Mehmet Okur

NBA’de şampiyonluk yılı: Detroit Pistons ile 2004’te
Türkiye kariyeri: Oyak Renault, TOFAŞ, Anadolu Efes, Türk Telekom

Türk basketbolunun en büyük efsanelerinden biri de 2004’te tarihe geçerek bu listeye girmeyi hak etti.

NBA öncesinde Oyak, TOFAŞ ve Efes forması giyen Mehmet Okur, 2004’te Detroit “Bad Boys 2” Pistons kadrosunun bir parçasıydı. O sezon 9.6 sayı ortalama tutturan efsane isim, playoff’ta da hem Pacers hem de Lakers karşısında kritik katkılar verdi ve NBA şampiyonu olarak Türk basketbol tarihine geçti.

Daha sonra All-Star seçilerek bir ilki daha bizlere yaşatan Mehmet Okur, sakatlıklar sebebiyle maalesef basketbolu erken diyebileceğimiz bir yaşta bıraktı.

Yine de 2011’deki lokavt sayesinde onu Türk Telekom formasıyla tekrardan Türkiye’de izleme şansı bulduk.

Mike James

NBA’de şampiyonluk yılı: Detroit Pistons ile 2004’te
Türkiye kariyeri: Aliağa Petkim (2011)

2004’te şampiyon Pistons kadrosunda yer alıp Türkiye’de oynayan tek isim Mehmet Okur değil. NBA tarihinin en büyük gezginlerinden Mike James de bu geçmişe sahip.

12 yıllık NBA kariyerinde tam 11 farklı takımın formasını giyen James, 2004’te ise doğru zamanda doğru yerdeydi. Sezon ortasında Pistons’a gelen Amerikalı guard, yedek guard olarak playoff’ta da takımına yardımcı oldu ve şampiyonluk yaşadı.

2010/2011 sezonunda yolu Türkiye’ye düşen James, 11 maç Aliağa forması giydi ve 12.3 sayı, 3.4 asist ortalamasıyla mücadele etti.

James White

NBA’de şampiyonluk yılı: San Antonio Spurs ile 2007’de
Türkiye kariyeri: Fenerbahçe (2007/2008)

Türkiye’ye gelen en atlet oyunculardan biri olan James White ise sadece 6 maç oynayarak kariyerine NBA şampiyonluğu yazdırdı.

Çaylak sezonunda Spurs forması giyen White, sezonun genelini G-League’de geçirse de sezonu Spurts’te tamamladığı için şampiyonluk yüzüğü kazandı. O sezondan sonra Türkiye’ye şampiyonluk apoletiyle gelen White, maalesef beklentilerin altında ezildi.

O sezon Fenerbahçe, EuroLeague’de playoff oynasa da White, atletizminden başka bir yetenek gösteremedi ve hayal kırıklığı oldu.

Fenerbahçe’den sonra farklı dönemlerde Knicks ve Rockets formalarıyla NBA’de oynayan Amerikalı forvet, şimdilerde ise İtalya 2. Ligi’nde oynuyor.

Adam Morrison

NBA’de şampiyonluk yılı: Los Angeles Lakers ile 2009 ve 2010’da
Türkiye kariyeri: Beşiktaş (2012)

Adam Morrison, NBA draft tarihinin en büyük hatalarından biri.

2006’da 3. sıradan seçilen Morrison, dizinden yaşadığı sakatlık sonrası sadece 4 sezon NBA’de tutunabildi. Gösterdiği kötü performans neticesinde de tarihin en kötü seçimlerinden biri olarak akıllara kazındı.

Yine de kötü bile olsa Morrison’un 2 şampiyonluğu var. 2008/2009 sezonunda Lakers‘a takaslanan Morrison, sadece 2 playoff maçı oynadı ama kadroda yer aldığı için üst üste 2 şampiyonluk kazandı.

O şampiyonluklar sonrasında Kızılyıldız ile Avrupa’ya gelen Morrison, oradan da Beşiktaş‘a geçti.

Siyah-beyazlıların 3 kupalı sezonunda kısa bir süre rol alan Morrison, burada Türkiye Kupası kazandı fakat kalıcı olamadığı için diğer 2 kupada yer almadı.

Sasha Vujacic

NBA’de şampiyonluk yılı: Los Angeles Lakers ile 2009 ve 2010’da
Türkiye kariyeri: Anadolu Efes, İstanbul BŞB

Los Angeles Lakers‘ın şampiyon çekirdeği nedense Türkiye’de büyük ilgi gördü çünkü o kadrodan tam 3 oyuncu buraya geldi. Sasha Vujacic ise onlardan biri.

Tam 10 sezon NBA’de oynayan Sloven yıldız, 2004-2010 yılları arasında Lakers’ın rotasyon oyuncusu olmayı başardı. Kobe-Gasol-Odom’lu çekirdeğin kenardan gelen şutörü olan Vujacic, çok istikrarlı olmasa da zaman zaman önemli katkılar verdi.

Savunması sebebiyle çok fazla sahada kalamadı ama özellikle 2. şampiyonlukta Celtics serisinin 6. maçında kritik şutları soktu.

2011’de Efes ile Avrupa’ya geri dönen Vujacic, büyük bir heyecan yaratsa da aldığı paranın karşılığını pek veremedi. İstatistikleri iyi olsa da ondan beklenen liderliği yapamadı ve kötü hatırlarla lacivert-beyazlılardan ayrıldı.

Daha sonra Türkiye’ye İBB formasıyla geri dönen tecrübeli oyuncu, ilginçtir buradan NBA’e geçiş yaptı ve 2 sezon da Knicks forması giydi.

Jordan Farmar

NBA’de şampiyonluk yılı: Los Angeles Lakers ile 2009 ve 2010’da
Türkiye kariyeri: Anadolu Efes, Darüşşafaka

Lakers‘ta şampiyonluk yaşayıp, Türkiye’ye gelen son oyuncu ise Jordan Farmar!

Türkiye’de hem Efes hem de Daçka formalarıyla izlediğimiz Jordan Farmar, NBA’de 500’den fazla maçta şans buldu. Kariyerine başladığı Lakers’ta iki kere şampiyonluk gördü. Kenardan gelen Amerikalı guard, takımının iki şampiyonluğununda da en skorer 7. isim oldu.

Lakers kariyerinin ardından NBA’de New Jersey forması giyen Farmar, lokavt ile geldiği Maccabi’de dikkat çekici bir performans sergiledi. Bu performansın etkisiyle Farmar, 2012’de 5 milyon dolarlık bir kontratla Efes’e geldi.

Verim/maliyet oranında zaman zaman eleştirilse de lacivert beyazlıların modern EuroLeague’deki en iyi sezonlarından birini geçirmesine yardımcı oldu.

İlk Türkiye macerası sonrası NBA’e geri dönen Farmar, ardından Avrupa’da Daçka ve Maccabi formaları giydi.

Rodrigue Beaubois

NBA’de şampiyonluk yılı: Dallas Mavericks 2011’de
Türkiye kariyeri: Anadolu Efes

Rodrigue Beaubois, şu anda Türkiye’de oynayan oyuncular arasında bu unvana sahip tek isim!

Fransa’da parladıktan sonra Dallas’a giden Beabouis, oldukça potansiyelli bir isimdi. Sonuçta kaç kişi çaylak sezonunda NBA’de 40 sayı atmayı başarıyor ki?

O yaptı fakat sakatlıklara engel olamadı. Dallas’ta neredeyse her sezon sakatlanan Beaubois, 4 sezonda da 60 maçı göremedi. Fransız guard 2011’de şampiyon Dallas kadrosunun bir parçasıydı. Fakat o sezon da sakatlık sebebiyle sadece 28 maçta oynayabildi. Yine de kadroda bulunduğu için şampiyonluk yüzüğünü kaptı.

Teksas’ta 4 sezon geçirdikten sonra 2014’te Avrupa’ya geri dönen Beaubois, sakatlıklardan başını sıyırınca burada kendine bir EuroLeague kariyeri kurmayı başardı.

Geçen yaz Türkiye’ye Efes ile gelen Fransız guard, Efes‘in EuroLeague finali oynamasına yardımcı oldu.

Dexter Pittmann

NBA’de şampiyonluk yılı: Miami Heat 2012’de
Türkiye kariyeri: TED Kolejliler

2010’da Chris Bosh, LeBron James ve Dwyane Wade üçlüsünü yan yana getirmeyi başaran Miami Heat, bu üçlüyü kurarak büyük bir değişimin öncüsü oldu.

Bu değişimin etkisi bugün bile NBA’de hissedilirken Türkiye’de de hissedilen başka bir küçük değişim de oldu. Maaş bütçesi dolu olduğu için o dönem Heat, uzun rotasyonuna boyu 2.05’i geçen herkesi askere çağırır gibi davet ediyordu.

Pittman da o dönemin eserlerinden biri. Biraz da zorunluluktan sahada kalan 2.11 boyundaki oyuncu, Heat’in ilk şampiyonluğunda 35 maçta görev aldı. Playoff’ta Heat başka çözüm bulunca ona gerek kalmadı. Yine de Amerikalı pivot, kadroda olduğu için şampiyonluk yüzüğünü kaptı.

Sonraki sezon takaslanan Pittman, başka bir takımda kalıcı olamadı ve yolu Avrupa’ya düştü. TED Kolejlilere sezon ortasında katılan ve 22 maçta oynayan Pittman, 8.3 sayı, 3.9 ribaund ortalamalarıyla sezonu tamamladı.

Jarvis Varnado

NBA’de şampiyonluk yılı: Miami Heat 2013’te
Türkiye kariyeri: İstanbul BŞB (2016/2017)

Sırada Miami Heat‘in o döneminden başka bir oyuncu var.

Boston Celtics ile NBA kariyerine başlayan Varnado, Miami Heat’e sezon ortasında 10 günlük kontratlarla geldi.  Çok fazla oynamadı. Sadece 8 maça çıktı ama kontratı sezon sonuna kadar uzatıldı.

Kenarda oturarak NBA şampiyonluğuna ulaşan Amerikalı pivot, daha sonrasında başka NBA ekiplerinde de şansını denese de neticede Avrupa’ya geldi.

2016 yazında İBB’e transfer olan Varnado, burada da pek kalıcı olamadı. 9 maçta 6.1 sayı, 4.3 ribaud ortalama tutturan Varnado, sezon ortasında takımdan ayrıldı.

Austin Daye

NBA’de şampiyonluk yılı: San Antonio Spurs 2014’de
Türkiye kariyeri: Galatasaray (2016/2017)

San Antonio Spurs‘ün NBA’deki son şampiyonluğunda kadroda yer alan Austin Daye, 293 maçlık önemli bir NBA kariyerinin aksine o yıl ortasında Toronto Raptors‘tan San Antonio Spurs’e gitti.

Spurs formasını normal sezonda yalnızca 14 maçta giyip ortalama 8.5 dakika sahada kalan Daye, playofflarda ise yalnızca tek maça çıktı ve sahada bulunduğu altı dakikada yalnızca 1 ribaund üretti.

Daha sonra 2014-15 sezonunun ortasında Atlanta Hawks‘a gitse de orada da kalıcı olamadı ve Pesaro ile İtalya Ligi’nin yolunu tuttu. Kısa bir dönem de Bahreyn’de oynayan Daye, 2016-17 sezonunda EuroLeague’de mücadele eden Galatasaray‘a katıldı.

Sarı-kırmızılılar için işlerin istendiği gibi gitmediği sezonda zaman zaman özellikle savunmasıyla nedeniyle yoğun şekilde eleştirilen Daye, sakatlıkların da etkisiyle bekleneni veremedi ve sezon sonunda takımdan ayrıldı.

Jeff Ayres

NBA’de şampiyonluk yılı: San Antonio Spurs 2014’de
Türkiye kariyeri: Eskişehir (2017/2018)

NBA’de 237 maça çıkan Jeff Ayres de bu mutluluğu Spurs‘te yaşadı.

2013 yazında Spurs’e geçen Amerikalı pivot, yedek pivot olarak takımına yardımcı oldu. Normal sezonda 73 maça çıkan Ayres, playoff’ta da süre buldu ve şampiyonluk sezonunu NBA’deki en iyi sezonunu geçirerek taçlandırdı.

Ayres daha sonrasında NBA’de pek kalıcı performans gösteremedi ve yolu Avrupa’ya düştü. Kısa bir süre CSKA forması giyen Amerikalı pivot, 2017/2018 sezonunda da Eskişehir’de oynadı.

Türkiye’de sezonun ilgi çekici performanslarından birini sergiledi. O performanstan sonra kısa bir dönem Lakers‘a giden Ayres, sonrasında Japonya yolcusu olu.

Zaza Pachulia

NBA’de şampiyonluk yılı: Golden State Warriors 2017 ve 2018’de
Türkiye kariyeri: Ülkerspor ve Galatasaray

Gürcü pivot aslında bizler için hiç de yabancı birisi değil. Profesyonel kariyerine Ülker’de başlayan Zaza, Hidayet, Mehmet gibi NBA’de gösterdiği performansla hep gazetelerde yer aldı.

Ülker’den sonra NBA’de 16 yılda 7 farklı takımın formasını giyen Zaza, en büyük zaferi de Warriors ile yaşadı. Bogut ayrıldıktan sonra Warriors’ın sertlik koyan pivotu olan Gürcü yıldız, 2 yılda 2 şampiyonluk yaşadı. Takıma olan en büyük iyiliğini de Kawhi’nin sakatlanmasına sebep olarak yaptı.

Zaza, Ülker dışında ülkemizde lokavt zamanında Galatasaray ile anlaşarak sarı kırmızılı forma giydi.

James McAdoo

NBA’de şampiyonluk yılı: Golden State Warriors 2015 ve 2017’de
Türkiye kariyeri: Ülkerspor ve Galatasaray

James McAdoo, NBA’de üç yıl boyunca Golden State Warriors bir sene de Philadelphia 76’ers formalarını terletti. NBA kariyeri boyunca tarihin en büyük hanedanlıklarından birisinin de parçası olan forvet oyuncusu, 2015 ve 2017 sezonlarında Warriors formasıyla iki yüzük aldı.

NBA kariyeri boyunca toplam 111 karşılaşmada forma giyen McAdoo, 3.0 sayı – 1.7 ribaund – 0.3 asist ortalamalarıyla oynadıktan sonra 2019-20 sezonunun başında ülkemize Beşiktaş Sompo Sigorta formasıyla geldi.

Siyah beyazlı takım ile 11’i ING Basketbol Süper Ligi’nde 7’si de Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde olmak üzere toplam 18 maça çıkan McAdoo, bu süre boyunca ligde maç başına 20.7 dakika süre alırken 8.55 sayı -6.64 ribaund ve 0.82 asist ortalaması yakaladı. McAdoo, Avrupa arenasında çıktığı maçlarda ise 26.4 dakika sahada kalarak siyah beyazlı ekibe 10.86 sayı – 9.29 ribaund ve 0.86 asistlik katkı verdi.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!