by Mehmet Bahadır Akgün & Buğra Uzar / buzar@eurohoops.net
Fenerbahçe, özellikle Zeljko Obradovic ve Maurizio Gherardini göreve başladıktan sonra Avrupa’nın en gözde kulüplerinden biri haline dönüştü. Dolayısıyla serbest kalan oyuncuların ilk tercihlerinden birisi de olmayı başardı.
Sarı lacivertliler yıllardır EuroLeague’in en büyük şampiyonluk adaylarından birisi. Hatta Final Four’a kalmak artık Fenerbahçe için sıradan bir aktivite oldu desek yanlış olmaz. Tabii ki bunda en büyük pay işin direksiyon kısmındaki Zeljko Obradovic ve Maurizio Gherardini’nin. Fakat yıllar boyunca Fenerbahçe’nin kadrosunda birbirinden değerli isimlerin yer aldığı da bir gerçek. Öyle ki bu ikili göreve başladığından bu yana her yaz Avrupa, hatta dünya çapında ses getirecek transferlere imza atıldı.
Fenerbahçe Beko için bu yaz da durum farklı değildi. Nicolo Melli ve Marko Guduric gibi iki kritik parçasını NBA’e kaybeden takım, bu iki ismin yerini olabilecek en iyi şekilde doldurmayı başardı. Nando De Colo ve Derrick Williams, sarı lacivertli formayı giyen büyük yıldızlar halkasının en yeni iki zinciri oldular. Bu ikili sarı lacivertlilerin ne ilk ne de son transfer bombaları…
Eurohoops da tam da bu konuyla ilgili bir kez daha tarih sayfalarını karıştırmaya başladı ve Fenerbahçe’nin Obradovic’le Gherardini göreve başladıktan sonra yaptığı büyük transferleri sıraladı. Sizi bu listeye almadan önce kriterlerimizi açıklamamız gerek.
Öncelik verdiğimiz kriter transferin yarattığı sansasyondu. Yani bu transferin gerek Avrupa gerekse dünyada yarattığı yankı, bu sıralamayı yaparken dikkate aldığımız ilk etken oldu. Sonrasında ise bu büyük yıldızların Fenerbahçe formasıyla gösterdiği performans ve elde ettiği başarıları dikkate aldık. Sizlerin sıralamasını duymaktan da mutluluk duyacağımızı belirtelim.
Evet… Daha fazla zaman kaybetmeden sizleri Fenerbahçe’nin Obradovic ve Gherardini döneminde yaptığı en iyi 12 transferle baş başa bırakalım! Keyifli okumalar!
12. BRAD WANAMAKER
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2017
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2017-2018
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 70 maç, 23,7 dakika, 11,4 sayı, 2,2 ribaund, 3,5 asist
Fenerbahçe o dönem Darüşşafaka ile yollarını ayıran Doğuş Grubu ile yollarını birleştirmiş ve son dönemde üst düzeyde yaptığı yatırımlarını aynı seviyede tutabilecek sponsorluk anlaşmasını imzalamıştı. Sarı-lacivertli spor kulübünün basketbol branşının ismi artık Fenerbahçe Doğuş olarak anılacaktı ve önceki sezon Darüşşafaka forması giyen bazı yıldızlar da Avrupa’nın çeşitli takımlarına giderken Brad Wanamaker da Fenerbahçe’nin yolunu tutuyordu.
Özellikle Andrea Trinchieri ile Brose Bamberg‘de kendisini tüm Avrupa’ya göstermeye başlayan Brad Wanamaker, 2016-2017 sezonunda David Blatt’in çalıştırdığı Darüşşafaka’da performansının zirvesine çıkacak işler yaptı. Turkish Airlines EuroLeague’de takımını playofflara taşıyan Wanamaker, sezon bitiminde ise Avrupa’nın gözde oyun kurucularından biriydi.
Bilhassa çok güçlü fiziği ve topla birlikte potaya gidebilmesi ile tüm dikkatleri üzerine çeken Wanamaker, Avrupa transfer piyasasında artık yaz kapandı denirken sarı-lacivertli takımın yolunu tuttu. 6 Eylül 2017 günü Fenerbahçe ile anlaşma sağlayan Wanamaker, yeni katıldığı takımındaki ilk ve tek sezonunda çok kez eleştiri oklarının hedefinde de yer aldı.
Ancak bir kez daha onun için fark yaratan fiziği ve yetenekleri sayesinde Kostas Sloukas ile birlikte takımın kısa rotasyonunda kilit parça olmayı başardı. Fenerbahçe, onun skor ve asistleriyle öne çıktığı maçlarda galibiyete hep çok daha fazla yakındı. Neticede sezonun Mayıs ayı geldiğinde ona sahip olan sarı-lacivertli takım, EuroLeague’de şampiyonluk unvanını korumak hedefiyle Belgrad’daki Final Four’da yerini aldı. Belki final maçında istenilen sonuç alınamadı ancak Avrupa ikincisi Fenerbahçe lige de bomba gibi döndü ve Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde şampiyonluğa uzandı. O şampiyonlukta final serisinin MVP’si ise Brad Wanamaker’dan başkası değildi.
Neticede tüm eleştirilere rağmen Fenerbahçe kariyerine bir MVP ödülü, bir Cumhurbaşkanlığı Kupası ve bir de lig şampiyonluğu sığdıran Wanamaker, istatistiksel olarak da hiç de fena bir sezonu geride bırakmadı. Sezon sonunda Boston Celtics‘ten kariyerinin ilk NBA kontratını alması da bunun bir kanıtıydı. Listemizdeki en iyi transferler arasına girse de bu listede bu kadar aşağıda olmasının tek sebebi ise bir türlü oturmayan kimya oldu. Ancak öyle veya böyle Wanamaker, Obradovic ile Gherardini ikilisinin yaptığı en büyük transferlerden biri.
11. NIKOLA KALINIC
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2015
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2015-….
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 242 maç, 22,7 dakika, 8,0 sayı, 3,2 ribaund, 2,2 asist
Nikola Kalinic‘in Fenerbahçe’ye imza attığı gün kendisine ve bu transfere yönelik eleştiriler düşünülünce bugün geldiği nokta inanılmaz gibi gözüküyor. Sırp yıldız, son dört sezondur Fenerbahçe’nin en kilit oyuncularından biri ve bu durum gelecek sezon da aynı şekilde devam edecek gibi gözüküyor. Yine de gelin Kalinic’in imza attığı günlere bir geri dönelim.
2010-2011 sezonunda Novi Sad ile başlayan profesyonel kariyerinde çok hızlı tırmanan Kalinic, iki sezonluk Vojvodina macerasının ardından 2013-2014 sezonunu Radnicki’de 7DAYS EuroCup’ta mücadele ederek geçirmişti. Ardından Turkish Airlines EuroLeague takımlarından Kızılyıldız’ın dikkatini çeken Sırp forvet, bir sezon da kırmızı-beyazlı formayı giydi.
Ancak tüm bunlar Kalinic’in kendisini en üst seviyede kanıtladığına yetecek doneler değil zira Kızılyıldız, düşük bütçesine rağmen başarılı işler yapsa da EuroLeague’in üst düzey takımlarından biri değil. Hâl böyle olunca da takıma geldiğinde henüz 24 yaşını doldurmamış ve hiçbir üst düzey takımda kendisini ispat etmemiş, şutundan şüphe edilen bir forvete ciddi bir bonservis ödenmesi Fenerbahçe taraftarının kafasını karıştırmıştı. Nitekim ilk sezonunda Real Madrid ile oynanan playoff serisine kadar da Kalinic, taraftarın kafasındaki soru işaretlerini silmeyi pek başaramamıştı.
Ancak oradan itibaren yükselen grafiği, Fenerbahçe’nin ihtiyaç duyduğu tüm anlarda sahadaki pis işleri yapabiliyor olması ve dahası sezonun en kritik dönemi ne zaman gelse performansını yükseltmesi onu sarı-lacivertli taraftarın sevgilisi hâline getirdi. Sakatlıklarla boğuştuğu 2017-2018 sezonu hariç Kalinic, her zaman Fenerbahçe taraftarının sahada görmek isteyeceği işler yapmayı başardı. EuroLeague şampiyonluğunda da büyük pay sahibi olan yıldız oyuncu geldiği günden bu yana üç de lig şampiyonluğu yaşadı.
Bu listede sıralamasının bu kadar düşük olmasının tek sebebi geldiği gün kafalarda yer alan soru işaretleri. Yoksa istikrarlı performansı onu bambaşka bir listede bambaşka yere taşıyabilirdi.
10. BOBBY DIXON
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2015
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2015-….
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 300 maç, 20,8 dakika, 9,9 sayı, 2,3 ribaund, 2,7 asist
Nikola Kalinic gibi Bobby Dixon da 2015-2016 sezonu öncesi Fenerbahçe’ye katılmıştı ve tecrübeli guardın imzasına ilişkin de soru işaretleri yok değildi. Tarihinin ilk Final Four’unu geride bırakan Fenerbahçe, Real Madrid karşısında yarı finalde alınan ağır mağlubiyet sonrası yeni sezon planlarında daha sert ve özellikle mental olarak daha güçlü bir takım kurma planları yapıyordu ve bunun için de piyasada gidilebilecek en doğru isimlerden biri elbette Dixon’dı. Chicago ghettolarından çıkmış, her şeyini tırnaklarıyla kazıyarak elde etmiş ve nihayet Pınar Karşıyaka’yı 28 yıl sonra gelen şampiyonluğa taşımış, kısaca hayatı boyunca zorlukların üstesinden en büyük mücadele ile gelmiş bu kısa boylu, koca yürekli adamın mental olarak ne kadar güçlü olduğunu herkes biliyordu.
Ancak 32 yaşında, 1,78 boyunda, EuroLeague seviyesinde yalnızca bir kez ve onda da herhangi bir iddiası olmayan bir takımda oynamış bu adamın transferi -yerli statüsünde olmasına rağmen- ciddi bir soru işareti de doğurmuyor değildi. Yarı finalde Fenerbahçe Ülker’i yıkan Bobby Dixon evet, Pınar Karşıyaka’yı şampiyonluğa da taşımıştı ancak rakiplerin Milos Teodosic – Nando De Colo, Sergio Rodriguez – Sergio Llull gibi guard ikilileri ile sahne aldığı ortamda Dixon elbette ki tartışmalı bir tercih olacaktı.
Oynadığı yıllar boyunca Bobby Dixon, bütün şüpheleri, bütün soru işaretlerini silip attı. Yaşı ilerlese de onun büyük oyunu değişmedi. El yakan topları kaldırıp attı, Berlin’deki meşhur finalde Fenerbahçe geriden gelirken maç sonunda takımını öne geçiren üçlüğü de o attı. Neticede Bobby Dixon, o imzayı en başta niye attığını defalarca kanıtladı ve son olarak 2018-2019 sezonu içerisinde tecrübeli yıldız ile bir kez daha sözleşme uzatıldı.
Bobby Dixon, hâlâ en yüksek seviyede mücadele edebileceğini herkese her gün bir daha kanıtlıyor ve sırf bu bile onu Zeljko Obradovic döneminin en büyük transferlerinden biri yapmaya yetiyor.
Dixon, üst üste beş Final Four’un dördünde Fenerbahçe’nin oyuncusuydu ve şampiyonluk sezonunda da asla sorumluluktan kaçmadı. Bu süreçte ayrıca üç lig şampiyonluğu daha yaşadı.
9. NICOLO MELLI
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2017
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2017-2019
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 144 maç, 24,5 dakika, 8,3 sayı, 4,6 ribaund, 1,9 asist
Profesyonel kariyerine Reggio Emilia’da başlayan Nicolo Melli, daha sonra Milano‘da henüz 19 yaşındayken Turkish Airlines EuroLeague’deki ilk maçına çıktı. 19 yaşında İtalya’da önemli bir gelecek vaat eden o çocuğun patlamayı yapması ise biraz vakit aldı. Yeteneğinden ve bilhassa da oyun aklından emin olunan Melli, takımdaki yapının da etkisiyle oyununu ileriye taşımakta zorlandı. 2013-2014 sezonunda Milano formasıyla o sezonu şampiyon tamamlayacak Maccabi Tel Aviv karşısında playoff da oynadı ancak istediği sıçramayı yapamıyordu.
Daha sonra Brose Bamberg çatısı altında Andrea Trinchieri ile çalışmaya başlaması bir anlamda onun da kaderini değiştirdi. Brose Bamberg forması giydiği iki sezonda tüm Avrupa’nın dikkatini çekmeyi başaran Nicolo Melli, Georgios Printezis ve Tornike Shengelia gibi isimlerle kıtanın en iyi uzun forvetlerinden biri olmayı başardı. Artık orta sıraların sempatik takımı Brose Bamberg’den bir sonraki adımı atma, zirve takımların akıllı oyuncusu, belki de yıldızı olma zamanı gelmişti.
Neticede o takımlar arasında Fenerbahçe, hepsinden bir adım öne çıktı ve İtalyan yıldızın yeni adresi oldu. Fenerbahçe’de rolünün de etkisiyle belki hiçbir zaman o yıldız olmadı ancak hiçbir zaman da hayal kırıklığına uğratmadı. Zaman zaman sarı-lacivertli taraftarın -en azından bence- haksız eleştirilerinin hedefinde yer alsa da Nicolo Melli, takıma katıldığı ilk günden itibaren elinden gelenin fazlası ile mücadele etti. Bilhassa 2018-2019 sezonunda takımdaki sakatlıkların sayısı arşa çıkmışken Melli ağrılarına rağmen hiç geri adım atmadı ve sezon sonuna kadar her maçta sahada yerini aldı.
Neticede görece kısa sayılabilecek bir sürede sarı-lacivertli taraftarın aklında EuroLeague şampiyonluğu olmasa da iki Final Four ve çok sayıda güzel hatıra bırakarak NBA yolcusu oldu. Dahası bunu yaparken takımına bir de para kazandırmayı başardı.
Nicolo Melli, Gherardini – Obradovic ikilisinin en parlak döneminde Avrupa’nın önemli takımlarına rağmen takıma kazandırmayı başardığı bir yıldız olarak geldi ve daha büyük bir oyuncu olarak takımdan ayrıldı.
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2015
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2015-….
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 255 maç, 23,8 dakika, 10,1 sayı, 2,1 ribaund, 4,6 asist
Kostas Sloukas, Ege’nin karşı tarafından Misak-ı Milli sınırlarına geçmeye karar verdiği zaman Olympiakos’ta yıllardır yardımcı genç oyuncu rolünü başarıyla oynuyordu ancak sahip olduğu yeteneklerle o hep daha fazlasını istiyordu. Halbuki iki Turkish Airlines EuroLeague şampiyonluğu kazandığı Pire’de kalıp ustası Vassilis Spanoulis’ten öğrenmeyi tercih etse belki de bünyesinde adım adım büyüdüğü kulübün yeni büyük kahramanı olabilirdi.
Ancak henüz 25 yaşındaki Kostas Sloukas’ın lider olmak için beklemeye ne niyeti ne de sabrı vardı. Neticede bu umut ve hedefle 2015 yazında henüz ilk Final Four deneyimini çok önemli ve biraz da acı bir tecrübe ile geride bırakan Zeljko Obradovic Fenerbahçe’sine katıldı. Daha sonrasında birçok kez röportajlarında sarı-lacivertli takıma katılırken en belirleyici faktörlerden birinin kendisi için Obradovic olduğunu ve Sırp çalıştırıcının kendisine göre Avrupa’nın en büyüğü olduğunu söyleyen Sloukas, 8 EuroLeague şampiyonluğu bulunan Obradovic’in takımında lider olmaya geliyordu.
Yıldız oyuncu henüz ilk resmi maçında Darüşşafaka karşısında son anlarda attığı üçlük ile aslında nasıl bir Fenerbahçe kariyeri olacağının fragmanını sunmuştu bizlere ancak ilk yılı ciddi anlamda sancılı geçti. Özellikle sakatlıklar yüzünden zaman zaman sahalardan uzak kalan Sloukas, sezonun sonuna kadar ritmini bulmakta zorlandı. Ritmini doğru zamanda bulup tecrübesiyle Final Four’da Fenerbahçe’ye yardımcı oldu ancak 2016 Berlin’de kupaya uzanan CSKA Moskova oldu. Dahası Sloukas da umduğu gibi takımın tek lideri konumunda değildi.
Özellikle 2016-2017 sezonunda kritik anlarda Bogdan Bogdanovic sahne alıyor ve takımın lideri olarak öne çıkıyordu. Nitekim o sezonu şampiyon tamamlayan Fenerbahçe’nin Ekpe Udoh ile birlikte en etkili iki oyuncusundan biri olan Bogdanovic, sezon sonunda NBA yolcusu oldu. Bu da artık 27 yaşındaki Sloukas için bir başka kapının daha açılması anlamına geliyordu. Artık Fenerbahçe, sahada onun takımı olacaktı. Her fırsatta yıldızına olan güvenini dile getiren Obradovic, 2017-2018 sezonu itibariyle sahada ipleri çok büyük oranda onun eline teslim etti.
Sloukas da takımını her iki sezonda da Final Four’a taşırken geçtiğimiz sezon bir de EuroLeague’de Yılın Takımı’nın guardı olarak bir kez daha övgü ve alkışa mazhar oldu. Neticede Yunan yıldız, şu ana kadar dört sezonluk sarı-lacivertli kariyerinde dört Final Four, üç final ve bir de şampiyonluk yaşadı.
Fenerbahçe de onu bu yaz üç yıllık yeni bir sözleşme ile ödüllendirdi…
7. GIGI DATOME
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2015
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2015-….
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 277 maç, 23,1 dakika, 9,9 sayı, 3,8 ribaund, 1,3 asist
Gigi Datome‘nin Fenerbahçe için önemini saha içinde yaptıklarıyla sınırlı kalarak anlatmamız mümkün değil ancak gelin önce yıldız oyuncunun sarı-lacivertli takımla anlaşmadan önce kariyerinde neler yaptığına bir bakalım.
Turkish Airlines EuroLeague kariyerine Montepaschi Siena ile başlayan Datome, İtalyan basketbolunun altın çağında daha sonra Lottomatica Roma formasını giydi. Henüz 17 yaşında EuroLeague kariyerine başlayan ve 26 yaşında Detroit Pistons formasıyla ilk NBA deneyimini yaşayan Datome için işler Yeni Dünya’da pek de istediği gibi gitmedi. Ertesi sezon kısa bir süre Boston Celtics forması da giyen İtalyan forvet, 2015-2016 sezonu öncesi Avrupa’ya dönüş kararı aldı ve hâliyle bu kadar net bir şutörün de Eski Kıta’da çok sayıda talibi vardı.
Bunlar arasında en ciddi ekipler olarak CSKA Moskova ve Fenerbahçe dikkat çekiyordu ve Obradovic – Gherardini ikilisinin de etkisiyle Datome, sarı-lacivertli kulübe anlaşmaya vardı.
Henüz ilk sezonunun sonunda EuroLeague şampiyonluğunu tek topla kaçıran, Basketbol Süper Ligi’nde şampiyonluğa uzanan ve final serisinin de MVP’si seçilen Datome, Avrupa şampiyonluğu için bir yıldan fazla beklemek zorunda kalmadı. Yıldız oyuncu 2017’de hem lig şampiyonluğu hem de EuroLeague şampiyonluğu yaşarken takip eden iki sezonda da Fenerbahçe formasıyla Final Four’da yer aldı.
Yavaşlayan ayakları ve zaman zaman savunmada zaafiyet yaratmasına rağmen Obradovic‘in vazgeçemediği yıldızın katkısını saha içinde yaptıklarıyla ölçmenin mümkün olmadığını efsanevi çalıştırıcı net bir cümleyle ortaya koyuyor:
“Ben burada olduğum sürece Datome bizimle olacak.”
İtalyan forvet, kariyerinin en iyi yıllarını Fenerbahçe’de geçiriyor ve her iki tarafın da mutlu olduğunu yeni imzaladıkları üç yıllık sözleşme gösteriyor.
6- NEMANJA BJELICA
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2013
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2013-2015
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 11.65 sayı, 7.3 ribaunt, 2.05 asist
Nemanja Bjelica, Fenerbahçe tarihindeki en önemli oyunculardan birisi. Bu yüzden Maurizio Gherardini henüz göreve başlamamışken takıma dahil olsa da listemizde yer alıyor.
Sırp yıldız, Zeljko Obradovic sarı lacivertlilerle imzaladıktan sonra yapılan ilk büyük transferlerden birisi. Kızılyıldız’la başlayan ve umut vaat eden kariyeri kendisine Baskonia kapılarını araladı. Buradaki ilk iki yılında istediği süreyi alabildiğini söylemek zor. Ancak yine de sahada kaldığı kısa sürelerde neler ortaya koyabileceğinin fragmanını da vermişti. Nitekim üçüncü ve son senesinde beklenen patlamayı yaparak Avrupa’nın en değerli forvetlerinden birisi haline dönüştü. Bu da kendisini transfer marketinin en değerli oyuncularından biri haline getirdi.
Bjelica, yaz döneminde kendisine talip olan birçok takım arasından Fenerbahçe ile sözleşme imzalamayı seçti. Her ne kadar bu transfer aynı dönemde yapılan Linas Kleiza hamlesinin gölgesinde kalsa da kıymeti sonrasında anlaşıldı. Tabii ki Bjelica’nın Fenerbahçe’ye gelmesinde Obradovic‘in takımda olmasının payı yadsınamaz. İkili çok özel bir kimya yakaladı. Obradovic zaman zaman ona çok kızdı, hatta bir maçta soyunma odasına gönderdi. Ama çoğunlukla da onun gösterdiği performansla gurur duydu. Nitekim gerek topu yere vurabilmesi, gerek şut menzilinin genişliği gerekse oyun bilgisiyle eşsiz yeteneklere sahip olan Bjelica’nın potansiyelini ortaya çıkartmasını sağladı. Fenerbahçe’yle ilk yılında etkili bir performans gösteren Bjelica, ikinci yılında ise kendini iyice geliştirdi. Gösterdiği muhteşem performans hem Fenerbahçe’yi tarihindeki ilk Final Four başarısına taşımasını hem de EuroLeague’in MVP ödülünü kazanmasını sağladı. Bjelica, sarı lacivertlilerin tarihindeki ilk MVP olmayı da başardı.
Bjelica ve Fenerbahçe, Final Four’a yarı finalde veda etse de tarihi bir sezon geride kalmıştı. Herkes bir sonraki sezon yarım kalan işin tamamlanabileceğini düşünse de yıldız oyuncu kariyerindeki bir sonraki adımı atmaya karar verdi ve sarı lacivertlileri üzerek NBA’e, Minnesota Timberwolves‘a imza attı. İstanbul’da 2 çok güzel yıl geçiren Bjelica, 2 kupa ile ayrıldığı (2013 Cumhurbaşkanlığı Kupası, 2014 BSL şampiyonluğu) sarı lacivertlilerin tarihine de adını altın harflerle yazdırmış oldu.
5- DERRICK WILLIAMS
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2019
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2019-…
Fenerbahçe’deki istatistikleri:-
Fenerbahçe Beko’nun bu yaz yaptığı en flaş iki transferden birisi oldu Derrick Williams. Henüz sarı lacivertli formayla tek bir maça dahi çıkmadı ancak bu listede hak ederek yerini alıyor.
Amerikalı oyuncu bu yaz transfer pazarının en gözde isimlerinden birisiydi. Sadece EuroLeague devleri değil, NBA takımları da onun durumunu yakından gözlüyordu. Sonuçta 2011 draftının 2.sırasında seçilecek kadar büyük bir potansiyele sahip olan, henüz 28 yaşında olup kariyerinin en olgun çağına giren, geçtiğimiz yıl Avrupa’nın en iyi oyuncuları arasında yer alan bir isimden bahsediyoruz. Tüm bunları bir arada düşündüğümüzde bu kadar çok ilgi görmesi oldukça doğal. Ancak bu yarışı sadece bir takım kazanacaktı, o da Fenerbahçe oldu.
Williams transferi bu yaz Avrupa’da yapılan en flaş hamlelerden birisi. Açıkçası yıldız oyuncunun geçtiğimiz sezon sergilediği performansın ardından NBA’e dönmesi bekleniyordu ki bu konuda görüşmeler de yaptı. Fenerbahçe’ye büyük güç katacağı kesin gibi gözüküyor. Tabii ki böyle bir durumda kendi kariyeri için de bambaşka bir sayfa açılacak. Avrupa’nın en gözde takımlarından birinde şampiyonluk için göstereceği performans, kendisine NBA kapılarını ardına kadar açabilir. Daha önce birçok Fenerbahçe’li oyuncuya açtığı gibi… Hal böyle olursa da bu listeği tekrar güncellediğimizde kendisi çok daha üst sıralarda yer alabilir.
4- EKPE UDOH
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2015
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2015-2017
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 12.35 sayı, 6.45 ribaunt, 1.75 asist, 2.25 blok
Fenerbahçe tarihinin en önemli oyuncularından biri olan, kulüp tarihindeki tek EuroLeague şampiyonluğunun en büyük mimarlarından Ekpe Udoh’suz böyle bir liste yapmak tabii ki düşünülemezdi. Kendisinin bu listede 4. sırada yer almasının da bazı sebepleri var.
Öncelikle bu liste Fenerbahçe tarihine damga vuran oyuncular listesi olsaydı Ekpe Udoh muhtemelen ilk 2 sıradan birinde yer alırdı. Ancak yazının başında da belirttiğimiz gibi bu listede göze aldığımız kriterler çok farklı. Nijeryalı oyuncu 2010 NBA Draftının 6.sırasında seçilecek kadar yüksek bir potansiyeldi. Ancak yaşadığı sakatlıklar onun bekleneni verememesini sağladı. Udoh, NBA’de birkaç takım gezip istediği ortamı bulamadıktan sonra yeni bir başlangıç için Avrupa’ya gelmeye karar verdi. Yıldız oyuncu için devreye giren Fenerbahçe, transferi tamamladığında birçok kişi bu transfere soru işaretiyle yaklaşmıştı. Sonuçta dizlerinde problemi olan ve Avrupa basketbolunu bilmeyen bir uzun kadroya katılmıştı.
Ancak Udoh’un Fenerbahçe kariyeri adeta bir rüya gibi geçti. Ufak sakatlıklar dışında ciddi bir fiziksel problem yaşamayan Udoh, Obradovic‘in ellerinde adeta kendini yeniden buldu dersek yanlış olmaz. Sonuçta Udoh da daha önce birçok kez Fenerbahçe’ye geldikten sonra oyunu tekrar sevmeye başladığını itiraf etmişti. Udoh gelir gelmez kalitesini göstermeye başladı ve Avrupa’nın en değerli uzunlarından biri oldu. Fenerbahçe’yle ilk senesinde EuroLeague şampiyonluğunu kılpayı kaçırdılar. İkinci senesinde ise kendisini iyice geliştiren Udoh, Avrupa’nın en değerli uzunu olmasının yanı sıra en iyi birkaç oyuncudan biri olmayı da başardı. Hücumda şut menzilini genişleten, sırtı dönük oyununu geliştiren ve savunmada ise 1’den 5 numaraya kadar herkesi kilitleyebilen yıldız oyuncu, takımının finale gelmesinde en büyük rollerden birisini oynadı.
İstanbul’da oynanan Final Four ise Fenerbahçe basketbol tarihinin en özel anı olacaktır diye düşünüyorum. Müthiş bir taraftar kitlesinin önünde rakiplerini adeta ezip geçen sarı lacivertliler, tarihindeki ilk Avrupa şampiyonluğunu kazanırken F4 MVP’si ödülü ise Udoh’un elinde yükseliyordu. Fenerbahçe taraftarları Udoh’u çok sevdi, çok özel bir yere koydu. Dolayısıyla aynı yaz NBA’e gitmesi de onlara büyük bir üzüntü verdi. Udoh’un 2. NBA macerası da beklenildiği gibi gitmedi ve gelecek sezon Çin’de oynaması bekleniyor.
Kısaca toparlamak gerekirse Udoh, soru işaretleri ve çok da yüksek olmayan bir beklenti ile geldiği Fenerbahçe’de 1 EuroLeague, 2 Lig, 1 Türkiye Kupası zaferi yaşadı, kulüp tarihinin en unutulmaz oyuncularından birisi oldu ve 2 yıl boyunca Avrupa’ya damga vurdu. Fena değil he?
3- JAN VESELY
Fenerbahçe‘ye geldiği yıl: 2014
Fenerbahçe‘de oynadığı yıllar: 2014-
Fenerbahçe’deki istatistikleri: 11.52 sayı, 5.3 ribaunt, 1.56 asist
Bu listedeki isimlerin arasında sarı lacivertli formayı en uzun süredir giyen isim Jan Vesely. Burada geçirdiği dönem ve yaptıkları onun bu listenin üst sıraları içinde olmasına yetiyor da artıyor.
Partizan formasıyla adını tüm Avrupa’ya duyuran Vesely, burada gösterdiği başarılı performansla Avrupa’nın en potansiyelli genç yıldızları arasında yer alıyordu. Çek yıldız burada 3 yıl oynayıp bir kez de Final Four’a kaldıktan sonra 2011 draftının 6.sırasında Wizards tarafından seçildi. Ancak Vesely’nin NBA kariyeri beklentilerden çok uzak geçti. Çek yıldız burada 4-5 numara arasında sıkıştı ve ligin fizikselliğiyle de baş etmekte zorlandı. Bunun sonucunda da birkaç kısa dönem hariç kendini yeterince gösteremedi. Wizards kendisini daha sonra Denver Nuggets‘a yolladı ancak burada geçirdiği yarım sezonda da istediği performansı gösteremeyen Vesely, bildiği yere, Avrupa’ya dönmeye karar verdi.
Tabii ki draftın 6.sırasından seçilecek kadar yüksek bir potansiyele sahip Vesely’nin henüz 24 yaşında tekrar Avrupa’ya dönmesi büyük yankı uyandıran bir hamleydi. Birçok takım yıldız oyuncuyu kadrosuna katmak istese de onun tercihi ise Fenerbahçe’den yana oldu. Sonrası ise harikaydı. Vesely adeta yeniden doğdu, Avrupa’nın en iyi oyuncularından biri haline dönüştü ve sarı lacivertlilerin tarihi başarılarında büyük pay sahibi oldu. Takımdan ayrılma hatta NBA’e gitme şansı olduğunda dahi burada kalmayı tercih etti. Fenerbahçe’de geçirdiği her sezon kendisini geliştirmeye devam etti. Şu anda ligin en iyi savunmacılarından birisi, serbest atışları geceyle gündüz kadar farklı, şut menzili çok daha geniş vb. Bu sezon sakatlanana kadar üst düzey bir oyun sergiliyordu ki bunun da ödülünü sezonun MVP’si seçilerek aldı. Play-off ve Final Four dönemlerinde her zamanki halinden uzak olması tartışılabilir ancak son yıllarda yaptığı fedakarlıklar ve gösterdiği performans onu Fenerbahçe tarihinin en önemli oyuncularından biri yapıyor.
Dolayısıyla geldiğinde yarattığı sansasyon, burada gösterdiği performans ve hem taraftarlar hem de kulüple kurduğu bağ açısından baktığımızda Jan Vesely bu sırada yer almayı fazlasıyla hak ediyor.