by Zach Buckley / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasak
Bu yazı ilk olarak 24 Temmuz 2019 tarihinde Bleacher Report’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Takas piyasası hâli hazırda 2019 yazında NBA’i baştan aşağı birkaç kez değiştirdi.
İşin inanılmaz tarafı, henüz bu hareketliliğin bitmemiş olma ihtimali.
Anthony Davis, Paul George, Russell Westbrook ve Mike Conley gibi yıldızların yeni takımlarına gönderildiklerini görmüş olsak da olası takas adaylarının havuzu henüz boş olmaya çok uzak.
Kontrat uzunluğu ve oyuncu verimliliğinden takım ihtiyaçları ve geçmişteki ilgilere kadar her türlü faktörü kullanarak 2019-2020 sezonunun başına kadar takası gerçekleşmesi en olası yıldızları huzurlarınıza taşıyacağız.
Bradley Beal – Washington Wizards
Washington Wizards, gergin günler geçiriyor.
Her ne kadar cesur bir duruş ortaya koymuş olsalar ve All-Star şutör guard Bradley Beal ile yollarını ayırmak istemediklerini göstermiş olsalar da yakın zamanda sabırları sınanacak. Beal, kurallar gereği yeni kontrat imzalayabilecek konuma gelir gelmez yıldız isme üç yıllık 111 milyon dolar değerinde bir kontrat önermeyi düşünüyorlar. Beal’ın teklifi reddetmesi hâlinde Wizards en azından bunun gelecek adına ne anlama gelebileceğini düşünmeli.
Çiçeği burnunda genel menajer Tommy Sheppard, Beal’ın teklifi reddetmesi hâlinde takas görüşmelerine girmeyi düşünmediklerini söylemişti. Ancak ya Beal’ın olası bir takas konusundaki fikrine dair bir görüşleri olursa? Bu işin gidişatının bu yönde olduğuna inanan bir grup var.
Washington Post’tan Candace Buckner’a konuşan bir kaynak, “Beal gitti bile” demişti.
Wizards, takımı dağıtıp yeniden başlama gereği duyabilir. Bu yaz bazı yapısal meselelerin farkında gözüktüler ve serbest oyuncu piyasasında daha ucuz ve daha genç isimlere yöneldiler. Organizasyon bu anlamda uzun vadede daha iyi olabilir ancak Beal’ın buna tepkisi ne oldu? Haziran ayının sonlarında Buckner’a yaptığı açıklamada “Kazanmak istiyorsunuz ve bunu yapabileceğiniz bir konumda olduğunuzdan emin olmak istiyorsunuz” demişti.
Washington ona bu fırsatı veremiyor. John Wall’un sakatlıktan ne zaman döneceği belli değilken ve kadroda fark yaratacak isim konusunda ciddi bir eksiklik varken bu mümkün değil.
Wizards, Beal’ı takas pazarına sokarsa yeniden yapılanan bir takımın çok hoşuna gidecek genç yetenekler ve draft hakları kazanabilir. Son iki All-Star maçında oynayan Beal, daha da iyiye gidiyor. Geçtiğimiz sezon NBA’de 2000’li yıllarda 25 sayı, 5 ribaund ve 5 asist ortalamaları yakalan 11. oyuncu, Wizards’ta ise bu süreçte bunu başaran ilk oyuncu oldu. Takas piyasasına çıkarsa başı çeken isimlerden olacak.
Andre Drummond – Detroit Pistons
İlk bakışta Andre Drummond, takas parçasından ziyade bir takımın yapı taşı gibi gözüküyor.
25 yaşındaki yıldız, hâli hazırda iki kez All-Star seçildi ve kariyerinin en iyi sezonunu geçirdi. Son dört sezonun üçünde ligin ribaund kralı olan Drummond, geçtiğimiz sezon da ligde en çok verimlilik puanı ortalamasına sahip 17., en çok galibiyet payına sahip 11. oyuncu olmayı başardı.
Yine de bunlar Detroit Pistons‘ın onu takımda tutmak istemesinin garanti olduğu anlamına gelmiyor. Detroit Free Press’ten Vince Ellis’in haberine göre kulislerde Drummond’ın son yıllarda doğru bir fiyat karşılığında alınabileceği konuşuluyor.
Başka bir deyişle Drummond, ulaşılamaz bir isim değil ancak yalnızca Pistons’ın onun karşılığında maksimum çıkar sağlaması gerekiyor.
Drummond özel bir takas parçası. Hücumdaki menzili pota civarı dışına pek çıkmıyor, kariyeri boyunca %44,8 ile serbest atış kullandı. Dolayısıyla da etrafında alan açacak oyunculara ihtiyacı var. Ayrıca etkileyici fiziksel yetilerine rağmen hiçbir zaman dominant bir pota savunmacısı da olmadı. Detroit’in savunması o yokken çok daha iyiydi geçtiğimiz sezon.
Tüm bu eksiklikler tavanını aşağı çekse de şimdiye kadar kanıtladığı özellikleri de All-Star oyuncular arasında yer alması için ona yeterince alan sağlıyor. Muazzam bir ribaundcu olan Drummond, aynı zamanda pota civarında hiç zorlanmadan bitirebiliyor ve gerçek bir double-double makinesi.
Olası takas ortaklarının ilgisini çekecek kadar pota altı cazibesi sunuyor ve Pistons’ın olası takası düşünmesi için de yeterince eksisi var.
Kevin Love – Cleveland Cavaliers
Cleveland Cavaliers, Kevin Love’ı takaslamamak konusunda ısrarcı. Hatta onun yaşındaki, tarzındaki ve maaş ölçüsündeki bir oyuncuyu takımın geri kalanı ile bir arada tutmak hiç mantıklı olmasa da durum böyle.
Cleveland’ın Love dışındaki en önemli oyuncuları Darius Garland, Collin Sexton, Cedi Osman, Dylan Windler ve Kevin Porter Jr. Cedi, 24 yaşında ve bu beşlinin en önemli ismi. Sexton, Garland ve Porter’ın yaşları henüz alkollü içecek tüketebilecek yaşta bile değiller. Beş oyuncunun tamamı henüz çaylak kontratı alıyor.
Love, NBA’de farklı bir varoluşun temsilcisi.
Her ne kadar bu oyuncular potansiyellerinin zirvesine doğru bir tırmanış halinde olsalar da beş kez All-Star seçilen Love ya düşüşe geçeceği günleri uzatmaya çalışıyor ya da o düşüşü ertelemeye… Eylül ayı geldiğinde 10 yıl boyunca artık ömür boyu yetişkinlere yönelik içkileri içebilecek. (Çikolatalı süt belki?) Gelecek sezon, 120,4 milyon dolarlık yeni kontratının ilk yılı olacak.
Love hâlâ doğru takımda önemli bir değer katabilir. 2018-2019 sezonu genelde sakatlıklarla geçmiş olsa da ligde 17 sayı, 10 ribaund, 2 asist ve 2 üçlük ortalamalarına sahip tek oyuncu yine de oydu. Savunmada eksileri var elbette ancak hücumda her şeyden biraz sunuyor. Savunmayı açabiliyor, alçak postta savunmayı bozabiliyor ve birincil pasör de olabiliyor.
Cavs, onun yeteneklerini pek kullanamayacak. Alacağı ve hak ettiği toplar genç yıldızların elinden alınan gelişim fırsatları olacak. Ayrıca gereksiz yere takımın galibiyet sayısını artıracak ve drafttaki konumuna da olası bir zarar verecek. Geçen sezon o sahadayken Cleveland’ın galibiyet yüzdesi yaklaşık 10 puan daha fazla oldu.
Portland Trail Blazers ya da Utah Jazz‘de oynasa zirveye oynayacak bir takımın eksik parçası olabilir.
Chris Paul – Oklahoma City Thunder
Oklahoma City Thunder, doğrudan yeniden yapılanmaya gitmeye çalışıyor ancak Chris Paul, bu anlamda önlerindeki son engel olarak gözüküyor.
OKC, bu süreci hızlandırmak için genç, potansiyelli isimlere giderek mali açıdan da maaş bütçesini boşaltıyor. Paul, bunların hiçbiri konusunda artı değer katmıyor. 34 yaşında, kariyerinin en verimsiz sezonunu geçirdi ve gelecek üç sezonda 124 milyon dolar kazanacak.
Takasa hiç bu kadar açık olamazdı. Hâl böyleyken takaslanabilme ihtimali muğlak.
Olası takas ortakları onun düşen verimliliğini ve artan maliyetini görebilir. 33 yaşında geçirdiği sezon bu kadar düşük çaplı ise 34-35 ve 36 yaşlarındaki sezonlarda ona 38 milyon dolar vermek için kimin acelesi olur ki?
Şu an için kimse. ESPN’den Adrian Wojnarowski’ye göre tüm taraflar takas bulmaya çalışsa da takas görüşmeleri durdu.
Şu anda kimse. ESPN’den Adrian Wojnarowski’ye göre tüm taraflar takas bulmaya çalışmasına rağmen görüşmeler durmuş durumda. Bu da Paul’un piyasasının ne kadar alengirli olduğunu gösteriyor. Özellikle de OKC de Paul’un kontratından kurtulmak için herhangi bir draft hakkından vazgeçmek istemiyorken… Öte yandan bütün bunlar dokuz kez All-Star seçilmiş Paul’un sezonu Oklahoma City’de geçireceği anlamına gelmiyor.
Saha içerisindeki kendisi hâlâ etkili bir isim.
2018-2019’da geçirdiği en kötü sezon, birçok oyuncunun en iyi sezonu olabilir. 15 sayı, 8 asist ve 2 üçlük ortalamaları ile oynayan yalnızca iki oyuncudan biri oldu. Diğeri ise LeBron James’ti. Paul’un 4,76’lık artı-eksi verimlilik ortalaması da tüm oyuncular arasında 12, oyun kurucular arasında dördüncü sırada yer aldı. James Harden yokken sahada olduğu anlarda 36 dakika başına 22,5 sayı, 12,5 asist, 5,4 ribaund ve 2,1 top çalma üretti.
Thunder, görüşmelerde indirime gitmesi gerektiğini fark ettiği anda bir takım -muhtemelen Miami Heat– Paul’u memnuniyetle alacaktır.
Toronto Raptors‘ın Tecrübelileri
Kawhi Leonard’ın ayrılığı, Toronto Raptors‘ı yeniden yapılanma yoluna itti. Asıl soru mevcut çekirdek ile o süreci ne zaman başlatacakları.
Hâli hazırda gelecek yaz son kullanma tarihi gibi gözüküyor. Toronto’nun maaş bütçesindeki paranın önemli kısmı o zaman ortadan kalkacak ve buna Kyle Lowry, Marc Gasol ve Serge Ibaka’nın her birine verilecek 23 ve daha fazla milyon euro da dahil. Teorik olarak Raptors, gelecek sezona zafer sonrası inziva olarak bakıp 2020 yazında maaş bütçesi açmayı düşünebilir.
Ancak Toronto bahsi geçen üçlüye 12 ay daha bu parayı vermek ister mi? Cevap hayırsa -ki zirveye oynama şansları gerçekçi gözükmüyorken cevap hayır olmalı- Raptors’ın eline hiçbir şey geçmeden bu oyuncularla yollarını ayırmamak için piyasa araştırması yapmaya başlaması gerekmez mi?
Toronto, durum bu değilmiş gibi bir vaziyet aldı şu ana kadar. TSN’den Josh Lewenberg’e göre takımın en azından sezon öncesinde bu üç oyuncuyu göndermeye niyeti yok. Raptors’ın aklındaki buysa da en azından diğer ihtimali bir düşünmeleri lazım.
Lowry’nin karşılığında önemli parçalar alabilirler. Artı-eksi verimliliğinde en iyi beş oyun kurucu arasında yer alan Lowry, ayrıca genel toplamda da en iyi 15 oyuncu arasındaydı. Bunu da Leonard’ın takımına uyum sağlarken (belki daha da önemlisi DeMar DeRozan’sız oyuna uyum sağlarken) yaptı. Lowry ayrıca şutör, oyun kurucu ve savunmacı olarak da artı yazıyor. Ayrıca oyun kurucuya ihtiyaç duyan ve “bugün” kazanmayı önemseyen her takım da onu ister.
Gasol ve Ibaka o kadar etkileyici değiller ancak iç savunma ve ön alanda sahada alan açma konularında ikisi de başarılı. Çaresiz bir takımdan onlar için ilk tur draft hakkı alınabilir.
Raptors’ın şampiyonluk sonrası inziva ihtimali en yüksek ihtimal gibi gözükse ve şimdilik tecrübeli oyuncularından biri ile yeni sezona girecek gibi görünseler de doğru fiyata bu oyuncuları elden çıkarmaları şaşırtıcı olmaz.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!