Eksiksiz Rüya Takım: Olası En İyi ABD Milli Takımı

05/Ağu/19 10:33 Ağustos 5, 2019

Mehmet Bahadır Akgün

05/Ağu/19 10:33

Eurohoops.net

ABD Milli Takımı’nın en ideal hâli ne olurdu?

by Grant Hughes / Çeviri: M. Bahadır Akgün

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasak

Bu yazı ilk olarak 1 Ağustos 2019 tarihinde Bleacher Report’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Bazen ABD Milli Takımı’nın Olimpiyat oyunları dışındaki kadrolarında olduğu gibi Çin’e giden kadro da eksiklerle dolu bir kadro olacak.

Mevcut kadrodaki 17 oyuncunun yalnızca beşi şu ana kadar bir All-Star maçında oynadı ve Kemba Walker da geçen sezon o isimler arasında NBA’de yılın takımlarından birinde yer alan tek isim oldu. Eksik isimler arasında koşullar normal olsa takıma eklemeyi aklınıza getireceğiniz her Amerikalı oyuncu var.

LeBron James, Stephen Curry, James Harden ve Anthony Davis oynamıyor. Damian Lillard, Russell Westbrook ve Kyrie Irving de öyle. Kevin Durant, Klay Thompson ve Paul George’un sakatlıkları bulunuyor. Mason Plumlee’nin 12 kişilik nihai kadroya eklenebileceği ve Khris Middleton’ın mutlak ilk 5 oyuncusu gibi gözüktüğü noktaya böyle geliniyor işte. Bu oyuncular kötü değiller ancak kimse de o isimleri ABD’nin en iyi oyuncularıyla karıştırmaz.

ABD Milli Takımı’nın kadrosundaki yetenek toplamı diğer her takımdan fazla olacak ve takımın başında da Gregg Popovich var. Onun takımı elbette birlikte oynayıp çok fazla efor sarf edecek.

Bunda sorun yok muhtemelen. Ancak “sorun yok”tan daha fazlasını yapalım haydi.

Gelin birlikte ABD Milli Takımı’nın en iyi hâli nasıl gözükürdü onu düşünelim. Her süper yıldızı takıma getirmeye ve onlara dünyayı göstermeye de gerek yok. Bunu uygun, oyun tarzı takıma adapte olabilecek, kişiliği ve kimyasıyla 12 kişilik kadroya uyum sağlayabilecek isimlerle yapalım. Sahanın her iki tarafını da uyum içinde oynayabilecek bir takım istiyoruz, gösteri maçında oyuncuların yeteneklerini sergileyeceği ve sadece yeteneğe dayalı bir takım değil.

Yıldızlarla dolu ama aynı zamanda da normalde rol oyuncularının alacağı daha kısıtlı ve özel görevleri de kabul edecek oyuncuların olduğu bir takım inşa edelim. “Olimpiyat Melo’su” seviyesinde ego da istiyoruz ancak her mega yıldız buna uygun değil. Ayrıca sağlık konusu da önemli. Durant, George, Thompson ve Victor Oladipo, listemize almayacağımız sakat oyuncuların başında geliyor.

1 Numaralar ve Birincil Top Kullanıcılar

Stephen Curry, Damian Lillard, De’Aaron Fox

Basketbolda hücumun en önemli bileşeni alan açmak ve bunu üç sayı çizgisinin gerisinde savunmanın tüm ilgisini çeken guardlardan daha iyi yapan yok. Curry, yaklaşık 5-6 yıl kadar önce uzak üçlükleri ile oyunda devrim yaptı ve geçen yıl da 8-10 metre aralığında yüksek yüzdeli en çok isabet bulan oyuncu oydu. Maç başına bu menzilde 8 şut denerken %42,2 ile isabet buldu.

Aynı menzilde Lillard %37,5 ile şut attı ve onun hakkında bildiğiniz bir şey varsa o da kritik anlarda attığı uzak üçlüklerdir. O ve Curry, geçen sezon 10 ila 13 metre arasındaki şutlarda ilk iki sırayı aldı.

Her iki oyuncu ayrıca topsuz oyunda da ölümcül işler yapabiliyor ve Curry belki de perdelerin etrafından dolaşıp savunmacılarda korkuya sebep olurken ligin en tehlikeli oyuncusu bu anlamda. Kadroda guardların açığını kapatabilecek yeterince oyun kuracak forvet ve uzun var ancak bu ikili ile başlamamızın asıl sebebi, uzak şutlarda yarattıkları avantaj.

Fox’un ise kadroda yer almasının sebebi hızlı hücumlarda ligdeki herkesten hızlı olması. Onun acımasız temposu atletik kadroda çok işe yarayacak. Veteran oyuncularla dolu kadronun en genç ismi olan Fox, sahada olduğu her anda enerji getirecek ve yedek oyuncuların sahada olduğu anlarda takımın enerjisinin düşmediğini gösterecek. Ayrıca kolaylıkla da sayı üretilmesini sağlayacak.

Yüksek karakteri ve istikrarlı çabasıyla da bilinen Fox, iyi bilinen iyi adamlardan oluşan oyun kurucu üçlüsünü tamamlıyor.

Ayrıca Sacramento Kings‘in lideri üçüncü sezonunda yıldızlığa doğru ilerliyor. Onca yıldıza rağmen onu kadroya seçmek de onu bekleyen geleceğin görüldüğünün bir kanıtı olabilir. Eğer burayı hak etmiyor gibi gözüküyorsa All-Star seçildiği altı ay öncesine bir gidelim de o zaman neler hissettiğinize bakalım.

Burada Kim Yok: James Harden, Russell Westbrook, Kyrie Irving

Harden istatistikleri ve kazandığı ödüller her şeyi anlatıyor zaten ancak gerçekten ABD Milli Takımı’nın Houston Rockets gibi oynadığını izlemek isteyen var mı? Gelin topu dolaştırıp takım arkadaşlarımızı besleyelim.

Westbrook ise hem şut atamıyor hem de yıllardır verimli savunma yapıyor. Ayrıca Harden gibi o da topun elinde olduğu her hücumda can sıkan bir tarzın lideri.

Takım kimyası önceliğimiz. Irving’in bu konuda sicili biraz… Kabarık.

Kanatlar

Kawhi Leonard, Jayson Tatum, Jrue Holiday, Danny Green

Leonard’ın oyun tarzı bu kadro için çok fazla bire bire dayalı olabilir ancak geçen sezon ortaya çıkardığı sonuçları inkar etmek de çok güç. Ayrıca topsuz oyunda da uzun süredir çok iyi işler yapıyor. 2017-2018 sezonu hariç oynadığı son üç sezonda pas üzerinden üçlüklerinde sırasıyla %46,2, %43,0 ve %40,8 ile isabet kaydetti.

Kariyerinin başlarında Popovich’in takımında bir rol oyuncusu olan Leonard, her hücumda topu almazsa sorun edecek bir oyuncu gibi gözükmüyor. Savunmadaki kilit oyunu ve topsuz oyundaki keskin nişancılığı da kısıtlı bir hücum rolünde uyum sağlarken çok büyük katkılar vereceğini gösteriyor.

Fox gibi Tatum da birazcık tartışmalı bir ekleme. Herkes 2018-2019’da sıçrama yapmasını bekliyordu. O yüzden bu eklemeyi, o sıçramayı bir yıl gecikmeli yapacağına ilişkin bir kumar olarak görün. Ayrıca taze kalabilmek için kadroda birden fazla genç oyuncunun bulunması önemli.

Guardları ve yüksek fizikli uzun forvetler dışında tüm 4 numaraları savunabilen, hak ettiği takdiri görmeyen bir savunmacı olan Tatum, kendi şutunu yaratabilecek yeteneğe sahip ve pas üzerinden şutlarda da etkili olduğunu kanıtlamış bir isim. Tatum, çaylak sezonunda pas üzerinden üçlüklerde %48,0, ikinci sezonunda ise %39,4 ile isabet kaydetti.

Holiday, sertliği, profesyonelliği ve genel anlamda çift yönlü oyunu ile burada. Curry, Lillard ve Fox’un olduğu ekibe de katılabilirdi ancak 29 yaşındaki oyuncunun savunmada daha büyük kanat oyuncularını tutmak konusunda hiçbir sorunu yok. 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarında sürelerinin sırasıyla %59 ve %28’ini 3 numaradan aldı. Dolayısıyla ortada bir pozisyon kaydırma durumu yok.

Holiday, muazzam bir şutör değil ancak diğer kısa guardlarımızı kadroya alarak savunmadan biraz fedakarlık etmiştik. O ve yılın savunma takımına seçilmiş olma başarısı bu açığı kapatmış olacak.

Leonard’ın eski takım arkadaşı Green, bu kadronun saf bir alanda uzman olan tek oyuncusu. Burada olmasının sebebi iki işi istisnai ölçüde iyi yapması: Savunma ve üçlük atma. Kısıtlı rolde kimse daha konforlu olmaz.

Burada Kim Yok: Bradley Beal, Jimmy Butler

Tercihte zorlandık ancak Tatum, Beal’ın yerini aldı. Washington Wizards‘ın yıldız guardı, geçen yıl kötü takımın alfası olarak öne çıktı ve herhangi bir takımı batırmadığını da gördük. Ancak neticede Tatum’ın fiziği ve savunmadaki değeri ideal orandan daha fazla topa ihtiyaç duyabilecek olan Beal’a oranla ağır bastı. Beal ayrıca geçen sezon NBA’in en çok süre alan oyuncusu. Bir araya ihtiyacı var.

Butler’ın ise el sallayıp takımları pek de dostane olmayan hâllerde bırakma alışkanlığı var. Ayrıca en iyi performansını top elindeyken gösteriyor ve biz oyuncuların hokey oynar gibi top dolaştırıp asist yapmalarını istiyoruz.

Uzunlar

LeBron James, Anthony Davis, Myles Turner, Brook Lopez, Draymond Green

James’i aldığımız için bir açıklama yapmamıza gerek var mı gerçekten? 34 yaşında olsa bile hâlâ bu gezegenin en komple basketbol oyuncusu o. Kimse savunmayı daha iyi okumuyor, kimse onun gibi etraflıca oyunu yönetmiyor ve kimse uluslararası taraftarın ilgisini çekmek için ondan daha büyük bir ikon değil. (Gerçi bu normalde bizim için bir kriter değil ama…)

LeBron’ın yüksek derece kontrol konusundaki ısrarı inşa ettiğimiz takımın dinamiklerine zarar verebilir ancak Popovich yönetimindeki yıldızlarla dolu takımda normalde olduğu kadar otoriter olmayacağını beklemek çok da mantıksız gözükmüyor. “Görmüş geçirmiş adam” rolünü kabul edecektir.

Ayrıca James’in “uzunlar” kategorisinde olması da sizi şaşırtmasın. O da onlar kadar güçlü ve ön alandan oyun kurabilecek olması da sahayı paylaşacağı guardlar ve kanatlar için sayısız hücum seçeneği açmış olacak. James, savunmayı zihniyle kontrol ediyorken Curry’nin sahada dolaşıp durması bir sürü boş üçlük doğuracaktır.

Davis, gerçek bir pivot fiziği, elit düzeyde blok yeteneği, dominant ribaund üstünlüğü, durdurulamaz bir skorerlik, yeterli alan açma ve gelişmiş bir oyun kurma seçenekleri sunuyor. Geçen sezon %19,0 asist oranı yakaladı ve bu alanda ünlü oyuncular Al Horford ile Marc Gasol’un oranları ise sırasıyla %21,2 ve %22,2.

AD pota civarında büyük katkı veriyor ve hücumda etkili olmak için topu eline alma zorunluluğu duymuyor. Hücum ribaundları, asist üzeri şutlar ve içeri devrilmeler ile skorunu üretecektir.

Turner ve Lopez ise savunmada potamızı koruyacak diğer isimler. Turner, geçen yıl maç başına en çok blok yapan oyuncu oldu ve savunmada daha dinamik bir isim. Lopez ise pick-and-roll savunmasında etten duvar örüyor. Her iki isim de alan açabiliyor. Turner, geçen sezon %38,8 ile, Lopez ise %36,5 ile üçlük atmayı başardı.

Green, biraz çelişkili bir tercih gibi gözükebilir zira bu kadronun tek kötü şutörü o ancak neredeyse James kadar etkili şekilde forvet veya 5 numaradan oyun kurabiliyor ve savunma çeşitliliğinde de hiçbir anlamda geri kalmıyor. Golden State Warriors, Green’in liderlik ettiği hücumları nasıl yöneteceğini buldu. Daha yetenekli olan ABD Milli Takımı da bu konuda sorun yaşamayacaktır.

Son olarak, her takımın bir wild card’a ihtiyacı var. Oyuncuları özenle, yetenekli ve bir arada oynayabilecek oyunculardan seçtik ancak kargaşa çıkaracak oyuncu ihtiyacını da tamamen görmezden gelemezsiniz. Green’in konsantrasyonu her an patlamaya hazır ancak genelde bundan besleniyor. O her anını evrenin kaderi kendisine bağlı gibi oynarken takım arkadaşları yarım adım bile geri atamaz.

Bu kadar iyi bir takımda rehavet her zaman soru işareti olur. Green, bu takımın rehavete kapılmamasını da garanti altına alacak isim.