by Derek Bodner / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 30 Eylül 2019 tarihinde The Athletic‘te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Furkan Korkmaz’ın Philadelphia 76ers kariyeri çok planlandığı gibi gitmedi.
2016 NBA Draftı’nda 26. sıradan seçilen Korkmaz, çaylak sezonunda yaşadığı sakatlık nedeniyle 14 maça çıkabilince Sixers, Korkmaz’ın çaylak kontratındaki üçüncü yıl opsiyonunu kullanmama kararı aldı. Böylece 21 yaşındaki oyuncu sezon sonunda sınırsız serbest kaldı. O karar ve aldığı kısıtlı süreler, Korkmaz’ı geçen yıl Kasım ayında takımdan takasını istemeye itti ancak Sixers bu talebi karşılamadı.
Milli oyuncu hayal kırıklığı ile geçen bir sezonu daha geride bıraktı ve sakatlıklar onu bir kez daha yavaşlattı. Bu kez Korkmaz, menisküs yırtığı nedeniyle ameliyat olup yaklaşık iki ay sahalardan uzak kaldı. Sezonu maç başına 14,1 dakika süre alırken 5,8 sayı, 2,2 ribaund ve 1,1 asist istatistikleri üreterek tamamladı ve saha içinden %40, üç sayı çizgisinin gerisinden %32,6 isabet oranları kaydetti. Korkmaz için hayal kırıklığı yaratan üçlük atış isabet oranı muhtemelen tüm istatistikler arasında en önemlisi.
Ne Biliyoruz?
Korkmaz, 2017-2018 sezonunda Philadelphia’ya ilk gittiğinde NBA’de karşılık bulması gereken saf bir şutu olduğunu ve fiziksel olarak mücadele etmek istiyorsa kilo alması gerektiğini biliyorduk.
22 yaşındaki Korkmaz, fiziğini güçlendirdi ancak şut konusunda şu ana kadar hayal kırıklığı yarattı ve bu pek de beklenmiyordu.
Geçen sezonun sonundaki röportajlarda Korkmaz, Philadelphia’ya gittiğinden beri 18 kilogramdan fazla kilo aldığını söyledi. Şu anda kendisi yaklaşık 99 kilogram ancak onun boyunda, NBA’deki oyuncularla karşılaşan bir kanat oyuncusu için bu da hâlâ çok ince. Ayrıca bu durum maçlarda görülüyor ve Korkmaz kolaylıkla yerinden edilebiliyor ya da temas alarak bitirmekte zorlanıyor. Korkmaz’ın zaaflarını gidermiş bir şekilde çıkıp sizi etkilemesini beklemezsiniz belki ama en azından o hedef doğrultusunda ilk adımı attı.
Mayıs ayında konuşan Korkmaz, “Philly’ye ilk geldiğimde 79 kilogram falandım. Şu anda 99 kilogramım. Büyük bir fark bu da. Sadece daha fazla yağ kaybetmem lazım. Vücut yağımı azaltmam lazım. Bu yaz ilk hedefim o” diyordu.
Peki ya şutu? Korkmaz’ın draftta ilk turdan seçilmesinin sebebi o şutu değil miydi? Şu ana kadar o pek gözükmedi.
Korkmaz’ın %32,3’lük üçlük isabet oranını özellikle hayal kırıklığı kılan şey de denediği şutların o kadar zor olmaması. Second Spectrum’un istatistiklerine göre Korkmaz’ın attığı şutların yaklaşık %80’i pas üzerinden şutlardı ve Korkmaz, bu şutlarda %33,9 oranında isabet buldu.
Pas üzerinden en az 50 şut atan 302 oyuncu arasında bu anlamda 211. sırada Furkan Korkmaz ve Emmanuel Mudiay ile aynı istatistiği paylaşıyor. Topsuz oyunda pas üzerinden şutları ile tehdit yaratarak kendi değerini belirleyen bir oyuncu için bu istatistik yeterli değil.
Korkmaz’ın şu ana kadar gösterdiğinden daha iyi bir şutör olduğuna inanmak için haklı bir sebep var ve bu da büyük oranda yurt dışındaki iyi özgeçmişi ve şut mekaniğindeki istikrara dayanıyor. Korkmaz, EuroLeague ve BSL’de 2014-15 sezonunda %42,3, 2015-2016 sezonunda %39,8 ve 2016-2017 sezonunda %43,7 ile üçlük isabet oranı kaydetti.
Evet, rakiplerinin hızı ve fiziği düşünülünce NBA’deki hızın o şutları Avrupa’ya oranla daha zorlaştırdığına dair bir sorun var ancak Korkmaz, geçen sezon kendisiyle rakibi arasında en az altı adımlık mesafe olduğunda %33,3 ile isabet kaydetti. Savunmacı, kendisine dört adım veya daha yakın olduğu zaman %36,4 ile üçlük atan Korkmaz, durum bu olmadığında %32,3 ile isabet kaydetti. Korkmaz, bomboş şutları da kaçırdı.
Geçmişteki istatistiklerini, koruduğu şut mekaniğini ve görece düşük sayıda denediği üçlükleri düşününce (Furkan Korkmaz, kariyeri boyunca toplam 161 üçlük denedi. Robert Covington, bu sayıya yaklaşık iki ayda ulaşıyor.) Korkmaz’ın şu ana kadar gösterdiğinden daha iyi bir şutör olduğuna inanmak için haklı sebepler var. Asıl mesele %35 veya %40 ile üçlük atarak bu yüzdelerini normale çekip çekmeyeceği ve Korkmaz’ın NBA’deki geleceğini belirleyecek mesele de bu olabilir.
Kendisinden Beklenen Rol
Şayet Korkmaz, sezonun başında üçlük üzerine üçlük yollamazsa rolü, beklenmedik bir şut gecesi yaşayan ancak genelde benchin sonunda kalan bir kanat oyuncusu olacak.
Sixers‘ta kadro derinliğinin artması ve kanat rotasyonunda genç, tavanı daha yüksek oyuncuların onun önüne geçmesiyle Korkmaz, geçen sezona göre bile daha az süre alacaktır ve bu durum daha önce aldığı kısıtlı süreler nedeniyle memnuniyetsizliğini göstermiş bir oyuncu için çok uygun olmayabilir. Muhtemelen Korkmaz’ın bu yaz lig genelinde deneyimlediği üzere takımların kendisine yönelik pek ilgisinin olmaması da çaylak sezonunda sahip olduğu beklentileri bastırmış olabilir ve umarız rotasyona girmek için daha iyi oynaması gerektiğini fark eder.
İyi haber şu ki Korkmaz’dan bir kez daha kendi hücumunu yaratması pek istenmeyecek. Ayrıca Sixers kadrosundaki savunma potansiyeli de düşünülünce Korkmaz, kendi güçlü yönlerini öne çıkarıp zayıf noktalarını gizleyebilir. Boş şutları sokarsa süre alabilir. O şutlar kaçarsa Korkmaz’ın zirveye oynayan bir takımda süre almasını açıklamak zor olur. Bu çizgiyi çektiğimizde oyununun diğer taraflarını geliştirmesi konusunda konuşabiliriz.