by Utkan Şahin / info@eurohoops.net
“İnsanlarla ilgili her şeyi zor anlarda görürsünüz. Bu benim için bir ilk değil. Hayatımda birçok kez başıma geldi.”
Fenerbahçe Beko, son yılların en büyük kötü sürprizlerinden birini yaparak lige çok kötü bir başlangıç yaptı.
Sarı-lacivertliler, dün gece ASVEL karşısında kazanarak derin bir nefes alsa da ilk 10 haftada sadece 3 galibiyet alabildi.Özellikle deplasmanda oynanan 7 maçtan sadece 1 galibiyet çıkması ise dikkat çekiciydi.
Geçtiğimiz sezonu domine eden ve normal sezonu lider tamamlayan bir takımdan sonra Fenerbahçe‘nin böyle bir geçiş yapması elbette herkesi alt üst etti.
28 yıldır Avrupa’da üst seviye koçluk yapan ve 9 EuroLeague şampiyonluğuyla tarihin en iyisi olan Zeljko Obradovic‘in bir takımından böyle bir performans görmek hiç alışık olduğumuz bir şey değil. Zaten tarihe baktığımız zaman da Obradovic’in kariyerinde hiç böyle bir başlangıç olduğunu görmüyoruz.
Geçtiğimiz günlerde sizler için bu kötü durumun sebeplerini incelemiş ve gelecek için yol haritaları sunmuştuk. Hatta sonrasında sizlere de bu kötü başlangıcın en büyük sebebini anket yoluyla sormuştuk.
Bugün ise daha farklı bir şey yapacağız, bu yaşanan kötü başlangıcın Obradovic‘in kariyerinin genelinde nerede durduğunu inceleyeceğiz. Bu inceleme için seçtiğimiz yol ise 2019/2020 model Fenerbahçe’nin hücum performansıyla Obradovic’in diğer takımlarının hücum performansı üzerinden bir karşılaştırmak olacak.
Hazırsanız, başlayalım!
Sayı Ortalaması
Zeljko Obradovic, genellikle düşük tempoda yüksek saha içi yüzdesini kurgulamasıyla bilinen bir koç.
Bu sebeple belki de onun takımları, en yüksek hücum potansiyeli olan takım olarak çok fazla anılmadı ama onun düşük tempodaki doğru saha içi yerleşimi planı, takımlarını çoğunlukla EuroLeague’in en verimli hücum takımlarından birini yaptı.
Yukarıdaki tabloda da gördüğünüz gibi bir Obradovic takım EuroLeague’de hiçbir zaman ortalama olarak en çok sayı atan takım olmadı. Fakat Obradovic’in takımları genellikle ikilik ve üçlük yüzdelerinde ligin zirvesinde yer alan takımlar olmayı başardı.
Bunun en güzel örneklerinden biri ise geçtiğimiz sezonki Fenerbahçe’ydi. 2018 model Fenerbahçe, normal sezonu domine ederken hem ikilik hem de üçlük yüzdesinde zirvede yer alıyordu. Sayı ortalamasında ise 5. sıradaydı.
2019 model Fenerbahçe ise bu konuda Obradovic takımlarına hiç benzemiyor.
Yazın yapılan Derrick Williams ile Nando De Colo gibi iki yıldız transferine rağmen şu ana kadar ortaya konulan tablo gerçekten ürkütücü. Verimlilik açısından ligin en kötü hücum takımı olan sarı-lacivertliler, sayı ortalaması açısından ise sadece Kızılyıldız ve ASVEL’i geçebildi.
Obradovic’in kariyerine baktığımız zaman ise bunun açık ara farkla en kötü hücum performansı olduğunu görüyoruz.
Daha önce 1995 Real Madrid ve 1997 Benetton takımları, 75.1 sayı ortalamasıyla en aşağıda yer alıyordu. Fakat bu sezonki Fenerbahçe, 73.6 sayılık ortalamasıyla bu unvanı onlardan aldı. Üstelik lig sıralaması açısında da en kötü Obradovic takımından bahsediyoruz. 1992’deki Partizan takımı, 15. sıradaydı. Bu Fenerbahçe ise 16. olarak onları kötü anlamda geçmeyi başardı.
Fenerbahçe taraftarının içine bir nebze olsun su serpeceksek o da şu olabilir;
2017’de sarı-lacivertliler, tarihinin ilk şampiyonluğunu yaşarken de hücumda benzer bir süreçten geçti. 76.7 sayı ortalama tutturan Fenerbahçe, ligde ortalama olarak 13. sırada yer alıyordu. Fakat bu takım, şampiyon kadro kadar iyi savunma takımı mı? İşte bu sorunun cevabından hiç emin değilim.