By John Rammas & Utkan Şahin / irammas@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de zorlu bir ay geride kaldı.
Son güç sıralamamızdan beri takımlar iki kez çift maçlı hafta oynadı ve bu durum takımların artılarını ve eksilerini daha iyi görmemizi sağladı.
Eurohoops Fırın da her zamanki gibi 18 takımı, her takımın sezon içerisinde durumunu gösteren şekilde farklı kriterleri göz önünde bulundurarak sıraladı: Statü, takım dinamikleri ve alınan sonuçların önemi!
Hazırsanız, karşınızda sezonun üçüncü Güç Sıralaması:
No. 18 ZENIT ST PETERSBURG
Önceki sıra: 14 (-4)
Galibiyet-Mağlubiyet: 2-9
İç saha: 0-5
Deplasman: 2-4
Hücum-Savunma: 74.4 – 83.0
EuroLeague’in yeni takımı, gerçek anlamda Avrupa’nın en iyi ligiyle tanıştı.
Zenit, ilk haftalarda Olympiakos ve Zalgiris deplasmanlarında gelen galibiyetlerle yarışmacı olabilecek gibi dursa da son 1 ayda büyük bir çöküş yaşadı.
Üst üste 6 maçını kaybeden Rus ekibi, özellikle iç sahada gösterdiği performansla büyük bir hayal kırıklığı oldu. Tarihinde ilk kez evlerinde bir EuroLeague maçı izleyen St. Petersburg seyircisi hala içeride bir galibiyet göremedi. Ayrıca oyun olarak da çok ümit vermiyorlar.
Birçok hücum istatistiğinde en kötü sıralarda yer alan Rus ekibi, hücum-savunma verimliliği arasındaki farkta da en kötü takım konumunda yer alıyor. Sezon başındaki oyun kurucu seçimlerini düşününce bu hiç de sürpriz değil.
Rus basınına göre koç Simone Pianigiani, her an Joan Plaza’nın Zenit’teki görevini alabilir. Bu değişiklik bakalım Zenit için gelecekte bir şeyleri değiştirecek mi?
No. 17 ZALGIRIS KAUNAS
Önceki sıra: 8 (-9)
Galibiyet-Mağlubiyet: 3-8
İç saha: 2-5
Deplasman: 1-3
Hücum-Savunma: 73.6 – 75.8
Kaunas’ta büyük çöküş zamanı!
Sarunas Jasikevicius geldiğinden beri ligin en güzel hikayelerinden biri olan Zalgiris, bu ay ise tamamen dağıldı. Yeni formatta ilk kez üst üste 5 maç kaybettiler. Üstelik son kazandıkları Fenerbahçe galibiyeti de küçük çaplı bir mucizeyle geldi. Doğal olarak bu düşüş de playoff beklentileriyle girdikleri sezonda onları bir anda arkaya attı.
Aslında savunmada hala sorunları yok. Ligin en iyi ikinci savunma takımı onlar ama hücumlarındaki problem çok büyük. Kendi evlerinde büyük favori oldukları Kızılyıldız karşısında bile 60 sayıyı göremediler. Ligin en düşük yüzdeyle oynayan üçüncü takımı onlar.
Oyun kurucu pozisyondaki problemi çözmek adına Alex Perez’i gönderip yerine KC Rivers’ı getirdiler ama bu değişiklik bile onlar için çok fark yaratacak gibi gözükmüyor.
Onlar adına işin bir diğer düşündürücü kısmı, EuroLeague’de kendi evinde en çok maç oynayan takım olmalarına rağmen 17. sırada yer almaları…
Sarunas Jasikevicius, yine bir sihirbazlık yapmazsa Litvanya ekibi için sezonun geri kalanı hedefleriyle paralel gitmeyecek gibi.
No. 16 FC BAYERN MÜNİH
Önceki sıra: 11 (-5)
Galibiyet-Mağlubiyet: 4-7
İç saha: 4-2
Deplasman: 0-5
Hücum-Savunma: 77.5 – 83.4
Bayern de Zalgiris gibi bu ay dağılan takımlar arasında yer alıyor.
Alman devi, son 6 maçta sadece Olympiakos’u mağlup edebildi. O maçta da bitime 8 dakika kala 12 sayı gerideydiler ve oradan gelip kazandılar.
Fakat bu durum çok şaşırtıcı değil çünkü koç Dejan Radonjic ve öğrencilerinin çok ortada olan bir problemleri var: Deplasman!
Geçen sezon gibi bu sezon da deplasmanda rakiplerine diş geçiremiyorlar. Dışarıda oynadıkları 5 maçtan da boyunları bükük ayrıldılar. Üstelik bu 5 maçta ortalama 21.4 sayı fark yiyerek kaybettiler. Bu şekilde EuroLeague’de yarışmacı olabilmek çok zor.
Bir diğer problemleri ise savunmada! Ligin en kötü 3. savunma takımı onlar ve bunun neden olduğunu son Efes maçında herkes açıkça gördü.
Bavyera’da bir şeyler değişecekse hem savunmada hem de deplasman maçlarındaki agresifliklerinde bir şeylerin değişmesi gerekiyor.